Fuel перевод на турецкий
24 параллельный перевод
Теперь Третьяк нефтяной магнат-миллионер... и лидер собственной политической партии... предсказал, что беспорядки, охватившие Россию... лишь усилятся, если сторонник реформ президент Карпов... не сможет ликвидировать дефицит нефтяного топлива... в результате которого уже умерло множество россиян...
Petrolmilyarderleri eşrafından ve kendipartisinin lideri olan Tretiak halk arasındaki rahatsızlığın kötüye gideceğinisezinliyor. Tek çare reformcu Başkan Karpov'un - - Rusların ölümüne neden olan fuel oilsıkıntısını halledebilmesi.
Несмотря на обещанное... президентом Карповым чудо... чтобы решить проблему нехватки топлива... войска оппозиции избранного правительства... возглавляемые генералом Львом Скляровым... начали окружение русской столицы.
Başkan Karpov, fuel oilkıtlığını halledeceğine dair söz vermesine rağmen, - - General Sklarovkomutasındaki hükümetkarşıtı olan askeribirlikler, - - Rusyanın başkentini kuşatmaya başladılar.
Сегодня москвичей разбудило забытое ощущение тепла... так как миллионы галлонов горючего... были обнаружены под зданием Третьяка.
Tretiak'ın konağının altındakibir depoda milyonlarca galon fuel oil bulunduğundan, Moskova bu sabah ısıya kavuştu.
Затем, мы должны были везти на борту топливо - через хребет в Китай. Then we had to fly fuel over the hump into China.
Sonra da Çin'deki tepeye yakıt taşıyorduk.
There were no tanker aircraft there. We were to fill them with fuel полетели-бы из Индии в Чен-Ду, выгрузили-бы топливо, полетели-бы назад в Индию... ... fly from India to Chengdu, offload the fuel, fly back to India и сделали-бы достаточное количество миссий что-бы наполнить топливом Чен-Ду...
Onları yakıtla doldurur Hindistan'dan Chengdu'ya uçar, yakıtı boşaltır, Hindistan'a dönerdik.
... make enough missions to build up fuel in Chengdu а затем полетели-бы в Японию - на Явату, и разбомбили-бы сталелитейные заводы и затем вернулись-бы обратно - в Индию. ... fly to Yawata, Japan, bomb the steel mills and go back to India.
Chengdu'da yeterli yakıt depolayana dek sefer yapıp Japonya'ya Yawata'ya uçar, çelik fabrikalarını bombalar, Hindistan'a dönerdik.
Give me fuel, give me fire Give me that which I desire
Bana yakıt ver, ateş ver Arzuladığım o şeyi ver
Предсказывая погоду, можно предсказать цены на нефть.
Havayı tahmin eden fuel-oil fiyatını da eder.
Пернин недавно заключил сделку на несколько миллионов долларов c "Реал Фьюэл", так?
Pernin yakın zamanda "Real Fuel" ile milyon dolarlık bir anlaşma mı yapmış?
Дайте угадаю, вы здесь насчет тренировочного лагеря Реал Фьюэл для семейных пар?
Durun tahmin edeyim, siz ikiniz Real Fuel spor kampı için gelen bir çiftsiniz, değil mi?
Diesel fuel leaked on her.
Üzerine dizel yakıt akıtılmış.
- Огонь, один из самых легендарных брейкеров.
Fuel liderlik ediyor!
Огонь вызывает Тук-Тука.
Fuel, Do Knock'a meydan okuyor!
Огонь вызывает лучшего.
Fuel iyinin de iyisi olarak tanınıyor.
Огонь начинает убийственную серию.
Fuel arka arkaya öldürücü darbeler vuruyor!
Она не кто-то там, какая-то актриска из центра Австралии, которая выросла на отдалённой ферме, и мотала сотни миль, чтобы попасть в ближайшую киношку, в котором кинопроектор работал на мазуте!
Orta Avustralya'nın uzak çiftliklerinde büyümüş projektörleri fuel-oil ile çalışan en yakın sinema salonuna gitmek için 200 km yol gitmek zorunda kalan bir oyuncu gibi değildi.
О, он ничего не знал. Он всё ещё полагает, что кинопроекторы работают на мазуте.
Onun hiçbir şeyden haberi yok, kameraların hâlâ fuel-oil ile çalıştığını sanıyor.
На мазуте. Это остатки от переработки нефти.
- Fuel-oil, ham petrolden elde edilen...
"Fuel" Reload - 1998
* * * Fuel * * *
Um, okay, so I ran the breakdown through Major Mass Spec, and he came back with... minute traces of high-octane fuel, fried food, Italian marble dust, caramel corn with a hint of pigeon poop.
Tamam, Ana Kütle Spekülasyon'u aracılığıyla bozulmayı araştırdım ve yüksek oktanlı yakıt, kızarmış yiyecek, İtalyan mermer tozu karamelli mısır ve güvercin dışkısı izi sonucunu verdi.
Закрытие большей или меньшей части этих отверстий позволит регулировать поток И... увеличить возможности дросселя.
Deliklerin daha azını ya da çoğunu kapatarak fuel akışına izin verebilirsen... gaz seviyesini artırabilirsin.
As night fell, the Ferraris, using their greater agility and their greater fuel efficiency, were leading the race one-two.
Güneş battığında, atikliklerini ve yakıt ekonomilerini kullanan Ferrari'ler ilk 2 sıradalardı.
Вместе с чеком из магазина Wessex Fuel. Который говорит, что вы купили их в 17 : 03 в субботу, в день вечеринки вашей жены.
Bunları eşinin partisinin olduğu Cumartesi günü saat beşte aldığını gösteren Wessex benzin istasyonuna ait bir fişle birlikte.
... instead of offloading fuel, they had to take it on.
Yakıt boşaltmak yerine devam etmeliydiler.