Translate.vc / португальский → турецкий / Succubus
Succubus перевод на турецкий
100 параллельный перевод
- Canção do Súcubo.
- Succubus'un Şarkısı.
O "incubus", o "succubus".
Kadınlarla sevişen erkek ruhlar, erkeklerle sevişen kadın ruhlar.
"Qunado uma bruxa renuncia a toda a emoção humana e faz um pacto com as Trevas para se proteger de um desgosto de amor, torna-se uma súcuba, uma predadora sexual."
"Bir cadı bütün insani duygularından vazgeçerse ve kendini kalp kırıklarından korumak için karanlık tarafla bir anlaşma yaparsa bir" Succubus " a dönüşür. Cinsel bir soyguncu yani.
Há aqui um feitiço para atrairmos a súcuba e destruirmo-la com fogo.
Burada Succubus'ı çekecek ve ateşle yok edecek bir büyü var.
Se calhar, é suposto continuares um homem até atraíres a súcuba.
Belki de Succubus'ı etkilemek için erkek kalman gerekiyordur.
Acho que precisamos de te levar ao serviço de encontros, já que é lá que a súcuba escolhe as vítimas.
Sanırım seni çöpçatan servisine götürmemiz gerek. Sonuçta Succubus bütün kurbanlarını oradan seçiyor.
Sabes, Prue, quanto mais cedo encurralares a súcuba, mais cedo voltas a ser uma mulher.
Prue, Succubus'ı ne kadar erken yakalarsan o kadar çabuk tekrar kadın olursun.
OK, eu vou buscar os ficheiros do Morris, tentar fazer uma lista dos atributos que atraem a súcuba. Vocês as duas vão ver quem é.
Tamam, ben Morris'in getirdiği dosyalara bakayım, Succubus'ı çeken ortak özellikleri toparlayayım.
Tive outro daqueles clarões quentes, a visão da súcuba.
O anlık görüntülerden biri daha oldu, şu Succubus imgelerinden.
Achas que a súcuba já tem o Owen?
Sence Succubus çoktan Owen'ı ele geçirmiş midir?
A súcuba já não se sente atraída pelo Owen.
Succubus artık Owen'ın peşinde değil.
Provavelmente normal para uma súcuba.
Bir Succubus için normaldir sanırım.
Uma delas pode ser a súcuba, por isso arranjei encontros com todas elas.
Onlardan biri Succubus olabilir. Ben de hepsiyle randevuyu kabul ettim.
Eu engato a súcuba antes de eles chegarem.
Daha onlar gelmeden Succubus'ı zaten çivilemiş olurum.
Só espero que a súcuba chegue depressa, porque eu estou a morrer.
Umarım bu Succubus bir an önce buraya gelir, çünkü resmen ölüyorum.
O Manny atrai a súcuba para o beco, depois eu congelo-a...
Manny Succubus'ı arka sokağa çekecek, ben de onu donduracağım.
A súcuba.
Succubus.
Não entendo, diz aqui que para atrair e destruir a súcuba, ela terá de vir até nós e romper em chamas.
Anlamıyorum ama. Burada Succubus'ı çekmek ve yok etmek için buraya geleceği ve alev alev yanacağı yazıyor.
Pessoal, a súcuba, ela ainda está viva.
Millet, Succubus, hala hayatta.
A súcuba, está cá em casa.
Succubus, bu evde.
Se estás ligada à súcuba, então a súcuba - está ligada a ti, certo? - Que é que estás para aí a dizer?
Eğer sen Succubus'a bağlandıysan o da sana bağlanmıştır, değil mi?
Fala através da súcuba, diz á Prue que ela não a quer, que nunca a vai querer. Diz-lhe.
Succubus'ın ağzından Prue'ya, onu istemediğini asla istemeyeceğini söyle.
- E a súcuba?
- Succubus ne durumda?
- Uma Succubus é um tipo de demónio que suga a vida de homens saudáveis.
