Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / русский → турецкий / [ P ] / Postal

Postal перевод на турецкий

53 параллельный перевод
- Сейчас поговоришь с моим ботинком!
- Postalıma konuş!
Затем мы получаем от вас листовки, статистику, бодрые речи и отбываем обратно чуть более одураченными, чем прежде.
Sonra broşürler, istatistikler veriyor, coşkulu konuşmalar yapıyorsunuz ilk geldiğimiz günden biraz hallice bizi geri postalıyorsunuz.
- Да, сэр. Проследить, чтобы он при полной боевой выкладке бегом добрался до Колеколе и обратно.
Bu adam tam teçhizat kuşansın, yedek postal ve miğfer alsın.
Люди ежедневно отсылают вёсла.
İnsanlar her gün kürek postalıyor.
олосс как нашкодивший школьник, русским он не понравитс €.
Colossus şu an onu okula geri postalıyor olmalı, Ruslar buna çok kızmıştır illaki.
Если хочешь увидеть будущее, представь... постоянно давящий ботинок на лицо человека.
Eğer geleceğe dair birşey görmek istiyorsan insan suratında sonsuza kadar basıIı duran bir postal hayal et.
Просто, опустить в ящик? Да.
- Sadece postalıyor muyum?
Он прислал почтовую открытку.
Resimli kart postalı o yolladı.
Вместо этого теперь я перейду к лимерикам "с картинками".
- Şey, eskiden şovumda çok takla atardım ama artık daha fazla müstehcen şiir okuyabilmek için onu postalıyorum.
Заставила переехать во Францию.
Tanrı aşkına, beni Fransa'ya postalıyor.
Так когда ты её бросишь?
Eee, ne zaman postalıyorsun onu? Hayır.
Есть.
- Siyah postalın?
Меня сейчас поволокут отсюда обратно в Массину!
Ve bir düzmece yüzünden beni Massena'ya geri postalıyorlar.
He мoглa зacтeгнуть cвoй бoтинoк минут 5.
Bir postalımı bağlamam 10 dakikamı aldı.
Зачем так, ногами-то?
Asker postalı da nereden çıktı?
Так ваша теория в том что Гарнер сделал из Молли наемного интернет-убийцу влияющего гипнозом?
Yani teorine göre Garner, Molly'yi kendi e-postalı katiline dönüştürmüş hipnotizmayı kullanıyor?
Заканчивай с этим годовалым дерьмом или я запихну тебя в бандероль и отправлю почтой в морскую пехоту.
Yıl sonuna kadar düzelsen iyi olur, yoksa seni bir kutuya koyup, denizlere postalıycam.
Хлопки по плечу, если все удачно или звездно-полосатый флаг на гробе, если не очень, его уже не устраивают.
Her şey yolunda giderse sırtını sıvazlıyorlar. Ama gitmezse mezarına bayrak sarıp postalıyorlar. Artık bunlar beni kesmiyor.
Ты выдворяешь меня?
Beni kemoterapiden postalıyor musun?
Проснись на хрен, или я тебя на неделю вырублю.
Lanet olası kıçını uyandıracağım. Öteki haftaya postalıycam seni.
У нас есть только отпечатки "Уинг Уокера".
- Sadece Wing Walker marka postal izi var.
Следы обуви на месте преступления - "Уинг Уокеры" 43 размера.
Suç mahalline giden ve oradan ayrılan postal izleri. 45 numara Wing Walker izi.
- Мне нужны снимки следов обуви.
- Postal izlerinin fotoğrafları lazım.
Отпечатки военной обуви.
Postal izleri.
Ты подкинываешь его соседям чтобы пошмониться по магазинам.
Buraya geleli bir ay oldu ve sen alış verişe gidebilmek için onu komşuna postalıyorsun.
Письма средней важности я посылаю сам себе таким образом выигрывая пару дней.
