Translate.vc / португальский → турецкий / Gabriel
Gabriel перевод на турецкий
3,107 параллельный перевод
- Como se chama ela, Gabriel?
Kızın adı neydi Gabriel?
Este nome não está nas bases de dados, nunca falei ou escrevi sobre isso, excepto para o Gabriel numa noite há 6 anos, quando bebi champanhe demais.
O isim hiçbir veri tabanında geçmiyor. Hiçbir yere yazmadım, hiç kimseye söylemedim 6 yıl önce şampanyayı fazla kaçırıp Gabriel'e anlattığım gece hariç.
- O Gabriel não fez isto.
Bakın, bunu Gabriel yapmadı.
Se não provarmos que a Mei Chen fez isto, nós já o perdemos.
Eğer Gabriel'i suçlu gösterinin Mei Chen olduğunu kanıtlayamazsak zaten onu kaybettik demektir.
Não te sentes solitário, Gabriel?
Yalnız hissetmiyor musun Gabriel?
Muito bem, Gabriel.
İyi işti Gabriel.
- Lillian, é o Gabriel.
Lillian, benim Gabriel.
É uma cilada, Gabriel. Olha para mim.
Bu bir tuzak Gabriel, bana bak.
Gabriel. Ela conhece-te. Lembras-te?
Gabriel o seni tanıyor, hatırladın mı?
Gabriel!
Gabriel!
- E o Gabriel?
- Peki Gabriel?
Gabriel. Gabriel.
Gabriel.
Não podemos ficar.
Gabriel.
Gabriel Abaddon?
Gabriel Abaddon?
O Arcanjo Gabriel liderou a guerra da exterminação esperando fazer desaparecer o mundo dos humanos e declarar domínio sobre ele.
Dünyayı insanlardan temizlemek ve insanlar üzerinde hakimiyet kurmak için bu savaşı başmelek Gabriel yönetiyordu.
Alguns anjos superiores recusaram-se a escolher um lado, mas os inferiores juntaram-se a Gabriel.
Bazı büyük melekler taraf olmayı reddetti. Ama küçük melekler Gabriel'e katıldı.
Finalmente, Gabriel e o seu éxercito retiraram-se, e, concluímos que, não somente os anjos são reais, mas que eles são nossos piores inimigos.
Gabriel ve ordusu geri çekildi. Biz de sadece melekleri varlığını fark etmekle kalmadık bizim en büyük düşmanlarımız olduğunu da gördük.
Durante a guerra, todos os anjos inferiores juntaram-se a Gabriel, Mas, diferentemente dos Arcanjos, os anjos inferiores de Gabriel, os cães do céu, eram espíritos inferiores sem uma forma física e não podiam vir à terra sem um corpo, assim roubavam os nossos.
Savaşta, tüm düşük rütbeli melekler Gabriel'e katıldı ama başmeleklerin aksine Gabriel'in düşük rütbeli melekleri cennetin köpekleri bir bedenden yoksun ruhlardı ve beden olmadan Dünya'yı ziyaret edemezlerdi.
O mais importante... Encontrei o Gabriel.
Daha da önemlisi, Gabriel'i buldum.
Gabriel está preparando outra guerra.
Gabriel başka bir savaş için hazırlanıyor.
Alguns anjos superiores juntaram-se a Gabriel e podem parecer perfeitamente como humanos.
Birkaç tane büyük melek de Gabriel'e katılmış ve onlar da kusursuz bir şekilde insana benziyorlar.
Igual o Michael e o Gabriel?
Michael ve Gabriel gibi mi?
Nasceram para ser guerreiros para manter os outros anjos na linha e, como o Gabriel, alguns deles odeiam homens.
Diğer melekleri hizaya sokmak için, savaşçı olarak doğdular. Ve Gabriel gibi, bazıları her zaman insanlardan nefret etti.
Gabriel, obviamente, persuadiu alguns para se juntar a ele.