Sağlıklı adamların yaşamlarını alan bir çeşit şeytan diyebiliriz. Ben sağlıklı bir adamdım.
Foi aquela Succubus, certo?
Dişi bir şeytan dı değil mi?
Uma Sucúbo.
- Ben bir Succubus'um ( succubus : uyuyan erkeklerle sevişen dişi şeytan )
E identifiquei algumas das células como sendo de succubus paramour.
Succubus paramour hastalığına dair hücrelerinde kesin izler buldum.
Que a mãe dela era uma succubus?
Annesinin dişi bir iblis olduğunu mu?
Você é a única outra súcubo que eu já conheci.
Gördüğüm ilk ve tek succubus sensin. Ne?
Súcubos não trabalham.
Succubus çalışmaz.
Fae-radar não é um dom súcubo, mesmo.
Fae radarı succubus'lerin bir özelliği değil.
Duas súcubos é melhor que uma.
İki succubus bir succubus'tan iyidir.
Uma súcubo?
Bir succubus?
Então eu nunca pensei nisso, quer dizer que minha mãe de verdade é uma súcubo?
Bunu gerçekten hiç düşünmemiştim. Bu, benim annemin de succubus olduğu anlamına mı geliyor?
Sei quando é morte por súcubo quando vejo uma.
Bir succubus tarafından öldürülmüş birini görürsem, anlarım.
Acho mesmo que sai com ela para sentir a energia do contacto. E isso é realmente tão mau? Isto é, ela é a única súcubo que já conheci.
Ayrıca, bence onunla, sadece succubus kurallarını öğrenmek için takılıyorsun.
E tu sabes, não pude resistir a educar uma súcubo.
Hadi ama. Bir succubus'a dersini vermeye hayır diyemeyeceğimi biliyorsun.
Uma súcubo com consciência.
Vicdanı olan bir succubus.
Isto a faria ser a mais trouxa das súcubos.
Öyleyse, bu, seni tarihin en kötü succubus'u yapar.
Não é a sua natureza ser monogâmica.
Çünkü, sen bir succubus'sun, Bo. - Tek eşlilik doğanda yok.
- Não! O teu lado succubus emerge para alimentar-se de outros.
Andie'nin şeytani tarafı tam olgunlaşmamış.
Ela é algum tipo de succubus ou assim?
Nasıl birşey Succubus falan mı?
Quando isso acontece, o teu lado succubus emerge para alimentar-se de outros de forma a reabastecer a energia perdida.
Bu olduğu zaman şeytani tarafın başkalarının enerjilerini kendine emiyor. ... ve sırasıyla yok olan kısımlar tekrar yenileniyor.
E se resultar, conseguirei manter os teus níveis de energia com um comprimido diário, e quem sabe se conseguiremos suprimir o teu lado succubus para sempre.
Eğer işe yararsa, hayatına sıradan bir şekilde devam etmeni sağlayabilirim. Ve umarım şeytani tarafını ortadan kaldırabilirim.
O lado de succubus da Andie ainda não se desenvolveu totalmente, mas agora é apenas uma questão de tempo, Thomas.
Andie'nin şeytani tarafı henüz tam olarak olgunlaşmamış. Ama bunun olması artık an meselesi, Thomas.
A falar em loucura...
Seni delirten şeyler demişken Succubus...
Sr. Hipopótamo diz, "é hora de se livrar da súcubo".
Hippopotamus der ki "Succubus'tan kurtulmanın zamanıdır."
Vês estes humanos gostosos, como um buffet para sucubus.
Çevrendeki bütün bu insanlara bak. Succubus için açık büfe gibi.
O que eu na verdade quero saber, é sobre a tua namoradinha sucubus.
Asıl bilmek istediğim şu küçük succubus kız arkadaşın hakkında söylenenler.
Ou talvez, só talvez, seja uma Succubus.
- O ne demek?
Uma súcubo que deixa um homem controlá-la?
Bir succubus, bir erkeğin, ona sahip olmasına izin mi veriyor?