Translate.vc / португальский → турецкий / Lang
Lang перевод на турецкий
1,003 параллельный перевод
Foi o Herr Lang, desta vez.
Bu sefer Lang'tı.
O Herr Lang?
Lang?
Pelo assassínio do Lang e do Neumüller?
Lang ve Neumüller cinayeti için mi?
Depois cantam, "Auld Lang Syne."
"Eski dostlar unutulur mu" şarkısını söylerler.
- Bom dia, Marechal de Campo. - Bom dia Lang.
Günaydın mareşal.
e Fritz Lang.
Ve de Fritz Lang.
- Seu filme com Fritz Lang?
Fritz Lang ile olan filminiz mi? Hayır!
Ele vai muito mal.
Onun filmleri pek iş yapmıyor. Niye Lang'i tercih ettiniz o zaman?
No creio que Lang aceite.
Lang'in bunu kabulleneceğini sanmıyorum.
No ano de 33, Goebbels propôs a Lang que dirigisse a indústria alemã de cinema.
Goebbels 1933'te Lang'ten Alman film endüstrisinin başına geçmesini istedi.
Na mesma noite, Lang atravessou a fronteira.
O günün gecesinde Lang Almanya'yı terketti.
Parece que temos que nos reunir com Prokosch e Lang no cinema.
Prokosch ve Lang ile bir sinema salonunda buluşmamız gerekiyor.
Não vem a Capri conosco, Sr. Lang?
Bizimle Capri'ye geliyor musunuz, Bay Lang?
Volto caminhando com o Sr. Lang para discutir sobre a Odisséia.
Ben sonradan Bay Lang'le beraber gelirim, hem biraz Odyssey'i tartışırız.
Sr. Lang, vim lhe dizer adeus.
Bay Lang, size hoşçakal demek için geldim.
Adeus, Sr. Lang.
Hoşçakalın Bay Lang.
Estamos preparados, Sr. Lang.
Biz hazırız Bay Lang.
Kelowitz, Lang, vão para lá.
Kelowitz, Lang, yanlara açılın.
Eles apanharam o Lang, senhor.
Efendim Lang'ı ele geçirdiler.
Duzentas mil.
200.000 kişi. [Michael Lang, Woodstock'un Organizatörü]
Não conhece o famoso Chen Lang?
Ünlü Chen Lang'i tanımıyor musun?
Chih-hao derrotou Chen Lang no restaurante Tin Heung. - A sério?
Chih-hao, Tin Heung lokantasında Chen Lang'i yendi.
Chih-hao derrotou Chen Lang no restaurante Tin Heung.
Chih-hao, Tin Heung lokantasında Chen Lang'i yendi.
Mestre, Chen Lang foi demasiado insultuoso.
Usta, Chen Lang çok terbiyesizce davrandı.
Chen Lang, que andas a tramar?
Chen Lang, neler yapıyorsun?
Se aquelas raparigas estão a usar uma amostra da sua nova sombra de olhos, a Lang Cosmetics está com problemas.
Eğer şu kızlar senin yeni göz farı örneğini sürmüşlerse, Lang Cosmetics'in başı dertte.
Sr. Lang, porque não vai engolir uma empresa farmacêutica?
Bay Lang, niçin bir ilaç şirketini ele geçirmiyorsun?
Quando o David Lang vir isto.
David Lang gördüğünde...
Pensei que gostaria de ver algo que o Sr. Lang fez hoje.
Oh, ben... ben tam da Bay Lang'ın bugün yaptığı bir şeyi görmek isteyebileceğini düşünmüştüm.
Ele não me viu a tirá-la. O Sr. Lang foi ao banco buscar esse cheque. Depois voltou e trancou-o na gaveta da secretária.
Bunu yaparken beni görmedi, elbette, fakat Bay Lang bu öğleden sonra bankaya gitti ve o çeki kendisi aldı ve sonra geri döndü ve bir masanın çekmecesine kilitledi.
Fico feliz por o David Lang ter 200 mil dólares para dar a alguém.
David Lang'in birine verecek 200,000 $'ı olduğuna sevindim.
Eu só estava lá porque o Sr. Lang queria enganá-lo.
Oh, Bay Lang onu kandırmak istediği için ben orada idim.
O Sr. Lang pediu-me para levar uma amiga de idade que tenho.
Ve Bay Lang benim bu yaşlı arkadaşımı getirmemi benden rica etti ve Bay Smith formülün bir kısmını onun..
O Sr. Smith esfregou a fórmula na pele dela e, quando o Sr. Smith saiu, o Sr. Lang tentou tirar raspas da bochecha dela para análise.
onun teni üzerine sürdü. Daha sonra Bay Smith gittiğinde, Bat Lang tahlil etmek için onun yanağından kalıntıları aldı.
E só de pensar num homem como David Lang a pôr as mãos numa descoberta destas, fico enjoada.
David Lang gibi birinin böyle bir keşfi ele geçirdiği düşüncesi beni hasta ediyor.
Vai vendê-la ao David Lang?
Onu David Lang'e ürünlerinin bir örneği olarak mı satacaksın?
E o David Lang está a pressionar-me.
Ve şu aşağılık David Lang bana yükleniyor.
É isso, ou vai trabalhar para o David Lang.
Şey, ya o ya da David Lang için işe gidersin.
- Queria falar com o Sr. Lang.
Oh, sadece bir dakika için Bay Lang'ı görmek istiyorum.
Sr. Lang, a companhia dos telefones disse-me que só tem este número há uns meses e que é privado.
Bay Lang, telefon şirketi bana bu numaraya bir kaç haftadır sahip olduğunuzu ve bu numaranın özel bir numara olduğunu söyledi.
Para além disso, aqui não nos preocupamos com essas coisas.
Ayrıca, burada Lang'da, bu türlü şeyleri dert etmeye ihtiyacımız yok.
Acha que o David Lang se preocuparia com algo tão humano...
David Lang'ın cinayet gibi insani bir şeyle ilgilenebileceğini düşünmüyorsunuz, değil mi?
E acha que o Sr. Lang o matou?
Ve sen Bay Lang'in onu öldürdüğünü düşünüyorsun?
E, quando o Sr. Lang entrou e reparou que estava na minha mesa, não disse nada.
Ve sonra, Bay Lang içeri girip, onu masamda gördüğünde, şey, bir kelime bile etmedi.
Eu sei. Mas, Viveca, querida, se o Sr. Lang não matou aquele rapaz simpático, quem acha que foi?
Biliyorum, fakat, Viveca, tatlım, şu nazik genç adamı Bay Lang öldürmediyse, peki kimin öldürdüğünü düşünüyorsun?
O Sr. Lang pode mandar-me fazer umas coisas, mas... Está bem.
Yani, Bay Lang benim peşime adam takabilir, fakat bilmiyorum acaba...
Com um homem chamado David Lang.
David Lang adında bir adamla.
É possível que esse Sr. Lang possa saber mais do que quer admitir.
Bu Bay Lang'ın kabullenebileceğinden daha fazla şey bilmesi pekala mümkündür.
Tenente, o David Lang não diz a verdade sobre nada há 50 anos.
David Lang elli yıldır hiçbir konuda doğruyu söylemedi.
E o Sr. Lang também?
Bay Lang de buna dahil mi?
Lang, por ali.
Lang, şu tarafa doğru.