Anlaşılan Gabriel onlardan birkaçını kendisine katılması için ikna etmiş.
Gabriel.
Gabriel.
Mais de um anjo superior juntou-se a Gabriel na sua guerra contra nós.
Birden fazla büyük melek, bize karşı olan savaşında Gabriel'e katılmış.
Mostrarão o caminho para a humanidade ser resgatada e o Gabriel e a sua legião serão derrotados.
İnsanlığın günahlarını bağışlatma yoluna ışık tutacaklar ve Gabriel ve lejyonlarını geri püskürtecek.
Gabriel...
Gabriel...
Eu nunca deveria ter deixado a Ana convence-me a contratar-te!
( Homurtular ) Gabriel : Ben Ana sizi işe beni ikna izin vermemeliydim!
A sua filha estaria orgulhosa de si.
Kızınız Gabriel, seninle gurur olacaktır.
Gabriel Lowan foi um homem de paz, um homem que combateu o mal, e o encarou de frente.
Gabriel Lowan barış yanlısı bir adamdı. Kötülüğe karşı her zaman kafa tutardı.
- O Gabriel ligou para dizer que lamenta por teres faltado ao trabalho e deseja as melhoras.
- Gabriel işe gelemediğin için üzgün olduğunu söyledi ve bir an önce iyileşmeni diledi.
Christy, tu mentes sobre onde andas, finges estar doente, e o Gabriel disse que andas a comprar droga.
Christy, nerede olduğun hakkında yalan konuşuyorsun işe hasta olduğunu söylüyorsun ve Gabriel ot aldığını söylüyor?
Senhoras e senhores... 25 ANOS DEPOIS... um aplauso para o Gabriel Iglesias!
Hanımlar, beyler 25 YIL SONRA alkışlar Gabriel Iglesias'a!
" Ouve, Gabriel, pesas 200 kg.
"Dinle Gabriel, 200 kilosun."
" Ouve, Gabriel, é óbvio que, fazer exercício, não basta.
" Dinle, Gabriel, belli ki antrenman işe yaramıyor.
E o Martin abanou-me : "Gabriel!" "O que foi?"
Ve Martin "Gabriel!" dedi. "Ne?"
"Eu sou teu amigo, Gabriel."
"Arkadaşınım, Gabriel."
Elas perguntam : " O Gabriel vai falar de quê, se continuar a perder peso?
"Eğer Gabriel kilo vermeye devam ederse ne konuşacak?" diyorlar.
" Gabriel, cuidado.
" Gabriel dikkat et.
Gabriel. - Sabes que estás seguro aqui.
Gabriel... burada güvende olduğunu biliyorsun.
Gabriel, Riley e eu vamos a São Francisco.
Gabriel, Riley ve ben San Francisco'ya gidiyoruz.
Gabriel Vaughn, um dos soldados mais condecorados da nossa nação.
Gabriel Vaughn, ülkemizin en donanımlı askerlerinden biri.
Gabriel possui uma mutação genética rara que nos permitiu implantar um microchip no seu cérebro.
Gabriel çok nadir görülen bir genetik mutasyon geçirdi ve bu da onun beynine bir mikroçip takmamızı sağladı.
- Cain and Gabriel -... ManiacS e United... "INTELLIGENCE" S01E10
Çeviri :
Nada.
Hiçbir şey. Gabriel, bu 5 saatlik bir uçuş.
Podes fazer muitas coisas com o teu chip, Gabriel, mas não podes prever o futuro.
Beynindeki çiple bir çok şey yapabilirsin Gabriel ama asla geleceği göremezsin.
- Gabriel.
Gabriel.
O Gabriel mandou-me para casa.
Gabriel beni eve gönderdi.
- Gabriel, despacha-te.
- Gabriel, acele et.
Gabriel, são 5 horas de voo, não me faças adivinhar.
Tahmin etmek istemiyorum.