Condition перевод на турецкий
20 параллельный перевод
Вруби кондиционер!
Air condition'ı kökleyin!
Эта температура контролируется системои кондиционирования в воздуховоде, Находящимся на высоте 10 метров над полом...
Bu sıcaklıkta zeminden 30 fit yükseklikteki borudan gelen hava ve air condition cihazı ile kontrol ediliyor.
Мoд Лебoвски в фильме Кеглебитскaя силa
YEAH, YEAH OH, YEAH WHAT CONDITION MY CONDITION WAS IN
Плюс если вы подпишите обязательство неразглашения.
Plus one condition you sign a non-disclosure agreement.
У нас тревога уровня три.
DEFCON 3'teyiz. ( ÇN : Defence Condition :
Well, based on the condition of his body, I would say Peter died on the planet too, from extreme exposure.
Bedeninin durumuna bakılırsa bence Peter de gezegende öldü şiddetli soğuk nedeniyle.
It triggered an underlying genetic condition called variegate porphyria.
Derinlerde yatan Variegate Porfiri isimli genetik bir hastalığı tetikler.
We can manage the condition with hematin.
Durumu hematinle kontrol altına alabiliriz.
The condition runs in my family.
Aynı sorun benim ailemde de var.
And if he still had a heart condition, it would explain him dropping without breaking his fall.
Kalp sorunu hâlâ devam ediyorduysa,.. ... bu durum kontrolsüz düşüşünü açıklayabilir.
Starkel was admitted to Mountview General two years ago, with a rare heart condition called Long QT Syndrome.
Starkel iki yıl önce Uzun QT Sendromu denen nadir bir kalp rahatsızlığı yüzünden Mountview General hastanesine yatmış.
It's a condition which increases the risk of episodes of torsades de pointes.
Torsades de Pointes krizi riskini artıran bir durum.
Well, beta blockers are used to treat the condition quite effectively.
Beta engelleyicilerle oldukça iyi tedavi edilebiliyor.
Why would a guy with a deadly condition not take his medication?
Ölümcül hastalığı olan biri neden ilacını almaz?
Someone could have known his condition and figured it was a perfect way to kill him.
Biri durumunu öğrenip, onu öldürmenin en iyi yolunun bu olduğunu düşünmüş olabilir.
And his brother would definitely know about his heart condition.
Kardeşi de onun kalp problemini kesinlikle biliyordur.
The fact is that you knew that your brother had a medical condition, so you thought you could scare him so you can get away with murder.
İşin aslı, kardeşinizin tıbbi sorunu olduğunu biliyordunuz. Onu korkutup, cinayetten sıyırabileceğinizi sandınız.
He had a heart condition you couldn't have known about.
Bilmeniz mümkün olmayan bir kalp hastalığı vardı.
[ Звучит отрывок из одного из гимнов контркультуры "Just Dropped In ( To See What Condition My Condition Was In )" Кенни Роджерса и группы "The First Edition", считается, служит предупреждением для употребляющих LSD и пр. психоделики. ]
"1970'lerin ortaları" "L. Ron Hubbard - yönetmen"
You condition someone by doing something over and over again.
Birini şartlamak için sürekli aynı şeyi yaptırırsın.