Translate.vc / португальский → турецкий / Offshore
Offshore перевод на турецкий
266 параллельный перевод
Utiliza as contas offshore.
Yurtdışı hesapları kullan.
Um tipo da Jackson Steinem a comprar grandes tranches da Teldar Paper para uma conta offshore.
Jackson Steinem'da bir adam... yurtdışı bir hesaptan büyük miktarlarda Teldar Kağıt alıyor.
"O fundo offshore de reforma de Fester Addams"?
"Fester Addams emeklilik fonu"?
O meu campo.. .. é formar sociedades limitadas offshore, sobretudo nas Ilhas Caimão.
Benim uzmanlık alanım... yabancı kurumlar aracılığıyla sınırlı ortalıklar kurmak.
Volta a redigir esta secção sobre repatriação de fundos offshore.
Denizaşırı fonların, ülkeye transferi bölümünü değiştir.
Tem bancos nas Caymans e carteiras de investimentos para dinheiro da droga offshore.
Cayman Adaları'nda bankaları var. Yurtdışına çıkan uyuşturucu paralarını yatırıma çeviriyor.
São depósitos "offshore".
Bunlar ülke dışındaki banka hesapları.
Aqui diz que são uma holding para multinacionais com contas offshore na Europa e América do Sul.
Buradaki bilgilere göre Avrupa ve Güney Amerika'da banka hesapları olan firmalardan oluşan bir holding şirketi.
Uma holding offshore.
Bir hissedar şirkete benziyor.
Os meus bens estão em contas offshore.
Tüm varlığım yabancı ülke hesaplarında.
Contas no estrangeiro.
Offshore hesabı.
Não tenho tais contas.
Benim offshore hesabım yok.
A render juros numa conta no estrangeiro.
Bir offshore hesabının faizinden kazanıyorum.
Não vejo porque demora tanto tempo fazer uma reles empresa multinacional offshore. Eu e o meu marido queremos desaparecer desta maldita ilha já.
Çok uluslu denizaşırı dandik bir holding kurmak niye bu kadar vakit alıyor anlamadım.
Investiguei esse dinheiro e notei que foi parar a uma conta offshore account em Aruba.
O paranın izini Aruba'daki bir offshore hesabına kadar sürdüm.
A tua missão é obter o número da conta offshore do Hassan do computador do Gerace. Entrega a informação no Dinatti Park, que fica a cinco milhas da festa.
Görevin Gerace'nin bilgisayarından Hassan'ın hesap numarasını almak ve bilgiyi villadan sekiz kilometre uzakta olan Dinatti Parkı'na bırakmak.
A hipoteca pertencia a uma companhia offshore, e os impostos eram pagos atraves de uma conta numerada.
İpotek yabancı bir firma tarafından yapılmış, ve vergiler birden çok hesaba yatırılmış.
Tem contas offshore, é invisível e móvel.
Banka hesapları ülke dışında. Hem görünmez hem hareketli.
Há pouco tempo descobri um depósito numa das contas dele.
- Yakın zamanda bir para aktarımını izledik, Maybourne'un offshore banka hesaplarından birine yapılan. ( ÇN : offshore : kıyıdan uzak )
E segundo o meu gerente de instalação offshore, não há lá ninguém doente.
Platform müdürünün verdiği bilgiye göre orada hasta kimse yok.
- Depósitos no exterior.
- Offshore hesaplar.
- De uma conta offshore.
- Offshore bir banka hesabı.
Se quiserem saber de paraísos fiscais offshore, falem comigo.
Deniz aşırı vergi kaçırmakla ilgili soruların varsa, aradığın kişi benim.
Tenho muito dinheiro escondido em várias contas offshore.
Başka ülkelerdeki hesaplarımda saklı olan çok para var.
No dia combinado, o dinheiro é transferido para uma conta empresarial, num banco offshore.
Kararlaştırılan günde para deniz aşırı bir banka hesabına geçirilecek.
Para se certificar que não o íamos aldrabar, a fatia do Ashby foi transferida para a sua própria conta offshore.
İzimizin bulunmaması için Ashby'nin payı kendi deniz aşırı hesabına yatırıldı.
Tudo em contas bancárias em paraísos fiscais.
Tamamı offshore banka hesapları.
