Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / португальский → турецкий / Saïda

Saïda перевод на турецкий

333 параллельный перевод
Nós estamos de saida, Hisham.
Gidiyoruz Hisham.
Tenho um ajudante que o indicará a saida.
Sana yolu gösterecek birisini bulayım.
Estou a interromper, ou ele está de saida?
Rahatsız mı ediyorum, yoksa o gidiyor mu?
Estou de saida.
Gidiyorum.
O Harold matou os outros dois, ficou com medo e tomou a saida mais fácil,
Harold, ikisini öldürdü, endişelendi ve kolay yolu seçti.
- É a única saida.
- Tek çıkış yolu orası.
Nao tropece na saida, queridinha.
Dışarı çıkarken tökezleme hayatım.
Ao anunciar a vocês minha saida da Diretoria da San Simeon, Fico cheio de tristeza ao contemplar o fim de um longo e significante período da minha vida.
San Simeon'daki müdürlük görevimden istifa ettiğimi... sizlere açıklamakla birlikte, hayatımın bu anlamlı ve uzun döneminin sona erdiğini görmek, kalbimi kederle doldurdu.
Estamos de saida.
Biz gidiyoruz.
A primeira imagem de Roma era esta... Uma pedra gasta pelo tempo, surgindo no meio do campo, mesmo à saida da aldeia.
Roma hakkında öğrendiğim ilk şey kasabamızın çok yakınındaki alanda yükselen asırlık eski taşlardı.
Talvez não, talvez haja alguma saida.
Belki de ölmedik, belki bir çare buluruz.
Num cabaret com uma senhora chamada Saida.
Saida adlı bir kadınla bir kabaredeydi.
Uns 20 metros em frente. Até à saida.
Sonra dümdüz 20 metre.
saida as contas entre os homens, recompensa o bem, purifica os que praticam o mal, é ele que traz a paz eterna.
O, adalet getiricidir, doğruları ödüllendirir, yanlışları cezalandırır. Sonsuz huzuru getirendir.
nossa saida se atrasou dois dias porque assim solicitou seu misterioso chefe.
- sizin gizemli patronunuzun ricasıyla.
Mantenha limpa a pista 1 para saida de aviao cisterna 86.
Hazır olun, 1. yol. 86 tanker ayrılıyor.
Espera! A ponte é a única saida.
Bekleyin, köprü buradan tek çıkış.
Eu acompanho-te à saida. Meu amor. Pára, pára.
Dışarı çıkalım.
Este lugar não tem saida.
Burası, bir yere çıkmaz.
Tu não viste, eu parti a tromba ao Gallo à saida da escola.
Ama kaçırdın. Okul bahçesinde Gallo'nun kıçını tekmeledim.
Só espero que ela não tenha saida da cidade para passar férias.
Umarım tatil için şehirden ayrılmamıştır.
Oh, Alf... sabe que não te deixaria a menos que... não tivesse outra saida.
Oh, Alf, Eğer başka bir seçeneğim olsaydı seni bırakmayacağımı biliyorsun.
O dia da primeira saida.
Buck, bak! Evde yabancılar var!
É um beco sem saida.
Bu bir çıkmaz yol.
Queres cancelar a saida?
- Randevuyu iptal etmek mi istiyorsun?
Está com problemas em encontrar a saida?
Yolunuzu bulmakta zorlanıyor musunuz?
Todos procuram a saida mais fácil
Yani, herkes işine geldiği gibi yapıyor.
Da última vez que o vi ele estava de saida.
Onu son gördüğümde, dışarı çıkıyordu.
Rosella, estamos de saida.
Rosella, biz çıkıyoruz.
Na nossa última saida morreram três dos meus homens.
Son saldırımızda adamlarımdan üçü öldürüldü.
- de saida?
- Gidiyor musun? - Evet.
nós estavamos... nós estavamos de saida, de qualquer dos modos.
Biz... Zaten gidiyorduk. Şimdi ne yapacağız?
Apanhamos a estrada 22 norte para sair da aldeia depois a estrada 78 este na saida 29, depois apanhamos a estrada 27 norte e a saida 35.
222. Yoldan geldik. Allentown çıkışından çıktık.
Não, obrigado, estou de saida.
Hayır teşekkür ederim. Çıkıyordum zaten.
Só há uma saida.
Tek bir çıkış var.
- Saida : normal.
Orta değerde.
Pedirei â Mamä para ficar para trás â saida da igreja.
Annemden kiliseye gitmeme izni isterim.
Pinguins controlam a saida, caiu no terreno do Chicago.
"Penguenler, Chicago sahasınnın sonuna ilerliyor"
Decerto concordará que esta informação saida a dívida que tinha para consigo.
Bu bilginin sana olan borcumu karşıladığına inanıyorum.
compra-lhe a saida.
Onun parasını ödeyip onu buradan kurtarın.
Talvez exista outra saida.
Muhtemelen başka bir yol vardır.
Não há saida!
Buradan çıkış yok!
Há uma saida!
Buradan bir tek çıkış var!
Dão-vos o dinheiro á saida.
Ödemeni girişte yapacaklar.
Assim, quando chegar o Farrelli com a droga, rebentamo-la e assim tapa-mos a saida para que essas ratazanas não fujam.
Farrelli geldiğinde onu rehin alırız ve çıkışı kapayıp onların kaçmasını engelleriz.
Fica para depois a saida dos carros.
Arabayı sonra patlatıyoruz.
É um beco sem saida!
İşte yolun sonu!
Mas a morte não é um erro. É a única saida.
Fakat ölüm bir hata değil, tek çıkış yolu.
Assim ele entra para usar o telefone público, e quem é que ele empurra á saida da casa de banho senhoras.
Yani o telefonu kullanmak için çıkarken, Ben de lavabodan çıktım, Ve karşılaştık.
Saida de potencia em 29 %, 22.
Güç çıkışı % 29'a düştü. yirmi iki... on yedi...
A saida de força baixou para 19 %,
Güç çıkışı % 19.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]