Translate.vc / португальский → турецкий / Guinness
Guinness перевод на турецкий
152 параллельный перевод
Vénus de Milo de carne e osso, se é que é de carne e não de Guinness e champanhe.
Milo Venüsü'nün ete bürünmüş hali. Siyah Kadife değilse.
Penso que acabou de ganhar um lugar no Livro do Guiness.
Sanırım Guinness rekorlar kitabına girersin sen.
Oh, então, uma Guinness chega.
O zaman ufak bir Guinness yeterli.
- Deves querer dizer Alec Guinness.
Alec Guinness demek istiyorsun.
Que tal uma Guinness?
Guinness birasına ne dersin?
Schlitz, Guinness, Carlsberg ou Lowenbrau.
Schlitz, Guinness, Carlsberg ya da Lowenbrau.
O Guinness, o Livro dos Recordes, registou o "Thriller"... como o álbum mais vendido de todos os tempos.
Guinness Rekorlar Kitabı, Thriller'ı, tüm zamanların en çok satan albümü olarak kaydetti.
Uma Guinness.
Barmen. Bira.
- Uma garrafa de Guiness.
- Bir şişe Guinness.
Uma garrafa de Guiness.
Bir şişe Guinness.
- E o que aconteceu? Apaixonou-se pela multidão do Guiness.
- Guinness rekorlar kitabı grubuna katıldı.
Dá-me uma Guinness.
Buraya bir Guinness ver.
Vou ligar para o Guinness... porque esta mulher merece lá estar.
Guinness Rekorlar Kitabını arayacağım... çünkü bu kadın bunu hakediyor.
Alec Guinness.
Alec Guinness.
Eu devia estar nos Recordes do Guiness.
Guinness Rekorlar Kitabı'na girmiş olmalıyım.
É digno do "Livro de Recordes".
Guinness Rekorlar Kitabı'na girer.
Vocês bebem Guinness na Irlanda.
İrlanda'da Guinness birası içilir.
Temos Guinness.
Becks var. Guinness var.
Não disse isso. Estávamos a tentar bater o recorde do Guinness.
Guinness Rekorlar Kitabı'na girmek istediğimiz için anlatmadım.
Eu e o Pai respeitamos sempre as precauções do Guinness.
Babamla Guinness'in onayladığı önlemleri alıyoruz.
Floris, ligue-me ao Guinness.
Floris, bana Guinness'ı bağla.
Não damos dinheiro para sustentar a família Guinness.
Guinness ailesi rahat yaşasın diye para dağıtmıyoruz burada.
Um dia mais tarde, irei à América para ser campeã num torneio de comida rápida e quando ganhar, marcarei lugar no livro dos recordes.
Bir gün, Amerkiya'ya gideceğim ve hızlı sosisli sandviç yeme yarışına katılacağım! Yarışı kazandıktan sonra Guinness Rekorlar kitabında yer alacak!
Duas cervejas e uma Guinness.
İki büyük bira ve bir büyük Guinness.
- Não são muito barulhentos, ou são?
- Çok gürültülü değiller mi? - Guinness Rekorlar Kitabı dünya üzerindeki en gürültücü grup olduklarını söylüyor. - Hayır.
isto vem do "Livro Guinness de Recordes" a felicitar-me... por ser a agente fbi do sexo feminino que disparou e matou mais pessoas.
Bu da Guinness Rekorlar Kitabından gelmiş, beni tebrik ediyorlar... en fazla kişiyi vurup öldüren kadın FBI ajanı olduğum için.
Juro, foi do género do Livro Guiness de Recordes.
Yemin ediyorum, tıpkı Guinness Rekorlar Kitabı gibiydi.
- Agora, este cara, ele-ele parece o Alec Guinness.
- Şimdi, bu adam, o- - o Alec Guiness'e benziyor. Çok iyi.
As bebidas são comigo. Uma Guinness, se faz favor.
Bir Guinness lütfen.
Está a precisar de uma Guinness.
Şu anda bir Guinness istediğine eminim.
- Guinness.
Guinness.
Comprem uma Guinness e uns Lucky Charms.
Kendinize bir Guinness ve biraz Lucky Charms alın.
É uma honra termos connosco um jovem médico que conheci quando era estudante e pesquisava as propriedades sedativas da Guinness, se bem me lembro.
Burada genç bir fizikçiyle bulunmaktan onu duyuyoruz onunla Guiness'in yatıştırıcı etkilerine dair yaptığı araştırmada tanışmıştık, yanılmıyorsam.
No livro Guiness Mundial dos recordes... em "O tipo mais radical vivo"!
Guinness Rekorlar Kitabında, adamım. "Yaşayan en işe yaramaz adamlar" altında!
Daqui a 5 minutos, vou lá ou telefono para o Guinness!
Beş dakka daha sürerse, gidip Guinness Rekorlar kitabı nı çağıracağım.
Cale-se. Deixe-me continuar.
Kendinize bir Guinness ve biraz Lucky Charms alın.
Escapuli-me para a fábrica do Guinness e roubei cerveja preta, é tão boa que me deixa excitado.
Guinnes fabrikasına süzüldüm ve birkaç bira aşırdım, o kadar güzeldi ki sikim kalktı.
- É melhor ligares para o Guinness.
- İstersen Guinness'i ara.
- Bem-vindo ao Guinness...
- Guinness Rekorlar Dünyası'na hoş...
Que história é essa do Livro Guinness?
Guinness Rekorlar Kitabı. Bu da ne böyle?
Conta-lhes o teu feito, Ó Guinness.
Haydi Guinness çocuğu, onlara her şeyi anlat.
Já provaste Guinness?
Hiç Guinness'in tadına baktın mı?
Duas sandwiches com molho inglês e duas Guiness.
İki salamlı sandviç, yağsız olsun. İki tane de Guinness. — Tamam.
Uma Guinness, por favor.
Bir Guinness lütfen.
Escrevi ao Livro de Recordes Mundiais do "Guinness" sobre isso.
Guinnes Rekorlar Kitabı'na mektup yazdım.
E, de acordo com a lenda, na noite em que fizeram a descoberta, o Crick foi a um bar, pediu uma cerveja, gosto de imaginar que foi uma Guinness, e anunciou que descobrira o segredo da vida.
Efsane der ki bu keşfi yaptığı akşam Crick bara gitti, bir bira ısmarladı Guinness olduğunu düşünüyorum ve yaşamın sırrını bulduğunu duyurdu.
- Uma para o Guinness, como dizem.
Guinness Rekorlar Kitabına geçermiş.
Ele gosta da sua Guinness.
Guinness'den hoşlanır.
Barman, uma Guinness.
Barmen...
Isto não me vai fazer entrar no Guiness.
Bunun beni Guinness Rekorlar Kitabı'na sokacağını sanmam.
Uma Guinness, por favor.
Bir bira versene Seamus.