Translate.vc / португальский → турецкий / Luger
Luger перевод на турецкий
141 параллельный перевод
Faz esses rapazes parecerem escoteiros
Luger'larla dolaşan yaramaz çocuklar gibiydiler.
Ele tinha uma Luger num coldre no ombro. Archer não foi morto com uma Luger.
Ama Archer'i öldüren silah, onun üstünden çikan silah degil.
Tenho uma velha pistola Luger que comprei em São Francisco...
Rehinciden aldığım eski bir silah da var...
Esperava uma Parabellum.
Bir "Luger" bekliyordum.
Uma Parabellum?
Bir "Luger" ha?
Podes matar-me, mas lembra-te de que ainda tenho nove balas na Luger, e levo alguns de vocês comigo!
Şey, beni haklayacaksın. Fakat, anımsa, bu Luger'de hala dokuz kurşun var ve ben kendimle birlikte bir kaçınızı götürmeye niyetliyim.
Uma lembrança da guerra. Uma Luger.
Savaş yadigarı bir Luger'le.
Sou o Capitão Posen, adjunto de Von Luger.
Yüzbaşı Posen, Von Luger'in emir subayı.
Sou o Coronel Von Luger.
Ben Albay Von Luger.
Coronel Von Luger, é o devido papel de todos os oficiais para tentarem escapar.
Kaçmak, her subayın denemek için ant içtiği bir görevdir.
O prisioneiro Bartlett é cedido à sua tutela, Coronel Von Luger.
Tutsak Bartlett sizin gözetiminize emanet ediliyor.
Como o Von Luger diria :
Von Luger'in dediği gibi :
Manteiga dinamarquesa, Von Luger's. Tirei-a das rações dele.
Danimarka tereyağı Von Luger'den. Bunu onun erzağından aşırdım.
Se tivesse uma Luger...
Eğer luger'im olsaydı...
E a minha pistola Luger, minhas pastilhas de cianureto e minha roupa inflável de batman.
Luger tabancam, siyanür haplarım, şişirilen Batman kostümüm de yanımda.
Não é um "Luger"? - Não, é uma "Walther".
- Bu bir Luger değil mi?
Tenho cinco Smiths, duas Lugers... uma 357 Mag.
Beş Smith, iki Luger ve bir 357 Mag.
é uma Luger Parabellum calibre 38, sem dúvida...
Bir Luger. 38 kalibre bir Parabellum...
Dei uma Luger por ela ao oficial das provisões.
Karşılığında, ikmal subayına bir Luger verdim.
Uma Luger de calibre 45.
.45 Luger.
Que bela Luger.
Güzel Luger ( Alman silahı ).
Ligou para o gabinete do sargento Wes Luger.
Çavuş Wes Luger'a ulaşmış bulunuyorsunuz.
- O que queres agora Luger?
- Sen ne istiyorsun, Luger?
É o novo parceiro do Luger.
Sakin olun. Luger'ın yeni ortağı o.
Este é o Sargento Luger.
Bu da Çavuş Luger.
Luger, não te preocupes com as bombas.
Luger, bu bomba türü şeyler için endişelenme.
Sou o Sargento Luger.
Ben Çavuş Luger.
- Largue a sua arma, Mr. Luger.
At silahını, Bay Luger!
- Largue a arma, Mr. Luger.
At silahını, Bay Luger!
Luger, onde estás?
Looger, neredesin?
É díficil entender. Tu tens a tua família.
Bunu senin anlaman çok zor, Luger.
- O Luger's.
- Luger's.
... dispara 500 balas revestidas, 9 mm Luger, 380 M por segundo.
- Tabi. Tam beş yüz mermi atabilir. 9 mm.
É uma Luger?
Alman Luger?
Disparou 2 vezes contra mim e eu defendi-me com a minha Luger.
İki el ateş etti, ben de masadaki silahla cevap verdim.
A coronha da Luger tem uma superfície rugosa.
Luger'in kabzası düz bir yüzey değil.
O Billy apontou-me a Luger Eu talvez va amanhã mas caramba A diferença é que quando ele puxou do gatilho tu vais ja hoje.
Billy Luger'i bana çevirdi... Ben yarın gidebilirim ama sen allahın belası... Bir farkla :
Diz lá que a minha Luger também mente.
Oh, evet? Gel dolu silahımla tanış. Gel bununla kapış, kahraman.
Luger, despacha-te!
Luger, acele et, be adam!
Luger, que é isso de "escarumba"?
Hey, Luger. Bu sersemle derdin ne?
- Está calado, Luger.
- Suratında her iki rengi de ister misin?
Temos Lugers do Herman Goering, cravadas de pérolas.
Herman Goering'e ait birkaç tane inci işlemeli Luger var.
Tens uma Luger?
Bir Luger'in var mı?
Ando mortinho por pôr as mãos numa.
- Bir Luger için ölüyorum.
Quando eu arranjar a Luger, vão todos ficar de boca aberta.
Ben bir Luger aldığımda hepiniz utanacaksınız.
Prometi levar uma Luger para o meu irmão.
Kardeşime bir Luger getireceğime söz verdim.
- Um daqueles boches mortos deve ter uma Luger!
- Ölü Alman'ın Luger'i var! - Yani?
Esqueceste-te da Luger?
Luger'ini mi unuttun?
Troquei-o por algumas Lugers.
- Bir kaç Luger karşılığı takas ettim.
Luger, se eu não voltar, fala com a minha mulher.
- Evet, açtım.
Luger.
Luger.