Translate.vc / португальский → турецкий / Salomon
Salomon перевод на турецкий
86 параллельный перевод
O meu Salomon está em Paris há 30 anos sem dizer nada.
30 yıldır Paris'e gitmedi.
Não te esqueças de dar ao nosso sobrinho Salomon um grande beijo e a Esther,
Jackob, yeğenimiz Salomon'u öpmeyi unutma ve Esther'i ve Tzipé'yi ve Moishé'yi...
E ali repara Salomon, repara.
- Bir de şuna bak, Salomon.
- Então, Salomom, venha.
Hey, Salomon! - Haydi, buraya gelsene!
Racista. Salomon, racista?
Irkçı...
A sério Salomon? És judeu?
Salomon, sen Yahudi misin?
Salomon é judeu.
Salomon, bir Yahudi.
Sabia o quê?
- Salomon...
Salomon o quê?
- O, bir Yahudi.
Acende os faróis do carro, assim seremos encontrados mais fácilmente.
- Salomon. - Evet, efendim? Arabanın farlarını yak.
Diz-me Salomon, hoje à noite, talvez possas fazer uma excepção.
Salomon, bu akşam belki bir istisna yapabilirsin.
Para homenagear o tio Jacob, podíamos ter pedido ao Salomon para... nos levar no carro do patrão.
Salomon, bizi patronunun arabasıyla götürebilir.
Não, não, é o Salomon.
Hayır, ben Salomon.
Ouça Salomon, não diga nada senão estou perdido.
Salomon, kimseye bir şey söyleme yoksa hapı yutarım.
- Nada Salomon.
Hiçbir şey, Salomon.
É um milagre Salomon, um autêntico milagre.
Bu, gerçek bir mucize, Salomon.
Suplico-lhe, Salomon, avise o meu marido.
Salomon, kocamı uyarın!
Eles querem matá-lo, depressa Salomon, eles estão a caminho.
Kocamı öldürmek istiyorlar! Acele edin. Yoldalar!
Salomon, Salomon, vem depressa Salomon.
Çabuk buraya gelin, Salomon!
Salvou-me a vida Salomon.
- Hayatımı kurtardınız, Salomon.
Já agora, Salomon, Sliman... Slimane, Salomon...
- Düşündüm de, Salomon, Slimane Slimane, Salomon...
Não posso Salomon, não há travões.
Frenler tutmuyor!
Se eu não tivesse encostado, não teria parado no semáforo, nem visto a ambulância... ou ouvido falar de Salomon Tauber ou de Eduard Roschmann.
Arabamı kaldırım kenarına çekmeseydim, ne trafik ışıklarına yakalanacak... ne ambulans görecek... ne de Salomon Tauber'le Eduard Roschmann'ın adını duyacaktım.
O Diário de Salomon Tauber
Salomon Tauber'in Günlüğü
O meu nome é Salomon Tauber.
Benim adım Salomon Tauber.
Gostava de lhe falar sobre o seu amigo Salomon Tauber.
Sizinle dostunuz Salomon Tauber hakkında konuşmak istiyordum.
- O Salomon viu-o.
- Salomon onu görmüştü.
- De Salomon Tauber.
- Salomon Tauber.
Finalmente, na Primavera, o velho Marx esteve... no Muro das Lamentações em Jerusalém, a rezar uma oração... pela alma do seu bom amigo, Salomon Tauber.
Sonra bahar gelince, ihtiyar Marx... Kudüs'teki Anma Odasında, sevgili dostu Salomon Tauber'in ruhu için... dua ederken buldu kendini.
Salomo! pega no teu irmão!
Salomon, bebeğe bakar ol!
Salomon é um pouco como uma ave migratória.
Salomon az da olsa bir göçmen kuş gibi.
Salomon encontrou pernas de frango.
Salomon tavuk butları bulmuş.
Lembras-te da Tia Ruth e do Tio Salomon? Claro que são diferentes!
Ruth Teyze ve Salommon Amca farklılar.
A Salomon Brothers, assim como a maioria das outras empresas acham que vai ser um número alto... cerca de 250,000.
Salomon Brothers'ın yanı sıra birçok firma sayının yaklaşık 250 bin olacağına inanıyor.
Que se foda a Salomon Brothers. O quê? , uh...
Salomon Brothers'ın canı cehenneme.
que se foda a Salomon Brothers?
Salomonların canı cehenneme mi?
Sim, que se foda Salomon Brothers. Estão a controlar o valor.
Kendilerini riske karşı koruyorlar.
É a abreviatura de Salomon.
Salomon ( Kral Süleyman )'un kısaltılmışı.
Salomon Sorowitsch.
Salomon Sorowitsch.
- Olha para isto.
- Salomon. - Ne oldu?
Viste Salomon, eles já têm carros.
Arabalarını gördün mü, Salomon?
Racista!
Ben mi ırkçıyım? Salomon, yapma!
Salomon.
Salomon, ne?
Avança Salomon!
Alo!
Salomon, um carro.
Salomon, bir araba!
- Salomon.
- Salomon!
Anda depressa Salomon.
Çabuk aşağı gel, Salomon!
Salomon não está bom da cabeça.
Çok yaşa, Haham Jacob!
Salomon! Ele está ali mamã.
Salomon orada, anne!
- Salomon!
- Salomon!
Salomon?
Salomon?