Blur перевод на турецкий
17 параллельный перевод
Everything is all a blur
Her şey sisli ve puslu
Я люблю "Garbage", "Phish", "Blur."
Garbage, Phish, Blur...
А вы слышали новую пластинку Blur?
Blur'ün yeni 33'lüğünü dinlediniz mi?
- Blur?
- Blur mü?
- Мой батя Blur слушает.
- Evet. Blur'ü babam seviyor.
Leave it to The Blur to turn a fire into a photo op.
Yangını Görüntü'ye bırak onu fotoğraf çekimine çevirsin.
I helped The Blur, I even found my inner Iron Chef, and all I asked - - the only thing you had to do was deal with my dad for one day.
Görüntü'ye yarın ettim hatta içimdeki şefi bile açığa çıkardım. Senden ise tek yapmanı istediğim babama bir gün katlanmandı.
Which means Clark Kent won't be able to blur to his rescue.
Bu Clark Kent onu korumak için Görüntü olamayacak demek.
Well, I'm almost 50 % certain that the burgundy blur pulled it all off without a hitch.
Bu olanları kırmızı bir görüntünün yaptığını düşündüklerine emin gibiyim.
And I should warn you that The Blur and his team are well aware of the little present you planted on one of their own.
Seni uyarmalıyım Görüntü ve ekibi arkadaşlarına verdiğin küçük hediyeden haberdarlar.
Это Blur, с их последнего альбома, Мозговой
Blur'un son albümünden, Think Tank.
Ну там, Blur, Stone Roses, Black Grape, Oasis.
Blur, Stone Roses, Black Grape, Oasis.
Алекс Джеймс - он в группе Blur.
Alex James. Blur'da.
Он считает, что Оазис лучше, чем Блюр, но их альбом Parklife ему понравился, потому что напомнил о каникулах на Корфу.
Koç burcu ki bu mükemmel çünkü ben de Yay burcuyum. Oasis'i Blur'a tercih ediyor, Ama Parklife'ı çok seviyor... çünkü ona Corfu'daki tatilini hatırlatıyor.
Что касается мистера Мерфи, Он часто бывает в клубе под названием "Блюр"
Bay Murphy'e gelince sık sık "Blur" adındaki bir gece kulübüne gidiyor.
Я думаю "Свист", или "Красная Полоса", или "Пятно".
"The Whoosh", "The Red Streak" veya "The Blur" olabileceğini düşünüyorum.
Я хочу Вспышку.
İsmi The Blur olacak.