Prove перевод на турецкий
23 параллельный перевод
# Которая не говорит правду #
# That don't prove true #
Жилконтора ведь переселила твою маму на Поплар Гроув, разве нет?
Sizinkiler Poplar Prove'a taşınmadılar mı?
Хотите потренироваться?
Prove etmek ister misin?
And you gotta prove yourself to me first, d'you understand?
Ayrıca öncelikle kendini kanıtlamalısın. Anlaştık mı?
Превосходно подготовленная, знает что сказать, готовая идти.
İyice prove edildi, sınırlarını öğrendin, gitmeye hazırsın.
I'm here to prove his innocence.
Buraya masumiyetini kanıtlamak için geldim.
Uh, actually, that was me, and there is an easy way to prove this is Naomi Clark and this is her house.
Aslında o benim fikrimdi. Onun Naomi clark olduğunu ve buranın onun evi olduğunu kanıtlamanın kolay bir yolu var aslında.
No, they're just showing off to prove they're bigger, richer, better.
Hayır. Daha zengin, daha büyük, daha iyi olduklarını gösterme peşindeler.
Just to weaken me, make me prove my character?
Beni zayıflatmak için mi sırf, karakterimi ispatlamak için mi?
So I wanted to show you... to prove that Karen didn't do that kind of stuff.
O yüzden size Karen'ın böyle şeyler yapmadığını kanıtlayan bir şeyi göstermek istedim.
We know it's going to be a hard conspiracy for us to prove.
İspatlaması zor bir komplo olduğunu biliyoruz.
But I hope the events of the last few days prove that I can handle myself.
Ama umuyorum ki son birkaç günde olanlar başımın çaresine bakabileceğimi kanıtlar.
We're gonna prove that it was you.
Siz olduğunuzu kanıtlayacağız.
Can you prove that you weren't with Christa?
Christa ile birlikte olmadığını kanıtlayabilir misin?
I can prove it!
Bunu kanıtlayabilirim!
I can prove that my words are true.
Sözlerimin doğru olduğunu kanıtlayabilirim.
How can you possibly prove this outrageous lie?
Bu yalanı nasıl kanıtlayabilirsin?
I'll prove it.
Bunu kanıtlarım.
But I'm gonna prove to them that they're wrong.
Ama onlara yanıldıklarını kanıtlayacağım.
Я имею в виду, я знаю, что это репетиция, и я имею в виду, вы, ребята, не используются, чтобы дать его все, что вы перед выступлением, но
Prove yaptığımızın farkındayım, .. ve elinizden gelenin en iyisini.. .. şovdan önce yapmadığınızı biliyorum,
Only, how do we prove it?
- Bunu nasıl kanıtlayacağız?
To prove they're a real couple, the bride and groom will now do their first dance.
Gerçek bir çift gibi davranıp, gelin ve damat ilk danslarını yapacaklar.
Я тоже тебя люблю.
d I better shape up d d if I'm gonna prove d Ben de seni seviyorum.