Está tudo depositado em contas offshore. Dividido igualmente, claro.
Hepsi offshore hesaplarda eşit olarak bölünmüş şekilde tabii.
Telefonei para uma conta offshore de manhã para...
Sabah ayarlamalar için bir offshore hesabı aradım.
Um representante de uma empresa offshore, que tem uma semelhança muito grande com o Mr. Santori, tem estado discretamente a comprar as acções de voto dos funcionários.
Eyalet dışından bir mermi şirketinin Bay Santori'ye aşırı benzeyen bir temsilcisi Lex Şirketi elemanlarından oy hisselerini satın almaya çalışıyormuş.
O dinheiro extra que o Luke Horton depositou naquela conta beneficiária... veio do investimento imobiliário offshore da Hodges e Tripp.
Luke Horton'un yarar amaçlı hesaba koyduğu ekstra para vardı ya Hodges ve Tripp tarafından kontrol edilen bir yatırım destek evinden geliyor.
Vê quem se está a recandidatar e apoia as respectivas campanhas.
Offshore operasyonlar. Listedekileri öğren... -... bağış yapmaya başlayalım.
Eles instalaram a sua linha de produção na fabrica multi-nacional, em offshore, com medo do envolvimento das autoridades,
Üretimlerini açıkta demirleyen çok bayraklı gemiye taşıdılar otoritelerin denetlemesinden korkuyorlar.
- É uma conta offshore.
- Yurt dışı bir hesap.
Ele apropriou-se de milhões e escondeu-os numa conta offshore.
Milyonlarca doları zimmetine geçirip bir off-shore hesabına yatırdı.
Você não deveria ter uma conta fora do país.
Adada yaşayan birisinin offshore hesabı olamaz.
- Offshore ou doméstica?
Yurtdışı mı yoksa yerel mi?
Já o reduzi a uma dúzia de contas offshore.
Birkaç düzine offshore bankasına kadar daralttım ancak bu biraz zaman alacak.
Vou seguir o rasto das contas offshore do Saunders.
Saunders'in kıyıdaki hesaplarını araştırıyorum.
- Encontrei a conta offshore do Saunders.
- Saunders'ın kıyı banka hesabını buldum.
Há três dias, a SEC descobriu uma conta de corretagem offshore por uma violação escriturária menor.
Menkul Kıymetler Borsası 3 gün önce küçük bir hata yüzünden yabancı bir komisyon hesabını incelemeye aldı.
- Sim. E devido ao seu estatuto offshore, foi entregue ao Langley e analisada por vários canais.
Başka ülkede olduğundan olay inceleme için Langley'e devredildi.
Já transferi para 12 contas bancárias offshore.
12 ayrı off-shore hesabına aktardım bile.
Existiam contas em off-shores contabilidade falsa, e um rasto que conduziu desde o tesoureiro da empresa, Tom Mastroeni, até um especulador libanês que ninguém conseguia encontrar,
Sahte defterler ve offshore hesaplardan ; şirketin mali işler sorumlusu Tom Mastroeni ` den kimsenin kim olduğunu öğrenemediği gizemli Lübnanlı spekülatör M. Yass ` a uzanan bir iz ortaya çıktı.
Gerente da plataforma Deepwater.
Offshore Tesis Müdürü Derin suda.
Toda a gente está a enviá-lo para o exterior ou a aplicá-lo em imóveis.
Herkes ya offshore'a yatırıyor ya da gayrimenkule.
Se a Crown Offshore descobrir que manipulamos as suas acções estamos tramados.
Crown Offshore hisse senetlerini manipüle ettiğimizi öğrenirse sonumuz kötü olur.
Moradas falsas, contas no exterior, caixas postais falsas.
Telefon adresleri, offshore hesapları, sahte posta kutuları.
Como é esperto, para não ser apanhado, faz sumir as contas bancárias no estrangeiro, em companhias ditas offshore.
İnsanların onları bulmasını önlemek için hesapların izlerini "off-shore" denilen şirketlerde gizliyor.
Vê se tem depósitos no estrangeiro...
Dominic adında offshore hesaplarına bak.
PERFURAÇÃO OFFSHORE semi-submersível
Izin verilen, 2 Bravo Körfezi.