Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / португальский → турецкий / Mediterranean

Mediterranean перевод на турецкий

41 параллельный перевод
Ontem, fiz-lhe uma visita ao hotel.
Mediterranean hastanesinde de dün kontrol ettim.
Quero chegar à Avenida do Mediterrâneo.
Mediterranean Avenue'ya gitmek istiyorum.
Vamos contactar a Marinha, que nos vai levar para a 6ª Esquadra no Mediterrâneo.
Mediterranean'daki 6.filo... bizi karşılayacak. Onları meşgul et.
DB, Mediterranean Casino, estância termal das mulheres.
DB, Mediterranean Casino, Kadın İspanyol.
Tivemos uma vítima que morreu de uma reacção alérgica no hotel Mediterranean.
Mediterranean otelde alerjik reaksiyon yüzünden ölen bir kurbanımız var.
Há mais de 300 empregados que trabalham no Mediterrâneo, e este tipo não me dá nada para poder avançar.
Mediterranean'da 3000 eleman var. Adamın da yüzü pek görünmüyor.
Lavanda mediterrânea, tem de a ter aqui.
Mediterranean lavantası, bunu almalısın.
Talvez haja no Mediterranean Hotel?
- Sanıyorum Mediterranean Hotel.
No parque de auto estacionamento do Mediterranean, nível três.
Mediterranean üçüncü kat, kişisel garajda.
Pesquisa no Mediterranean. Já verifiquei.
Mediterranean'ı bir getir.
Bem-vindos ao comboio do Casino. Ele leva-o do Hotel Palermo até ao Hotel Mediterranean.
Bu hat sizi Palermo Hotel'den Mediterranean Hotel'e kadar götürecek.
Lembre-se de explorar as maravilhas do Mediterranean.
Mediterranean Hotel'in harika özelliklerini keşfetmeyi unutmayın.
Ressaca no Mediterranean.
Mediterranean'da küfelik olma!
Estou com o Sanders, vamos para o casamento no Mediterranean com a equipa Bravo.
Ben Sanders'layım. Bravo takımıyla Mediterranean'daki siyah kravat olayına gideceğiz.
O Owen e eu estávamos a trabalhar num acordo com o Mediterrâneo.
Owen'la ben Mediterranean ile bir anlaşma yapmak üzereydik.
O Mediterrâneo quer meter o snack-bar do Frank no casino.
Mediterranean kumarhanesine Frank'in Yeri'ni katmak istedi.
Têm aquela pensão na Mediterranean, com quartos agradáveis para pessoas respeitáveis.
Akdeniz Caddesi'ndeki pansiyon onların. Saygıdeğer insanlar için güzel odalar.
- Estamos no Mediterrâneo, - Sr. Cooley, obrigado por ter vindo, mas não saia de Las Vegas. - se precisar de mais alguma coisa.
Yapabileceğimiz başka bir şey varsa Mediterranean'da kalıyoruz.
Recebi um 419 do Mediterrâneo.
Demin Mediterranean'dan bir 4-19 aldım.
E depois que ele virou, fez um caminho mais curto pela Strip. Quase bateu no Casino Mediterrâneo, por uns 3 metros.
Dönüş yaptığı andan itibaren dosdoğru Strip'e yöneldi ve sizin de gördüğünüz gibi neredeyse Mediterranean Gazinosunun Kulesine çarpıyordu.
Fez 1ª páginas no ano passado quando entrou numa luta - e foi expulso do Mediterrâneo.
Geçen yıl Mediterranean ile kavgaya tutuşup dışarı atıldığında manşetlerde yer almış.
Faltando apenas a torre do Mediterrâneo.
Mediterranean Kulesini çok az farkla sıyırmış.
Vou tomar o avião e voar para o Mediterrâneo.
Uçağın kontrolünü elime geçiriyor ve Mediterranean'a doğru uçuruyorum.
Sabe que se ele lutou no Mediterrâneo, talvez lutasse com outra pessoa, alguém que não gosta dele.
Biliyor musun, eğer adam Mediterranean ile dalaşmışsa belki başka biriyle de dalaşmıştır. Dalaşmaması gereken biriyle.
Fiz uma reserva numa churrascaria.
Mediterranean'daki et lokantasından yer ayırttım.
No The Mediterranean tiraram uma foto do nosso homem.
Mediterranean'da adamımızın bir görüntüsü var.
Os alvos prováveis, seriam o Tangiers, O Rainha Regente e o Mediterrâneo.
Olası hedefler : The Tangiers, Queen Regent ve Mediterranean.
O que é que todos iam achar? Há dias atrás, um barril com óleo dos fritos destinado à reciclagem foi derramado ao lado do Mediterrâneo e pegou fogo.
Birkaç gün önce, geri dönüşüm yapılacak yağlar Mediterranean'ın dışarısında dökülmüş ve alev almıştı.
De um incêndio. Parece que o homem-bomba estava pendurado nas docas de carregamento do Mediterrâneo.
Görünüşe göre bombacı Mediterranean'ın oralarda takılıyormuş.
Estavam a extorquir dinheiro ao Mediterrâneo.
Mediterranean'dan zorla haraç alıyorlarmış.
Você deu-lhe duas bombas falsas, que pareciam muito reais, para colocar no Mediterrâneo.
Mediterranean'a yerleştirmesi için, gerçek gibi gözüken, 2 adet bomba verdiniz.
Os agentes federais foram ao Casino Mediterrâneo hoje, levando 5 cidadãos arménios sob custódia.
Federal ajanlar bugün, Mediterranean kumarhanesine baskın yaptılar.
Não figura no Hotel Mediterrâneo, mas recentemente instalaram tapetes de musgo vivos em todos os quartos.
Mediterranean Oteline çamur atmak gibi olmasın ama yenilerde tüm odalarında canlı yosun paspaslar kullanmaya başladılar.
Eu verifiquei que o nosso imitador do Elvis não é bem-vindo no Mediterrâneo, mas talvez o assassino seja.
Kontrol ettim, Elvis taklitçimiz Mediterranean'da kalmamış. Ama belki katilimiz kalmıştır.
Não, se te disser que o Mediterrâneo, actualmente é a sede de um torneio internacional de xadrez.
Ama şuan da Mediterranean'ın uluslararası bir satranç turnuvasına ev sahipliği yaptığını söylersem?
Fui buscá-la com a banda, ao Mediterrâneo.
Onu grupla beraber aldım. Mediterranean Oteli'nden.
Vi-o no segundo andar do Mediterrâneo.
Mediterranean'da üst katta görmüştüm.
O Mediterranean Bank já tinha sido assaltado, mas nunca assim.
Akdeniz Bankası daha önce de soyuldu ama böylesi hiç olmamıştı.
XVII que é possuída por um convidado muito especial do Mediterrâneo :
17. yy. samuray koleksiyonunun sahibi, Mediterranean'ın en özel konuklarından biri ;
Vamos voltar ao Mediterranean.
Mediterranean'a geri dönelim bakalım!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]