Translate.vc / португальский → турецкий / Grunge
Grunge перевод на турецкий
64 параллельный перевод
Estava armado em fortalhaço grunge-rock?
Çirkin rokçu taklidi heavy metalci biri miydi?
Já gostava de "grunge" antes de inventarem essa palavra.
Sandığın kadar yaşlı değilim.
Só se for um guitarrista de 20 anos em Seattle.
- Eğer Seattle'dan gelen 20 yaşında bir gitarist değilseniz, hiçbir şeyi. - Grunge tarzı.
- E "grunge".
- Grunge mı?
Mike, não queiras a merda dos Piratas das Caraíbas, nem a cena do grunge.
Mike, bu lanet Karayip Korsanları pisliğini istemezsin. Ya da rock'n'roll tepe noktası.
Não quero a tua roupa grunge, tipo gótico, no meu armário.
Dolabımda senin o garip kıyafetlerini görmek istemiyorum.
Espero bem não te ver com aquelas calças grunge.
Bir daha seni o pantolonla görmeyeyim.
Ela apresenta um visual capilar estilo grunge encharcado, uma sweatshirt, calças de ganga e sapatos Doc Martens.
Islak havasıveren bir saç stili var. Üstünde bir tişört ve bir kot pantolon var.
Talvez tenha optado por um ar deslavado.
Belki grunge görünmek istiyor.
O grunge vai voltar à moda. Se isso me fizer ganhar dinheiro...
Grunge tekrar canlanma seansı için bana borçlu ve eğer tekrar canlandırabilirsem parasını alabilirim.
Sinto falta da nostalgia, do grunge e da chuva.
Çöplük ve yağmur...
Depois surgiu a grunge, e o Jake acabou a servir em bares.
Daha sonra teknolojik gösteriler çıktı ve Jake kendini barlarda buldu.
- Uma banda grunge de Kentucky.
Kentucky'li bir "grunge" grubu.
- A moda do grunge já passou. - Não vou mudar de roupa.
- Bu salaş görüntü hemen yok olacak.
E ela gosta de comida saudável e de acampar, tipo grunge?
Yulaf ezmesi yiyen... sırt çantalı ve grunge delisi biri mi?
Mas grunge nem pensar.
Grunge delisi, asla.
O grunge morreu muito antes do Kurt Cobain.
Grunge, Kurt Cobain'den çok evvel öldü.
Metalcore, Grunge, Metal Gótico, Metal Industrial, Hard Alternativo, Nu-metal, e a Nova Onda de Metal Americano.
İsveç death metali, metalcore, grunge, Gotik, endüstriyel, nu metal, Yeni Amerikan...
O grunge tentou matar o metal
Grunge metali öldürmeye çalıştı
Depois o grunge tentou destronar o metal
Grunge da metali bitirmeye çalıştı
Era isso que nós queríamos ouvir na realidade, porque enão tínhamos a certeza que não íamos ser uma banda de grunge alternativa comum, a quem ninguém prestava atenção.
Bu aslında, hepimizin duymayı istediği şey, çünkü biz, kimsenin dikkatini çekmeyen Fransız alternatif grupları gibi olmayacaktık.
E assim de repente lembro-me de música "grunge" e café caríssimo.
Benim aklıma ise yalnızca grunge müzik ve aşırı pahalı kahve geliyor.
Rock de guitarra neutralizante, perto da energia do Grunge.
Gitarlı Rock yapan, Nihilist pislik faaliyet.
Ou como eu o chamo. GRUNGE.
Ya da benim deyimimle : "Grunge!"
Sou o artista de Grunge mais quente da produtora "Mucous."
Mucous Records'daki en sıkı Grunge şarkıcısıyım.
A banda de Grunge Sadgasm acabaram.
Grunge'ın öncü grubu, "Kederizm" dağılıyor!
E depois de voltarmos a estar juntos. Estava demasiado feliz para fazer Grunge de novo.
Tabii, beraber olduktan sonra artık grunge yapamayacak kadar mutluydum.
Mãe, isto é "grunge".
Anne, bu alternatif rock tarzı.
Está bem, explique-nos o que é o "grunge"?
Pekâlâ, o zaman bize anlat bakalım. Neymiş bu alternatif rock tarzı dediğin?
O que quer dizer "grunge"?
Alternatif rock tarzı neymiş?
Viu, pai? Isso é grunge!
Gördüğün gibi baba, alternatif rock tarzı işte böyle bir şey.
Acho que o Grunge não teve tempo suficiente para amadurecer.
Bence grunge müziği tamamen gelişecek kadar vakit bulamadı.
Aquele visual grunge horrível? Não te ficava bem.
Bu pis korkunç bakış sana yakışmamış.
Pensas : "Sou grunge." É o caso?
Hani insan, "Ah, pejmürdeyim ben," diye düşünür ya.
Nada como um triângulo amoroso da época grunge.
- Grunge çağı aşk üçgeni gibisi yoktur.
Andou com um guitarrista grunge, um estudante de Medicina e um francês que devia pertencer à realeza.
Grunge grubundaki bir gitaristle, tıptan bir çocukla ve asil bir soydan geldiğinden emin olduğum şu fransız çocukla çıkmıştı.
Nos anos 80 foi o Flashdance, nos 90 o Grunge.
80'lerde Kola, 90'larda Grunge modaydı.
"Roqueiros grunge Pearl Jam."
Grunge rockçılar Pearl Jam. "
Este é o top "Smells Like Grunge" da MTV.
Bu MTV'nin Smells Like Grunge " geri sayımı.
O jovem músico que tornou a música grunge popular tornou-se num súbito representante de muitos jovens americanos descontentes, à medida que os fãs tentavam perceber o que fez com que pusesse fim à sua vida.
Grunge müziği popüler yapan genç müzisyen bir gecede muhalif genç Amerikalılar için bir temsilciye dönüşmüştü ve hayranları da onun hayatına son vermesine neyin sebep olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.
Quando os meus colaboradores me disseram que íamos ter esta audiência, tenho de vos dizer, não percebia nada de grunge, mas percebo muito sobre a importância da justiça e equidade e penso que levantaram algumas questões muito importantes.
Personelim bana bu duruşmanın olacağını söylediği zaman, size söylemeliyim, grunge hakkında hiçbir şey bilmiyordum, ama adalet ve eşitlik hakkında oldukça çok şey biliyorum, ve sizin bayağı önemli soruları gündeme getirdiğinizi düşünüyorum.
Seguinte. Super grupo do grunge rock, 1990-96, sem Dave Grohl. Vai.
Sıradaki. 1990-96 arasındaki en iyi Grunge rock grubu, Dave Grohl yok.
Chama-se renascimento grunge, está bem?
Buna kirliliğin yeniden canlanması deniyor, tamam mı?
Na verdade somos um grupo de grunge rock.
Aslında grunge rock grubuyuz.
Tina e duas amigas tinham BI's falsos, e decidiram ir a um bar grunge local.
Tina ve iki arkadaşının sahte kimlikleri vardı ve salaş bir bara gitmeye karar verdiler.
- "Grunge"?
Tamam, evet...
E estilo "grunge".
Bu grunge tarzıymış.
pobre pateta Goof... tu tens de o matar pobre grunge adeus!
Zavallı Goof... Onu öldürecek
Y estos es MTV. O que pensam que o grunge significa?
Grunge'ın ne anlama geldiğini düşünüyorsunuz?
O grunge ainda existe hoje em dia?
Grunge bugün hala daha var olmaya devam ediyor mu?
Grunge Grunge ROCK.
Grunge grunge rock!