Sold перевод на турецкий

"sold in a market down in New Orleans."

"New Orleans'da marketlerde satılır."

Я имею в виду, даже у меня есть награда за второе место за самое большое количество проданных подписок на Спортс Иллюстрейтед.

Yani benim bile I mean, even I have a second-place trophy for most Sports Illustrated subscriptions sold.

Sold nonexistent land to a half a dozen major corporations.

Yarım düzine kuruluşa varolmayan topraklar satmış.

I'm sold.

İkna oldum.

The hours killed me, so I invented an iPhone app that I sold to Russia called "Words with Comrades."

Çalışma saatleri çok yorucuydu. Ben de bir iPhone aplikasyonu icat ettim. "Kanka lügati" adıyla Rusya'ya sattım.

She sold you a bill of goods about breaking the sire bond because she wanted access to that power, and you gave it to her when you killed those 12 people.

Efendilik bağını kırmadan seni dolandırmış çünkü o güce erişmek istemiş ve sen o 12 kişiyi öldürdüğünde bu gücü ona vermişsin.

Where was Will McAvoy when Goldman sold its clients mortgage-related securities without disclosing that the hedge fund manager who chose the mortgages was betting on them to fail?

Goldman, müşterilerine fon yöneticisinin batacak kişilere kredi verdiğini açıklamayıp ipoteğe dayalı kredi verdiğinde Will McAvoy neredeydi?

Or when Citigroup sold its clients a mortgage fund with securities it knew would fail so the banks could bet against its customers?

Veya Citigroup müşterilerine batacaklarını bildiği halde kredi verip onlara karşı yasal eylem başlattığında?

Sold-out show and all tonight.

Biletlerin hepsinin satılması olsun, bu geceki olaylar olsun.

It got sold.

- Satıldı.

This customer that you just sold a sandwich to.

Az önce sandviç sattığın adam.

It's targeting custom-built micro-switchers - sold to one company. ( Root )

- Bir sirkete satilan özel yapim mikro anahtarlari hedefliyor.

You totally sold me out to that cop!

O polise beni resmen sattın!