Conversations перевод на турецкий
9 параллельный перевод
Conversations that would be inconsistent with the public interest to produce. "
".. toplum çıkarlarıyla çelişecek olan konuşmalar. "
[Indistinct conversations] Сложно сказать что-либо о Престоне Резнике так, чтобы это не звучало претенциозно.
Preston Resnick hakkında bir şey söyleyip, kulağa gösterişçi gelmemek çok zor.
[Indistinct conversations] Боюсь у меня для тебя плохие новости.
Korkarım sana bazı kötü haberlerim var.
[Indistinct conversations] Я бы не стал этого делать, новичок.
Yerinde olsam onu yapmazdım, çaylak.
[Indistinct conversations] Мне нужно, чтобы ты отменила его диагноз.
Bu teşhisi yok etmeni istiyorum.
Nah! From the conversations that I've had with a lot of fans, it's a lot more than entertainment.
Katıldığımdan panellerde eğlenceden daha fazlasını görüyorum.
[Indistinct conversations] - Элен?
- Ellen?
[Indistinct conversations] Слушай...
Dinle...
[indistinct conversations]
Bakın, şuan görev dışında olduğunuzu biliyorum, sadece yoğun gecenin ardından rahatlamak istiyorum ama önce teşekkür etmek istiyorum. Merhaba arkadaşlar.