Translate.vc / португальский → турецкий / Fruit
Fruit перевод на турецкий
84 параллельный перевод
# # O som de uma flauta com o sabor da fruta
# # The toot of a flute with the flavour of fruit
Fala da ordem da United Fruit Company e demais companhias ianques na América Latina?
Acaba United Fruit Company'nin düzeninden mi bahsediyorsunuz? Ve Latin Amerika'daki diğer yanki şirketleri.
Eu tenho um amigo na United Fruit...
Belki de Birleşik Meyvelerde sana is bulabilirim.
Na Jemson Fruit, 4.000.
Jemson Meyva, 4.000.
Ouviste dizer que eu tinha tido um acidente e decidiste cá passar para comer umas bolachas?
Demek kaza geçirdiğimi duydun ve Juju Fruit mi aldın?
Juicy Fruit?
Meyve sekeri?
Não, Cocoa Puffs e Fruit Loops, isso é cereal.
Cocoa Puffs, Fruit Loops olsa yenir.
Sim, sempre quis saber, um tipo famoso como Kareem Said, que tipo de roupa interior usava.
Evet... Hep merak etmişimdir, Kareem Said gibi ünlü birisi, iç çamaşırı markası olarak "Fruit of the Loom" mu kullanır "Hanes Man" mi? İç çamaşırı giymiyorum.
Um pacote de Juicy Fruit.
Bir paket Juicy Fruit.
Piña colada, passion fruit, banana....
Piña colada, tutku meyvesi, muz...
Temos Fruit Roll Ups?
Hiç meyveli şekerimiz var mı?
- Toma um Juicy Fruit.
Mutlu oldun mu?
Acho que foi na casa do Fruit Loop.
Bilmiyorum ahbap. Fruity Loopy'nin partisi sanıyorum.
Ela dizia : "mostrem-me uma fruta ( fruit = maricas ) tropical e eu..."
Siz bana bi tropik meyva gösterin,
Não, o comportamento reprodutor da drosófila...
Hayır, "fruit fly" tekrar üretilen davranışları.
Íamos ao Fruit Fantasy.
Fruit Fantasy denilen bir yere giderdik.
Nesse momento todos apontaram as armas. Mas o que ele tirou foi um par de cuecas "Fruit of the Loom".
Böyle zamanlarda buna cüret edenler olur ama çantanın içinden çıkardığı şey sadece bir iç çamaşırıydı.
Compramos apenas uma pilha de fruits de la terre.
Herkese bir sandık "Fruit de la Terre" alırız. O numara eskidi.
Ela não sabe a diferença entre Fruit Rollups e Pop-Tarts.
Meyveli ruloyla Pop-Tarts'ın farkını bile bilmiyor.
"Porque têm de lixar o programa?" - Fruit
Sistemi ne diye bozmaya çalışıyorsunuz?
- Os teus números caíram a pique, Fruit.
Satışların düşüyor, Fruit.
O rapaz, Fruit, usou este.
Fruit adındaki çocuk bunu kullanıyordu.
O Fruit que tem uma das esquinas do Marlo?
Fruit, Marlo'nun köşelerinden birini tutan eleman mı?
Se obtiver impressões, identificar o Fruit, posso chegar aos 10 dólares.
Eğer parmak izi çıkarır, Fruit'un kimliğini doğrularsam, on dolar veririm.
- Vocês têm Fruit Roll-Ups?
- Meyveli gevreğiniz var mı?
Ela não me deixa comer Fruit Loops!
Şekerli mısır gevreklerinden yememe izin vermiyordu!
Santa Maria, mãe de Deus leva-nos contigo até ao momento da nossa morte.
Meryem'i selamlıyor şükranlarımızı sunuyoruz. Tanrı sizinle. Blessed art thou among women and blessed is the fruit of thy womb, Jesus.
Mas não disseste que ela anda com o Fruit?
Evet ama artık şu Fruit denilen adamla birlikte, değil mi?
O Marlo controla tudo, e o Fruit trabalha para ele.
Marlo tüm dünyanın tepesine oturdu. O Fruit de, Marlo için çalışıyor.
- E o telemóvel do Fruit?
Fruit'un telefonunda bir şey var mı?
Com ou sem Mr Fruit, estamos lançados.
Bay Fruit olsa da olmasa da işe devam edebiliriz.
O Fruit meteu-se com o que era do Lex.
Fruit, Lex'in sahiplendiği bir hatunla takılıyormuş.
Este é o Fruit, este é o Monk, e há mais três ou quatro suspeitos prováveis.
Bu Fruit'un. Monk'unki bu, ayrıca 3-4 tane daha iyi olasılık var.
Encostou-a à cabeça do Fruit, ele caiu no chão, estrebuchou, a namorada dele gritava e começou a sair-lhe uma coisa cor-de-rosa de um dos lados da cabeça.
- Bu, işte. Öylece Fruit'in kafasına dayadı sonra Fruit yere düştü ve kız da bağırmaya başladı kafasının yanından pembe şey akıyordu.
- É uma Fruit Stripe.
Meyveli sakız. Sadece çekip al onu ;
Pastilha elástica de frutas, lápis para os olhos, sumo de romã.
Juicy Fruit sakızı, kaş kalemi, nar suyu.
Ele provavelmente está a terminar os seus Fruit Roll-Ups.
Şu anda büyük ihtimalle meyve suyunu bitiriyordur.
Se a Fruit Stripe mantivesse o sabor durante mais tempo, eu não estaria nesta confusão.
Tanrı şahidim olsun ki, eğer bu sakız tadını biraz daha korumuş olsaydı, bunların hiçbirisi başıma gelmezdi.
Transforma tudo num Fruit Roll Up.
Vay canına, her şeyi meyveli şekere dönüştürüyor.
Os chefões da United Fruit comentam de como você criou a "Damn Banana".
Birleşmiş Meyveciler sanki muzu siz icat etmişsiniz gibi konuşuyordu.
Apetece-me imenso um pacote de Fruit Nuts.
Bir paket meyveli çikolata.
Quando Arbenz se tornou presidente da Guatemala, o país estava debaixo da mão da Companhia United Fruit e das grandes companhias internacionais.
Arbenz, Guatemala'nın başkanı olduğunda ülke neredeyse tamamıyla United Fruit Şirketi'nin [3] * ve büyük uluslararası şirketlerin elleri arasındaydı.
E conseguimos isso. E assim que o removemos do poder, o novo homem assumiu-o repondo basicamente para as grandes corporações internacionais incluindo a United Fruit.
O yönetimden uzaklaşır uzaklaşmaz, yerine gelen, her şeyi uluslararası şirketlere göre eski haline getirdi.
Já sabes da pastilha Juicy Fruit?
Juicy Fruit sakızını duydun mu?
Muito bem, temos... O que é que temos? Fruit roll-ups e trança.
Pekâlâ, elimizde ne kalmış bakalım.
- Quero os Fruit Roll-ups!
Meyveli şeker istiyorum.
Talvez eu te pudesse arranjar um emprego na United Fruit! Merda!
Meksikalılar gibi.
Tamanho 44. "Fruit of the Loom".
İyi marka.
Idiota.
Fruit.
WRIGLEY'S Fruta Suculenta
Kayaklarını parlat Bir tane Juicy Fruit kap
United Fruit não gostou muito disso.
"United Fruit" bundan hiç hoşlanmadı, bir halkla ilişkiler şirketi kiraladılar,