Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / португальский → турецкий / Toga

Toga перевод на турецкий

190 параллельный перевод
Você é agora um estudante universitário, com a sua cartola, a sua roseta e a sua toga.
Şimdi de siz bir kolejli gençsiniz alın şapkanız, flamanız ve paltonuz.
A justiça chegou a Inglaterra sem peruca nem toga.
İngiltere'ye adalet geliyor! Peruksuz ve cüppesiz!
Esperava um tipo mais académico, com o traje completo, de toga e gorra.
Aslında daha çok profesör görünüşlü biri olmanızı beklerdim, kepli ve cüppeli.
Tem uma toga preta vestida.
Evet, Siyah cübbe girmiş.
Varinia, a minha toga de cerimónia.
Varinia, meşe palamudu desenli kırmızı togamı getir.
Ernst Janning usou a suástica na sua toga?
Ernst Janning elbisesine gamalı haç takmış mıydı?
- Uma toga decente.
- Doğru düzgün bir kıyafet.
Tem uma bela toga.
Kıyafetin pek güzel Richard.
Vai dar ao mesmo. Nove homens num descampado com uma corda suja ou um juiz de toga diante da bandeira americana, os miúdos vão ficar tão mortos como se fossem linchados.
Buna nasıl baktığın umrumda değil... dokuz adamın platformun dışında o pis ilmiklerle dudup durmadığı ya da yargıcın cüppesiyle Amerikan bayrağı önünde olup olmaması farketmiyor ;
No Dia da Toga Viril ele vestiu uma estola feminina.
Virile Toga gününde kadınların kıyafetlerini giydi.
Como daquela vez em que vesti a toga às riscas no tribunal de magistrados.
Sulh mahkemesine çizgili elbiseyle çıktığım zaman gibi.
O réu comentou depois sobre a estrutura corporal de Miss Thang, fez algumas observações nada legais sobre o tema da diversão e depois pôs a sua toga na cabeça e começou a gemer.
Davalı daha sonra Bn. Thang'in bedeni hakkında yorum yaparak eğlence hakkında pek yasal olmayan çeşitli ifadelerde bulunup cüppesini başına geçirerek inlemeye başlamıştır.
Vestia uma toga real de tecido prateado que brilhava tanto ao sol, que olhar para ela cansava os olhos.
Krallara layık sırmalı bir cübbe varmış üzerinde güneşte öylesine ışıl ışıl parlıyormuş ki, bakanların gözünü alıyormuş.
Uma festa de toga.
Toga partisi.
Não podemos fazer isso.
Toga partisi verecek halimiz yok.
Querem fazer uma festa de toga?
- Sizler toga partisine var mısınız? - Toga!
É uma festa de toga.
Yalnızca toga partisi.
Meninas, bem-vindas à festa de toga da Delta.
Kızlar, Delta'nın toga partisine hoşgeldiniz. İçeri gelin.
Com a minha toga de bíblico cabelo louro, abrilhantado
Uzun sarı saçlarım Kutsal bedenimi sarsın
Estou interessado em tudo que seja romano... - até o comprimento da toga.
Roma'yla ilgili her şey ilgilendiriyor beni, hatta Toga topraklarına kadar her şey.
Pagam 50 mil dólares, e dão-vos uma toga!
$ 50000 basar, cüppenin içine girersin!
Estão em Toga.
Toga'dasınız.
Mas aparentemente eu fiz-lhe um grande favor ao afugentar os guerreiros de Toga Toga.
Ama anlaşılan onların üstüne sürerek Toga Toga kabilesi savaşçılarına büyük bir iyilik yaptım.
Toga Toga?
Toga Toga mı?
Na ilha dos Toga Toga.
Toga Toga adasında.
Toga Toga.
Toga Toga.
A cinco milhas a leste das ilhas Toga Toga.
Toga Toga adasının beş mil batısında.
O movimento feminino chegou à ilha Toga.
Kadın hareketi Toga adasına da geldi.
Vamos agradecer à Paz e à alegria que há hoje aqui em Toga... e por esta refeição que está aqui à nossa frente.
Haydi bugün Toga'daki barış ve mutluluk için minnettar olalım ve bu armağanlar için.
Parece que temos um novo Deus na ilha de Toga.
Toga adasında yeni bir Tanrımız olmuş gibi görünüyor.
Já entendi, nós levamos os nativos até à ilha Toga Toga, atacamos os mercenários e tiramos a caveira do Chefe Saderaka.
Anladım yerlileri Toga Toga adasına götürüp o askerlere saldıracağız ve Şef Saderaka'dan kafatasını geri alacağız.
Tu és um chefe e o teu trabalho é manteres a paz, aqui em Toga.
Sen Şefsin ve görevin Toga'da barışı korumak.
Quando o Papa mijar na sua toga.
Papaz şapkasına işeyince.
Se estará nua debaixo da toga.
O elbisenin altında çıplak olup olmadığını.
Falamos dos tribunais. Qual é o juiz senil e qual é que tem uma arma debaixo da toga.
Mahkemelerden, hangi yargıcın cübbesinin altında silah taşıdığından... hangisinin bunadığından söz ediyoruz.
E talvez, para os rapazes da faculdade, o mais verdadeiro espelho é o vaso sanitário olhado por eles... numa manhã de ressaca.
Belki de erkek öğrenciler için en doğru ayna toga * partisinden sonraki sabah onların götlerine bakan klozettir.
Tenho uma toga e visto a toga
Bir elbise al, aşağı uzat.
Mas, o que está fazendo aqui? Não tem um reino a cuidar?
Pardon ama bu sportif toga!
Sorte, seja boazinha hoje à noite. Gosto de sua toga.
Olabilir ya da bize daha fazla kâr ettirebilir.
Devia deixar a toga e fugir daqui.
Gitmek için toganı burada bırakıp kaçmalısın!
Por favor troque-se com uma toga cirúrgica e deite-se na bio cama número um.
Lütfen, cerrahi kıyafetleri giyip, bir numaralı biyo yatağa uzanın.
- Sim, bem posso não ter uma toga bonita e um martelo ali como o janota. Mas tenho chinelos e uma colher para os cereais.
Evet, senin gibi siyah cüppe giyip, elimde tokmak tutmaya senin kadar meraklı değilimdir ama bende de terlikler ve yulaf ezmesi yemek için kaşık var.
Há um rumor que diz que não tens debaixo da toga.
O cüppenin içinde çıplak olduğun söylentisi dolaşıyor.
Como disse muitas vezes, a senhora é que usa a toga.
Birçok defa da dediğiniz gibi, cübbeyi giyen sizsiniz.
Isto é uma festa de togas?
Ne yapıyorsunuz? Toga partisi mi?
Uma festa de toga!
Bir toga partisi!
Toga!
Toga!
Boa estadia no Caesar. Esperemos que seja toga-tástico.
Caesars'a ziyaretin tadını çıkarın.
Abra a toga.
Önünüzü açın.
E recentemente, realizou uma festa romana em toga,
Ve son olarak düzenledikleri...
E não é uma toga.
Ve bu toga değil!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]