Translate.vc / португальский → турецкий / Dêle
Dêle перевод на турецкий
26 параллельный перевод
- O trabalho dêle!
- İşini yapıyor.
Estamos a tratar dêle bem.
Onunla en iyi şekilde ilgileneceğiz.
O skinhead levava o carro dêle.
Dazlak kendi arabasında.
Entâo subiu a rua a acelerar. O meu primo e eu atrás dêle. Eu dizia ao meu primo para desistir.
Neyse caddelerden hızla geçiyordu.
Continuávamos atrás dêle, certo?
Peşini bırakmamıştık, tamam mı?
- Encontraram o carro dêle?
- Arabasını buldun mu?
O nome dêle estava na lista?
Kafadericisi listesinde değil miydi?
Viste a fotografia dêle no jornal?
Gazetede resmini mi gördün?
É só a pilinha dêle, Gerty.
O küçücük bir çocuk, Gerty.
- Vimos o pénis dêle.
- Cinsel organını gördük.
Eu gosto dêle.
Hoşuma gitti.
- O cabelo é dêle.
- Adamın saçı o.
Que podem dizer-me acerca dêle?
Bu peruk hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Trazes o casaco dêle.
Onun parkasını giymişsin.
Na rua se encontram com o Sr. Lewis. Um deles dispara no pescoço dêle.
Dışarıda Bay Lewis ile tartışıyorlar.
A equipa vai perder por causa dêle?
Bu çocuk için yenilmeye razı mısın?
Não estás sózinho... quer no campo ou fora dêle.
Saha içinde veya dışında asla yalnız değilsin.
- Qual a posição dêle?
Pozisyonu ne? Ne?
Acho que gosto mais dêle quando está em campo.
Sanırım onu sahada daha çok seviyorum. Sezonun genelinde Highland... takım oyunu oynamaya çalıştı.
Ok olha, é a equipa dêle também.
Tamam, bak. Bu onun da takımı. Onu duymadın mı?
E a atitude dêle?
- Tavırları?
Este não é o processo dêle.
Bu onun yöntemi değil.
E, Juliette, talvez, com as limitações dêle, ele estivesse tentando dizer-lhe como se sentia.
Juliette, belki kendi kısıtlı yöntemiyle sana nasıl hissettiğini söylemeye çalışıyordu.
Consigo vê-lo nos olhos dêle. Basta abrires os teus, e vais ver.
Sadece seninkileri de aç, sen de bunu göreceksin.
Quer saber o nome dêle?
Sen- - Adını mı bilmek istiyorsun?
Eu fumava no cú dêle no ano passado.
Geçen sene tozunu attırdım.