Translate.vc / португальский → турецкий / Fort
Fort перевод на турецкий
1,530 параллельный перевод
O quebra-mar de Fort Howard.
Fort Howard iskelenin orası.
- Em Fort Benning.
- Benning.
- E de Fort Benning.
- Bennings Kalesi.
Não é o Fort Knox, é o departamento sanitário.
Yapma, Knox Kalesi değil burası. Temizlik Müdürlüğü.
Os Keings colocaram umas 400 ou 500 pessoas no forte Minds. O exército tinha acabado de se retirar, mas não levaram todos.
Yerliler Fort Mims'de 400-500 kadar kişiyi kapana kıstırmış ve ve hepsini katletmişlerdi.
Porque embrulham isto como o Fort Knox?
Anlatamam. Niye böyle paket gibi yaparlar ki.
O Arcebispo de Fort Wayne informou a alfândega.
Görünüşe göre Fort Wayne başpiskoposu gümrük kuruluna tüyo vermiş.
E Fort Pastor?
Fort Pastor'a ne oldu?
Sugiro que venham para Fort Pastor.
Fort Pastor'a gelmenizi tavsiye edebilirim.
Vou a Fort Pastor buscar o meu irmão.
Fort Pastor'a gidip kardeşimi alacağım.
- O camião não chega a Fort Pastor.
- Kamyon, Fort Pastor'q kadar gidemez.
Férias de verão, em Fort Rupert.
- Yaz tatili, Fort Rupert.
O último relatório do Aeroporto Collins mostrou ventos de até 80 nós.
"Son rapor edilmiş gözlem Fort Collins havaalanından fırtınanın 80 knot şiddetinde olduğunu belirtiyor."
Forte Cooper.
Fort Cooper.
Que tal um clássico do Forte Cooper?
Fort Cooper klasiğine ne dersiniz?
Tudo começou pouco depois da meia-noite quando o soldado Robert Preston roubou um helicóptero desarmado em Fort Mead, no estado de Maryland.
Herşey, Birinci Sınıf Er Robert Preston'un Ford Mead - Maryland'den dün geceyarısından sonra silahsız bir helikopteri,.. ... aniden çalmasıyla başladı.
Acho que, dentro de um ano, o Congresso rescindirá o tratado de Fort Laramie.
Bence, bir yıl içerisinde... Kongre, Fort Laramie anlaşmasını iptal edecek.
Mas o que complica a situação é que... as colinas foram passadas aos sioux pelo Tratado de Fort laramie de 1868.
Ama durumu karmaşıklaştıran bir şey var. 1868 Fort Laramie Anlaşması'yla bu tepelerin tapusu Sioux'lara verildi.
Quanto à vacina, um sítio onde há de certeza é em Fort Kearney.
Aşıya gelince, bildiğimiz kadarıyla... yalnızca Kearney Kalesi'nde var.
Obrigado por não me ter deixado mal perante os outros... naquele caso de Fort Kearney.
Kearney Kalesi işi konusunda... beni diğerlerine ispiyonlamadığın için sağol.
Vivíamos em Fort Lauderdale.
Fort Lauderdale'de yaşıyorduk. Onüç...
Esteve colocado em Fort Lewis, Washington.
Fort Lewis, Washington Eyaleti'ne atanmıştı.
Lhe enviaram para Forte o Roberts.
O Fort Roberts'a gönderildi.
Isso mesmo. Em A.P. Hill.
Fort A.P. Tepesi.
Há duas semanas, roubaram 12 caixas de MP5 de Fort Irwin.
İki hafta Fort lrwin'den 12 kasa MP5 çalındı.
Se eles conseguiram levar o nosso portal, poderiam ter esvaziado o Forte Knox.
Eğer bizden geçidi alabiliyorlarsa, Fort Knox'taki hazineyi de boşaltabilirler.
Partiu de Forth McAllister há 18 meses.