Orta derecede önemli postaları gönderilen adreslere geri postalıyorum, böylece birkaç gün zaman kazanıyorum.
Обувать теперь солдатские ботинки в университет, что ли?
Bundan sonra postal mı giysem?
маленький робот-шпион пролетает сквозь атмосферу и разбивается на заснеженной планете.
Küçük bir azan robot atmosfere bir şeyler postalıyordu Ve kaza yapıp karlı bir gezegene düştü.
Deformatrix, DivineRock, artur _ poe, fourseven, shade, ziz, Sergex, elisen, postal, Chimney, callmelondon, wotw lion4ik, Keri
Çeviri : misery Phadu
Слушай, я тебе отправил почтой ключ от сейфа.
Dinle, sana bir Kiralık Kasa anahtarı postalıyorum.
Вышвыривают Автоботов.
Autobotlar'ı buradan postalıyoruz.
Говорят, строит железнодорожную станцию в 20 милях от города рядом с Почтовой дорогой.
Söylentiye göre şehrin 30 km dışında Postal Yolu yakınlarında bir tren durağı yapıyormuş.
Он одевает армейские ботинки.
Resmen asker postalı gibi.
Отправляю список.
Sana bir listeyi e-postalıyorum.
Кто станет орошать, когда фашистский сапог у твоей шеи?
Faşistler boynuna postal dayarken kim toprak sulamak ister?
Мы на войне за умы и души, а вы оправляете американскую молодежь в тренировочные лагеря террористов в Пакистане.
Kalben ve zihnen bir savaş içerisindeyiz ve sense Amerikan gençliğini Pakistan'daki terör kamplarına postalıyorsun resmen.
" Постал Анлимитед.
Postal Unlimited Şirketi.
Теперь, когда я вернулась, я даже посылаю ему его некоторые старые вещи.
Şimdi döndüğüm için ona eski eşyalarını postalıyorum.
Я говорила твоему отцу - "Я отправлю ее к бабушке."
Babana "Artık kızını ninesine postalıyorum." demiştim.
- Именно поэтому я здесь, в этих армейских ботинках.
Postal giyip gelmiştim ben de!
Но, может ты примеришь его ради забавы.
Ama bir postalığına giyip deneyebilirsin.
Я составляю разгневанные письма о вещах, которые не одобряю, и использую интернет, чтобы найти адреса, куда их отправить.
genellikle sert mektuplar yazıyorum, tasvip etmediğim şeyleri, ve burdan internet adreslerini bulup mektupları postalıyorum.
Ты слишком уверена в человеке, который ходит в берцах и шортах.
Bermuda altına asker postalı giyen birine ne güven böyle.
Он владел Postal Unlimited в том же квартале, где на него напали.
Bir Postal Unlimited mağazası var. Saldırı yerinden bir blok mesafede.
Мягкий конверт и розовые резинки. Они как те, что я видела в Postal Unlimited.
Tıpkı Postal Unlimited'dekilere benziyor.
Ну а если вы в хорошем настроении, то мы можем подтолкнуть вас, например, в милую кофейню.
Yok eğer keyfiniz tıkırındaysa da sizi güzel mi güzel bir kahveciye postalıyoruz.
А потом она заставляет меня идти за свежими апельсинами, чтобы выпить соку с утра.
Sonra da beni meyve suyu için sabah sabah taze portakal almaya postalıyor.
- Вышвыриваю твою задницу.
- Seni postalıyorum.
Ариа сейчас в вашем офисе пересылает мне ваше досье на Гаррисона Бойда.
Kız şu an senin ofisinde Garrison Boyd hakkında derlediğin dosyayı bana postalıyor.
Я пришла сюда в пятницу, чтобы помочь тебе с учебой а ты меня прогоняешь?
Cuma gecesi onca yolu, çalışmana yardım etmek için geliyorum sense beni eve mi postalıyorsun?
Вот так, отправим его в Zappos.
- Pekâlâ, onu Zappos ile postalıyoruz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]