Translate.vc / португальский → турецкий / Palace
Palace перевод на турецкий
424 параллельный перевод
Ouça, se tivermos esse número, seguro que atuaremos no Palace.
Dinle, o şarkıyı alırsak, Palas işi çantada keklik demektir.
Sim e retornarei a Broadway e ao Palace, em menos de seis meses.
Altı aydan az bir zamanda kendini Broadway "Palas Gazinosu" nda bil.
Eu estava em frente do hotel Palace, não fazia nada porque... bem, sabe, saí da cadeia e estava sem dinheiro.
Palace Otel'in önünde dikiliyordum, anlarsınız. Özel birşey yapmıyordum bilirsin işte, hapishaneden yeni çıkmışım ve parasızım... sadece biri gelir de laflarım diye herkes gibi etrafa bakınıyordum.
- O Hotel Phoenix Palace é longe?
- Phoenix Palace Oteli uzak mı?
Podemos dar boleia a este senhor, até ao Hotel Phoenix Palace?
Bu adamı Phoenix Palace Oteline kadar götürebilir miyiz?
Ofereci-lhe boleia até ao Hotel Phoenix Palace.
Phoenix Palace Oteline kadar bizimle gelecek.
Pensavas que podias fugir e ir até ao Phoenix Palace, mas nós é que sabemos. "
Buradan kaçıp Phoenix Palace'a gidebileceğini sandın ama hiç sanmıyoruz. "
James Palace?
- Evet efendim. Ben de oraya gidiyorum zaten.
James Palace.
St. James Sarayı. - Tamam efendim.
Temos 2 hipóteses : "Os Amores do Cardeal Richelieu" no Palace, ou "Amor na Neblina" no Palladium.
İki seçeneğimiz var : Ya Kardinal Richelieu'nün Saray Aşkları... -... ya da Paladyum'daki Siste Aşk.
Hotel Palace?
Paris Oteli?
CONFESSA ROUBO DO HOTEL PALACE
PALACE OTEL'İ SOYDUĞUNU İTİRAF ETTİ
Arthur Cody Jarrett, por sua própria admissão, foi condenado pelo roubo do Hotel Palace no dia 12 de Outubro.
Arthur Cody Jarrett, kendi itirafınız üzerine... 12 ekimde Palace Oteli'ni soymaktan mahkum edildiniz.
O Sr. Pearlo é o dono do Palace.
Bay Pearlo burada bir otel işletiyor.
Recordo-me que havia uma mulher, que se sentou mesmo atrás de mim durante a sua atuação no "Old Palace", em Fulham.
Bir kadın vardı, anımsıyorum. Fulham Old Palace'taki oyununuz sırasında tam arkamda oturuyordu.
A mãe dele trabalhava no River Palace. Ela morreu.
Annesi River Palace'de çalışıyordu.
Naquele boteco do River Palace?
River Palace'ta mı?
Devia mudar o seu gabinete para o River Palace.
River Palace'daki bürona gitmen gerekiyor.
Vai até o River Palace.
River Palace'in yukarısına çıkar.
Tem música no River Palace!
River Palace'da müzik var.
Madame, senhoras direitas não dançam no River Palace!
Bayan, hanımların River Palace'de dans etme hakları yoktur.
- Vamos os três passar a noite ao Gaumont-Palace.
Üçümüz birlikte "Gaumont Palace"'da film izlemeye gidelim!
- Então vamos ao Gaumont-Palace?
- Bizi sinemaya götürecek misin?
Vamos beber um copo no French Palace.
Hadi içeri girip, birşeyler içelim.
O Blaisdell salvou-te daquele grupo de linchamento e podia ter-te morto naquela noite no French Palace.
O, gece Blaisdell senin hayatını kurtardı, eğer O gelmeseydi, French Palace'da seni linç edeceklerdi
Sam, bem-vindo ao Hotel Royal Palace!
Sam! Royal Palace oteline hoşgeldin.
Li que estavam no Palace Theatre, para os lados de Halford.
Halford'daki Palace Tiyatrosu'ndalarmış.
Vemo-lo andar pelas ruas e no porto, vive... no Hotel Little Palace.
Rıhtımda dolaşıyor. Kendisi Little Palace Hotel'de kalıyor.
Estive com Antonov no assalto do palácio de inverno em 1917.
1917'de Winter Palace kuşatmasında Antonov-Ovseenko ile birlikteydim.
Pertence ao Jack Langely, ali do bar.
Palace Bar'daki Jack Langely'e ait.
Maintenon Palace.
Maintenon Sarayı.
Não te vi no Palace.
Seni Palace'ta göremedim.
Não, foi ao Palace.
Hayır, Palace'a gitti.
e se puder faça chegar ao Palace bar.
Palace bara gönderebilirsiniz.
Que tal Buckingham Palace?
Buckingham Saray'ına ne dersin?
Bem. Vejo-te amanhã no Hotel Palace em Gstaad.
Yarın Gstaad'da Palace Otelinde görüşürüz.
Sabe como chegar ao Hotel Palace?
Palace otelini biliyor musun?
Buckingham Palace?
Buckingham Sarayı?
Vamos primeiro ao Poker Palace.
Sen oradan kalk.
Vocês já ouviram falar da sala de baile do Palace Hotel?
Palace Hotel balo salonunu biliyor musunuz?
Eu arranjo o Palace Hotel.
Palace Hotel'i sizin için ayarlayacağım.
Só esta noite, os fabulosos Blues Brothers... num concerto de Rhythm and Blues... na sala de baile do Palace Hotel, Estrada 16...
Yalnız bu gece, Harika Blues Biraderler... Ritim ve Blues Revüsü... Palace Hotel balo salonunda, 16.
E é a noite das senhoras. Na sala de baile do Palace Hotel.
Bu gece Palace Hotel balo salonunda kadınlar gecesi.
Na sala de baile do Palace Hotel.
Palace Hotel balo salonunda.
Gostávamos de dar as boas vindas a todos os representantes... das forças de segurança da comunidade de Illinois... que escolheram estar connosco esta noite no Palace Hotel para este evento.
Bugün Palace Hotel balo sonunda bizimle birlikte olmayı seçen... Illinois emniyet camiasının... sayın üyelerine hoş geldiniz diyoruz.
" O Palácio de Inverno do czar, sede do governo de Kerensky,
Kerensky hükümetinin karargâhı Winter Palace...
- "é esplendoroso..." - " O Palácio de Inverno está em calma.
-... büyük ve görkemli. - Winter Palace'ın içi sessiz.
Na semana passada, e ainda em Kingsley Hall, aceitou o convite para um chá com o rei George e a raínha Mary no Buckingham Palace, antes de se deslocar novamente para a Conferência. "
Geçen hafta konferanstan önce... Kral George ve Kraliçe Mary'nin çay daveti üzerine... Kingsley Hall'den Buckingham Sarayı'na gitti.
Fred Eric ".
Stressa'da Palace Hotel'de buluşalım.
Eu quero ir ao River Palace... e dançar!
Ben River Palace'e gitmek ve dans etmek istiyorum.
Palaçe Video, Rei do Porno.
- Günaydin, ilanla ilgili aramistim. * - Resit misiniz?