18 ay önce, Fort McAllister'den dönmüş.
Deixa-me ver isso. - "Scooter's Magic Tree Fort"?
Bakayım şuna. "Scooter'ın Sihirli Ağaç Kalesi" mi?
Para os brancos, foi O Tratado de Fort Laramie.
Beyazlara göre ise bu, Laramie Kalesi Anlaşmasıydı.
Quando estiverem preparados para o fazer, o major Wynkoop major Wynkoop em Fort Lyon tratará de tudo o que precisem.
Bunu yapmaya hazır olduğunuzda Binbaşı Wynkoop... Lyon Kalesi'nden Binbaşı Wynkoop... bütün ihtiyaçlarınızı karşılayacaktır.
De todas as bases, de Camp Pendleton a Fort Bragg, as tropas do General Pettibone dirigem-se a Washington para o funeral.
Camp Pendleton'dan Fort Bragg'e kadar bütün üslerden General Pettibone'un askerleri Washington'daki cenaze töreni için yoldalar.
para alguns membros do estúdio é conhecida como, a nação dos Sox.
Steve Levy, Fort Myers'de Red Sox Nation olarak bilinen takımın oyuncularıyla birlikte.
Aqui na Florida, a história é sempre a mesma.
Fort Myers, Florida'da, olay hep aynı.
Se fizesse asneira em Fort Hood, no Texas, ninguém precisava de saber em Saratoga, Nova Iorque.
Eğer Fort Hood, Texas'ta işleri berbat edersem Saratoga, New York'ta kimsenin bundan haberinin olması gerekmiyordu.
- Só eu, está bom.
Dinle, paketi beş dakika içinde Fort ve Woodward'ın kuzeybatı köşesindeki çöp kutusuna bırakacaksın. - Sadece ben, tamam. Harika.
Eles eram parte da família Colombo, que se tinha mudado para a área de Fort Lauderdale.
Fort Lauderdale bölgesine göç eden Colombo ailesine mensuptular.
Eles localizavam a sede dos Perainos em Fort Lauderdale, e colocaram-nos sobre vigilância.
Fort Lauderdale'daki Perainos merkezini gözetim altına aldılar.
Quero lá saber se têm que assaltar Fort Knox.
Knox Kalesi'ni soyman gerekse bile umurumda değil.
- Fort Lauderdale.
Fort Lauderdale.
E ela está em Fort Lauderdale com os outros? Eu sei que ela não ia ao torneio, mas não me lembro porquê? Não.
O da diğerleriyle birlikte Fort Lauderdale'de mi?
Este camião monetário foi assaltado a caminho do Fort Worth.
Şu para kamyonu Fort Worth'a giderken saldırıya uğramış.
Um casal de Fort Lauderdale, um Mitch e Halle Lockhart.
Lauderdale, Mitch ve Halle Lockhart adında bir çift kaldı.
Henry Walker, 33 anos, Fort Lauderdale.
Henry Walter. 33 yaşında. Fort Lauderdale'de bıçaklanmış.
E o homicídio de Fort Lauderdale?
Fort Lauderdale'deki cinayetten ne haber?
Um excêntrico aspirante a Eminem de Fort Lauderdale pagou-me.
Fort Lauderdale'deki o sincap kılıklı Eminem özentisi bana para vermişti.
Este lugar é mais seguro que o Fort Knox.
Burası Knox kalesinden daha emniyetli.
Sou Sargento do Forte Driscoll.
" Fort Driscol'den bir subayım.
Sei que ele estava de serviço no Forte Driscoll.
Fort Driscol istasyonundan olduğunu biliyorum.
E tu devias estar no Pentágono.
Tatbikat denetimi icin beni Fort Ryan'a gönderdiler.
- Na Avenida 4 em Woodwood.
Fort ve Woodward'daki.
Última chamada para o voo 416 com escala em Dallas / Fort Worth. Este painel está avariado.
Bu tabela bozuk.