Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / португальский → турецкий / Sôo

Sôo перевод на турецкий

531 параллельный перевод
Nada mau, para quem chegou a este país há duas semanas, não é, Su?
Soo Lum Park. Ülkedeki ilk iki hafta için çok iyi değil mi Soo?
Guerreiro Branco.
Nuck Soo Kow... "Beyaz Savaşçı"
Chamaram-me Guerreiro Branco.
Bana Nuck Soo Kow diyorlar. "Beyaz Dövüşçü".
Não, mas eu soo como o menos mau.
Hayır ama en az kötü olan benim.
"'As nossas redes sõo de ouro e prata!
"'Ağlarımız var, gümüşten ve altından!
É assim que eu soo?
Sesim öyle mi duyuluyor?
Não soo assim, pois não?
Sesim böyle çıkmıyor, değil mi?
Naquele momento, Neelix era, em termos vulcanos, um soo-lak... a terceira parte, que pela falta de interesse, vulgarizou você mesmo.
O esnada, Neelix Vulkan terimlerden soo-lak üzerinde çalışıyordu- - bu yapılan şey, ilginizi çekecek bir şey değil.
Soo Yung.
Soo Yung.
Soo Yung, vou sentir muito a tua falta.
Soo Yung, seni çok özleyeceğim.
Anda, Soo Yung. Vamos chegar tarde.
Soo Yung, hadi, geç kalıyoruz.
Soo Yung, gosto muito de ti.
Soo Yung, seni seviyorum.
Fiz uma promessa a Soo Yung.
Soo Yung'a söz verdim.
É sobre a filha dele, Soo Yung.
Bu kızıyla ilgili, Soo Yung'la.
Diz-lhes que farei tudo o que eles...
Soo Yung, lütfen söyle onlara ne istiyorlarsa yapacağım- -
Lamenta a Soo Yung.
Soo Yung için üzül.
Soo estranho muitas vezes.
Ben bir çok şeyi garip bir biçimde derim.
Estás a escrever ao Soo Jung?
Soo Jung'a mı yazıyorsun?
Depois de meio século de divisão, conseguiste criar uma brecha na nossa trágica história de agonia e desgraça, Capaz de fazer ruir a represa e reunificar o nosso País Camarada Lee Soo Hyuk!
Yarım yüzyıllık ayrılıktan sonra keder ve utançla dolu trajik tarihimizi yarıp geçtin ülkemizi yeniden birleştirmek için duvarı yıktın.
Damos-te as boas-vindas.
Yoldaş Lee Soo Hyuk! Hoşgeldin.
Lee Soo Hyuk.
Lee Soo Hyuk.
E uma para o Soo Jung, também.
Ve bir tane de Soo Jung'a.
Disse : "Eu soo mesmo assim?"
Kendi kendime dedim ki, benim sesim gerçekten böyle mi?
Não estou a chorar por causa de como soo.
Sesimi beğenmediğim için ağlamıyorum.
Vou experimentar o tang soo do. Pronto?
Taan soo do için hazır mısın?
Ok, essa gente dai, soo meros intermediarios, nada mais, teremos que cambiar o ponto de vista sobre o tema Gissing.
Pekala. Oradaki insanlar, alt düzey çalışanlardan fazlası değil. - Gissing sorununu halletsek yeter.
Gu Seol-soo.
Gu Seol-soo.
- Eun-soo...
Eun-soo...
Era aquele namorado da Eun-soo que te tinha falado.
Yanımda gördüğün Eun-soo'nun, erkek arkadaşıydı.
Desde então, a Eun-soo anda estranha.
O olaydan sonra Eun-soo tuhaflaşmaya başladı.
Jin-soo!
Jin-soo!
- Cadê a minha pequenina Jin-soo?
- Küçük Jin-soo'm nerede?
Eun-soo!
Eun-soo!
Eun-soo!
- Eun-soo!
Eun-soo tenho de sair deste apartamento
Eun-soo. Bu apartmandan ayrılmalıyım.
Ouvi tudo o que dizeste a Eun-soo.
Eun-soo'ya söylediğin her şeyi duydum.
Procuramos a Rhee-Soo.
Rhee-Soo'yu arıyoruz.
- Rhee-Soo?
- Rhee-Soo?
- É a Rhee-Soo?
- Rhee-Soo siz misiniz?
A Rhee-Soo tem um filho com cadastro.
Rhee-Soo'nun oğlunun sicili var.
- Não, não soo.
- Hayır, değil.
Eu soo como um...
Benim konuşmam...
- Soo como um...
- Konuşmam...
Sou eu, a Soo-gyung.
Benim, Soo-gyung.
- A sério. - Fiquei a conhecer o Sang-min através da Soo-gyung.
Soo-gyung'u, Sang-min aracılığıyla... tanımak zorunda kaldım.
Um dia ela pediu-me para escrever e-mails para o Sang-min.
Soo-gyung bir gün benden Sang-min'e e-posta yazmamı istedi.
Durante dois meses, escrevi-lhe cartas em nome da Soo-gyung.
İki ay boyunca, Soo-gyung için ona e-posta gönderdim.
Depois disso, a Soo-gyung inscreveu-se no teatro para se poder aproximar dele.
Sonrasında, Soo-gyung tiyatroya kayıt oldu. Böylece ona yakın olabilecekti.
Não é só a Soo-gyung.
Yani ondan hoşlanan yalnızca Soo-gyung değildi.
Yoon Tae-soo.
YOON Tae-soo.
O Tae-soo veio ter comigo de repente. Nunca tinha falado com ele.
Daha önce hiç konuşmadığım Tae-soo aniden yanıma geldi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]