Translate.vc / португальский → турецкий / Tomes
Tomes перевод на турецкий
538 параллельный перевод
Mark, quero que tomes os comprimidos que te dei.
Mark, şu hapları almanı istiyorum... Ne?
Por isso, não quero que a tomes como se toma um copo de vinho.
Bu yüzden onu bir bardak şarap gibi içmeni istemiyorum.
Sim, será melhor que tomes notas.
Kalem alıp yazsan iyi olur.
Estou a pedir-te que tomes juízo e amanhã cases comigo.
Ben de kendine gelip yarın benimle evlenmeni istiyorum.
- Bem, então não tomes uma bebida.
- Peki, o zaman.
Não tomes isto tão a peito.
Bunu fazla ciddiye alma.
Talvez tomes o teu banho também.
Belki banyo da alır sana.
Apenas não tomes outra bebida.
Sadece bir tane daha içme!
Que tomes a decisão certa.
- Doğru karar ver. - Doğru karar...
Vá lá... não tomes uma atitude tão estranha.
Oh, yapma. Bu takınacağın garip bir tutum.
Quero que tomes conta de tudo.
Ben gidiyorum. Sen beni idare edersin, değil mi?
Com Dawes, Tomes, Mousley, Grubbs Banco Fiduciario Fidelity
Dawes, Tomes, Mousley, Grubbs... Fidelity Fiduciary Bankasına.
Não tomes nada.
Ve lütfen artık... -... bir şey yutma.
Vou tentar perseguir-te... e quero que tomes medidas evasivas.
Kuyruğuna takılacağım ve senden kaçış hareketini yapmanı istiyorum.
Não tomes as coisas assim, meu filho.
Yanlış anlama, evlat.
Céus, Allan, não tomes isto como assunto pessoal.
Tanrı aşkına Allan, bunu şahsileştirme.
Tudo bem, só te quero pedir que tomes conta disso. - Eu vou.
Tamam, sadece ciddi olduğunu unutma.
Não tomes decisões!
Kararları sen alamazsın!
- Vem já, não me tomes o cabelo.
- Şimdi kim kimi kandırıyor peki?
Quero que tomes conta do Billy...
Billy'yle ilgilenmeni istiyorum...
E é melhor que tomes bem conta das coisas enquanto eu estiver fora.
Ve sen de ben yokken işlerle ilgilensen iyi edersin.
Quero que saibas... que eu e os homens apoiaremos qualquer decisão que tomes.
Neye karar verirsen seni takip edeceğimizi bilmeni istiyorum.
Espera, não os tomes! O quê?
- Hey, dur, alma.
- Espero que tu tomes conta deles.
- Onlarla sen ilgileneceksin.
Amanhã, não tomes notas.
- Yarın. - Ne?
e pedimos-Te que Tomes conta destes jovens cowboys e que Lhes Mostres o caminho para uma boa vida, sem álcool ou cigarros.
Ey Tanrım, bu küçük oğlanlarla kızları gözet ve onlara doğru yolu göster ki içki ve tütünün batağına düşmesinler.
Peço-te que tomes conta da Missäo sozinha até lá.
O zamana kadar misyonu kendi kendine yerine getirmeni istiyorum.
Não tomes decisões assim.
Byron! Bu şekilde kararlar verme.
Quero que fiques aqui e tomes conta das coisas.
Burada kalıp her şeye göz kulak olmanı istiyorum.
Não quer que tomes conta daquela lavandaria merdosa, pois não?
O boktan çamaşırhaneyi devralmanı istemedi, değil mi?
Como Senhor dos Thundercats, ordeno-te que tomes a minha força.
Thundercatlerin Lordu olarak, gücümü kullanmanı emrediyorum.
Não tomes, por favor.
Yapma, hayır, Iütfen.
Quero que tomes o lugar do príncipe regente e mates o Duque de Wellington num duelo.
Kral Naibi Prensin yerine geçip, düelloda Wellington Dükünü öldürmeni istiyorum.
Certo, eu quero que tomes 3 destes agora.
Şimdi bunların üçünü almanı istiyorum.
- Bingo. Autocarro? Não tomes um...
Ne diye otobüse...
É pouco funda, mas não quero que tomes banho lá.
Sığ bir yer ama yine de ıslanmanı istemiyorum.
- Não me tomes por parvo.
- Beni aptal yerine koyma.
Agora, Clip, quero que vás para casa, que descanses... que tomes uma refeição, tomes um banho e vê se dormes, está bem?
Sadece eve git. Rahatla. Traş ol, duş al.
Preciso que tomes o meu lugar neste fim-de-semana.
Bu hafta sonu için yerimi almana ihtiyacım var.
Não tomes banho com os outros meninos.
Bu hafta diğer çocuklarla duş almak yok.
Quero que tomes conta de ti e das crianças.
Senin ve çocuklarımın iyiliğini istiyorum.
Amanhã, antes de ires para a Madame Olimpia, não tomes banho.
Olimpia'nın evine gitmeden önce banyo yapma.
Preciso que tomes conta do meu amigo. - Isto é um trabalho meu.
- Arkadaşıma göz kulak olmanı istiyorum.
Não tomes nenhum risco.
Hiç risk alma.
Tenho esperado que tomes tu a iniciativa, mas pareces disposta a deixar que as coisas se arrastem assim.
İnsiyatifi ele alacağını umuyordum. Ama sen olayların bu şekle sürüklenmesinden memnun görünüyorsun.
- Posso pedir que tomes cuidado?
Daha dikkatli ol demedim mi ben sana?
Não tomes veneno... Vai Deus...!
Zehir götürmezse seni, o zaman Tanrı alacaktır.
Sim, mas não o tomes como modelo!
Evet, ama sakın onu örnek alma!
Preciso que tomes conta de mim, que me atures. Mas acima de tudo, preciso que me ames, porque eu amo-te.
Bana bakmana ihtiyacım var, beraber uyumaya ve en önemlisi de beni sevmene.
Quero que tomes uns destes.
Bunlardan birkaç tane almanı istiyorum.
Clara, não tomes esses comprimidos todos.
Solmuş, pestili çıkmış, sürekli mırmır edip her şeye karışan bir kocakarıyla! Nikâhlı kâbusum benim!