Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / португальский → турецкий / Toño

Toño перевод на турецкий

72 параллельный перевод
Lavrador Yohei BOKUZEN HID ARI
Hırsız - EIJIRO TONO Gözcü Haydut - KICHIJIRO UEDA
KOJI MITSUI EIJIRO TONO
KOJI MITSUI EIJIRO TONO
Eu sou Akiyama Masaru, um humilde kobun do clã Tono.
Ben Akiyama Masaru, Tono Klanının naçizane bir kobunuyum.
Tanner. E resolva os seus negócios com Tono nessa altura.
Ve bu sırada Tono ile olan işinizi halletmelisiniz.
Tono está à espera, Mr. Tanner.
Tono bekliyor, Bay Tanner.
Conheço Tono e o clã dele.
Tono ve klanını biliyorum.
Parece que Tanner e Tono tinham uns negócios.
Görünüşe göre, Tanner ve Tono bazı iş anlaşmaları yapmışlar.
Parece que Tono convenceu Tanner a contrabandear umas armas, e o Tanner não pôde cumprir o prazo.
Görünüşe göre, Tono, Tanner'ı silah kaçakçılığına zorlamış ve Tanner da malları teslim edememiş.
O Tono não acredita nisso, e não está interessado em dinheiro.
Tono buna inanmıyor ve para da umurunda değil.
Gostava que fosses ter com o Tono.
Tono'yla görüşmeni istiyorum.
Que cumprirá o acordo com Tono como puder, desde que Tono não faça mal à filha dele.
Her şekilde Tono'yu memnun edecek tabi, Tono kızına zarar vermedikçe.
Compreendes que Tono terá de saber.
Tono'nun bunu bilmesi gerektiğinin farkındasın.
Não vai ajudar nas negociações com Tono.
Korkarım ki, bu Tono ile olan görüşmene yardımcı olmayacak.
O teu amigo do mosteiro vai falar com Tono, de certeza.
Ama manastırdan arkadaşın kesin Tono ile konuşacak.
Certamente Tono vai levar a peito e vai tentar apanhar o Ken.
Eminim Tono da bunu ciddi görecek ve Ken'i öldürmeye çalışacaktır.
Tono violou o código yakuza com este rapto.
Tono, bu kaçırma olayıyla yakuza kanununu ihlâl etti.
Se o Mr. Tanner acha que consegue satisfazer Tono, fica tudo acabado.
Eğer Bay Tanner, Tono'yu tatmin edebileceğini düşünüyorsa, olay kapanır.
- Acha que Tono tentará matar Ken?
- Sizce Tono, Ken'i öldürmeye çalışacak mı?
Mesmo que aceitasse, este caso com Tono também me deixou numa posição constrangedora.
Etse bile, Tono ile olan bu iş beni mahçup duruma düşürür.
Tono alertou todos os oyabun de Tóquio de que o meu irmão interferiu nos seus assuntos.
Tono, kardeşimin kendi işlerine karıştığı hakkında, Tokyo'daki her oyabun'u uyardı.
Tono está em casa, à espera que eu tente impedi-lo de matar Ken.
Tono şimdi evinde,... benim onu Ken'i öldürmesinden vazgeçirmeye çalışmamı umuyor.
Pode ir ter com Tono e pedir perdão.
Tono'ya gidip, af dilemesini isteyebilir.
O que o deixaria em dívida para com Tono.
Bu onu Tono'ya borçlu duruma getirir.
- Pode esperar que Tono o mate.
- Tono'nun onu öldürmesini bekleyebilir.
Ou pode ele matar Tono.
Yada Tono'yu öldürebilir.
Tono, claro, é oyabun, e se formos antiquados, coisa que o Ken é, a honra diz que um oyabun deve ser morto pela espada.
Tono tabii ki, bir oyabun ve eski kafalı biriyse, ki Ken de kesinlikle öyle o zaman onur bir oyabun'un kılıçla öldürülebileceğini söyler.
E se Ken fizer isso, os homens de Tono têm liberdade para matar Ken.
Ve Ken bunu yaparsa, Tono'nun adamları onu istedikleri gibi öldürmekte serbestler.
Não tem obrigação de matar Tono com a espada.
Tono'yu bir kılıçla öldürme yükümlülüğünüz yok.
Não, não as perdi, Tono.
Hayır, kaybetmedim, Tono.
Tono quer a tua morte, e ninguém o impedirá.
Tono ölünü istiyor ve kimse yoluna çıkamayacak.
Eu sabia que ele traficava armas para o Tono.
Tono için silah kaçırdığını biliyordum.
O Tanner anda a ajudar o Tono a assumir a posição do tal Goro.
Tanner, Tono'ya Goro'nun mevkisini devralması için yardım ediyordu.
Eram homens do Tono ou do Tanner?
Tono'nun mu, Tanner mı adamlarıydılar?
Onde posso encontrar Tono?
Tono'yu nerede bulabilirim?
O Tono é minha responsabilidade.
Tono benim sorumluluğum.
- A morte de Tono é necessária.
- Tono'nun ölmesi gerekiyor.
Faz parte da família de Tono Toshiro, e é uma grande vergonha para mim.
Şu an Tono Toshiro'nun ailesinde ve bu benim için büyük bir utanç.
Não há maneira de manter o clã Tono afastado de mim.
Tono klanını benden uzak tutmanın bir yolu yok.
Tono!
Tono!
Vim só pelo Tono.
Sadece Tono için geldim.
Tens de saber que a Polícia descobriu, através da sua rede de informadores, que George Tanner e Tono Toshiro tiveram uma contenda, ontem à noite.
Bilmelisin ki, polis, muhbirleri aracılığıyla George Tanner ve Tono Toshiro arasındaki kan davasını keşfetti.
Tanner e Tono tentaram matar-se, e conseguiram-no.
Tanner ve Tono birbirlerini öldürmeye çalıştırlar, başardılar.
Hai, tone.
Hai, tono.
Hai, tono.
Hai, tono.
- Tono!
- Tono!
Só o Tono é que acerta com os lançamentos dele.
Atışlarına sadece Tono vurabilir.
Vai, Tono!
Haydi Tono!
Acerta, Tono!
Vur şuna Tono!
Acerta na bola, Tono!
Vur Tono!
Vai, vai, Tono!
Haydi Tono!
Se o Tono não conseguiu, quem ia conseguir?
Tono vuramadıysa biz nasıl vuralım ki?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]