Translate.vc / португальский → турецкий / Morris
Morris перевод на турецкий
1,904 параллельный перевод
Morris O'Brian.
Morris O'Brian.
- Volta a ligar o satélite.
- Morris, hemen uyduyu çalıştır.
Não consegui encontrar plataformas nos servidores da CNC.
Morris, CNC sunucularından petrol anlaşmalarını izleyemiyorum.
O Morris está a investigar actividade recente.
Morris, yeni olan bir hareket bulmak için yönlendiriciyi kontrol ediyor.
- O que foi?
- Ne oldu, Morris?
- Onde está o Morris?
- Morris nerede?
Precisamos do Morris.
Morris bize burada lazım.
Não me conhece, sou a ex-mulher do Morris.
Beni tanımazsın, Morris'in eski eşiyim.
É o Morris que descodifica as comunicações diplomáticas que saem do consulado?
Morris, konsolosluktan yapılan diplomatik kominikasyonun deşifre işlemi hâlâ sende mi?
- Pegue no trabalho do Morris.
- Chloe, Morris'in konsolosluk işini alıyorsun.
- Está tudo bem.
- Sorun değil, Morris.
Está bem, Morris.
Peki, Morris.
- Acho que não estás preparado.
Üzgünüm, Morris, ama hazır olduğunu düşünmüyorum.
Vê os protótipos de função do relatório do Morris.
Chloe, Morris'in raporundaki fonksiyon örneklerine bak.
O Buchanan pôs o Morris a trabalhar cedo demais?
Morris'i böyle çabuk oyuna sokarak Buchanan hata mı yaptı?
Morris, diz-me a verdade.
Morris, bana doğruyu söyle.
Sei que falou com o Morris e que isto é contra o vosso acordo de confidencialidade, mas eu estou preocupada com ele.
Bakın, Morris ile zaten konuştuğunuzu biliyorum ve muhtemelen... benim aramam gizlilik anlaşmanıza çok karşı ama yani, ben onun için çok endişeleniyorum.
Desculpe. Não falo com o Morris desde que deixei o programa, há três anos.
Özür dilerim, Morris ile programdan çıktığımdan beri konuşmadım. 3 sene oldu.
- Viste o Morris?
- Morris'i gördün mü?
- O Morris está aí?
- Morris orada mı?
O que estás aí a fazer?
- Chloe? - Morris, içeride ne yapıyorsun?
Ele disse que estou bem.
Ben iyiyim demiştim Morris.
- A Chloe está bem?
- Morris, Chloe iyi mi?
Morris O'Brian.
- Ben Morris O'Brian.
- O que foi?
- Ne oldu Morris?
Precisam de imagens da plataforma?
Morris, petrol platformunda görüşe ihtiyacınız olduğunu söyledi?
O Morris interceptou informações.
Efendim, Morris Rus konsolosluğundaki bir mesajlaşmayı yakaladı.
- Morris, é o Jack.
- Morris, ben Jack.
O Morris recebeu uma chamada do Jack.
Efendim, Morris şimdi Jack'ten bir telefon aldı.
Morris, sei como encontrar o Gredenko.
Morris, ben Jack. Gredenko'yu nasıl bulacağımızı biliyorum. - Morris?
O Morris tem imagens de satélite de Shadow Valley.
Morris'te Shadow Vadisi'nin uydu görüntüleri var.
Certifique-se que a força aérea dará prioridade a isso na sua busca.
Morris, Hava Kuvvetleri'nin aramalarını bunu baz alarak önceliklendirdiklerinden emin ol. Peki.
O teu sistema estava sobrecarregado por isso dei-os ao Morris.
Ha, evet, sistemin aşırı yüklüydü. Ben de Morris'e verdim, senin için halledecek.
- Ao Morris?
- Morris mi?
O Morris parece melhor.
Morris daha iyi görünüyor.
O Morris está a tratar disso agora, mas há mais de 50 áreas.
Morris şu an bu iş üzerinde çalışıyor, ama bu binada 50'den fazla istasyon var.
Morris, tome conta da área dela.
Morris, istasyonunu sağlama al.
Venha comigo, Morris.
Benimle gel, Morris.
Quando souber, Det.
- Öğrenir öğrenmez haber veririm Dedektif Morris.
Morris, eu te conto. Agradeço.
- Memnun olurum.
Morris pensa que ele viu alguma coisa.
Morris bir şeyler görmüş olabileceğini düşünüyor.
Aonde guarda seus cartões de crédito, Detective Morris?
Kredi kartlarını nerede tutarsın Dedektif Morris?
O detective Morris me informou que ele é um viciado em drogas. Que nenhum juiz vai achar de confiança, Directora.
Şehir Dedektifi Morris bir uyuşturucu bağımlısının güvenilir bir tanık olamayacağını düşünüyor müdürüm.
Morris.
Morris.
Morris, Sala 2.
Travma ikiye Morris.
A Polícia quer saber se pode falar com o rapaz.
Doktor Morris, polis çocukla konuşabilir miyiz diye soruyor.
Isso está errado, Morris.
- Bu yanlış Morris.
Ser negro não chega.
Siyah olmak aynı olmak değildir Morris.
Mas o Dr. Morris acha que não cometeste o crime que confessaste.
Ama neden bilmem, Doktor Morris, işlemediğin bir suçu üstlendiğini düşünüyor.
Morris.
Bakacağım.
Morris.
- Morris!