Sometimes перевод на турецкий
60 параллельный перевод
* Иногда она тихая *
Sometimes it's peaceful
* А иногда дикая и буйная *
And sometimes wild and free
Sometimes it's hard to be a woman
Bazen çokzordur kadın olmak
Sometimes I feel
Bazen için için
" But even angels sometimes make mistakes...
Ama göreceğiniz gibi meleklerde arada bir hata yaparlar.
Что относительно утверждения, что ваше отношение иногда высокомерно? What about the contention that your attitude is sometimes arrogant?
Ya bazen küstahça bir tavrınız olduğu iddiası?
I know sometimes it gets cold in there
I know sometimes it gets cold in there
And, sometimes, it's not enough.
Ve bazen bu yeterli olmaz.
Sometimes you outgrow the people you love.
Bazen sevdiğin insanlardan ayrı kalman gerekir.
[поет ] [ поет ] [ поет]
Everybody hurts iki... üç... Sometimes.
I sometimes wonder if this is all down to me, making you those costumes for your little plays when you were tiny.
Bazen tüm bunlara ben mi sebep oldum diye düşünüyorum. Ne de olsa küçükken müsamerelerin için sana kostümler hazırlardım.
I just sometimes think maybe you would appreciate the value of a dollar more if you had to work outside the home.
Bazen düşünüyorum da, eğer evin dışında bir işin olursa, doların değerini biraz daha iyi anlayabilirsin.
And sometimes On a homemade quesadilla
Bazen de Ev yapımı quesadilla'da
# Иногда, когда я мысленно называю ее по имени
# Sometimes when I think of her name
So, sometimes I just bring the mail home.
Bu yüzden, postaları bazen eve getiririm.
Sometimes you just...
Bazen sadece...
Well, sometimes it takes a while to get attention.
Bazen fark edilmen zaman alır.
Sometimes... what we imagine and the world aren't different things.
Bazen... Nasıl düşlersek, dünya öyle olur.
Sometimes they're the same, exact thing.
Bazen bire bir aynı olur.
Now, I'm a successful businessman on the go, who sometimes has to shovel food in my mouth like a bear.
Şimdi, ben bazen bir ayı gibi yiyecekleri kürekle ağzına atan başarılı bir iş adamıyım.
It's overflowing sometimes.
Bazen taşıyor bile.
Remember what we talked about, sometimes our happy creamy feeling just gets so full it comes out at night.
Konuştuklarımızı unutma, bazen kaygan hislerimiz geceleyin çok baskın oluyor.
And some people have so much of that feeling that it comes out sometimes.
Ve bazen insanlarda bu o kadar fazla oluyor ki, her zaman dışarı vuruyor.
Sometimes I wake up.
Bazen uyanıyorum.
But sometimes it's so thrilling I need an extra burst of energy to get me through a game.
Ama bazen o kadar heyecanlanıyorum ki enerji için bir şeyler almam gerekiyor.
Sometimes it'd be days before I saw her again.
Bazen biz tekrar görüşene kadar, günler geçiyordu.
I like to dine out sometimes.
Ara sıra dışarıda yemeyi severim.
- Мама!
- â ™ ª Sometimes love's... - Anne!
This kind of thing happens sometimes, but I'll fix it, don't you worry.
- Bazen böyle şeyler olur... ama ben hallederim, endişelenme.
♪ I sometimes feel I should just go home ♪
# I sometimes feel I should just go home #
Sometimes, not always.
Her zaman değil.
I was calling to thank you for making me feel so supported as a child and sometimes even as an adult.
Bana çocukken hatta yetişkinken verdiğiniz destek için teşekkür etmek istedim sadece.
знали бы вы... как приятно иногда для разнообразия одеть брюнетку.
Eğer bilseydim... sometimes it's nice to diversity dress brunette.
Sometimes we can get led down a path because we pity ourselves over something we call fate.
Bazen yanlış bir yola saparız çünkü kaderimiz yüzünden kendimize acırız.
Natasha, sometimes people just don't know their place.
Natasha, bazen insanlar yerlerini bilmezler.
Sometimes, when you decide not to pull the trigger, you end up dodging a bullet.
Bazen tetiği çekmemeye karar verirsiniz ama birden kurşunu siz yersiniz.
Sometimes, it's better to, you know, take a risk than to go down the wrong path - that's all.
Bazen yanlış yola girmektense risk almak daha iyidir. Bu kadar.
Sometimes... you get lucky.
Bazen şansın yaver gider.
You know, sometimes circumstances move your life in a direction you never thought it would go.
Şartlar bazen hayatını, hiç ummadığın yönlere götürüyor.
Well, sometimes, I feel like I'm the one in the zoo.
Bazen hayvanat bahçesinin gözdesiymişim gibi hissediyorum.
I mean, sometimes I have to tie a rope from my ankle to the bed'cause I don't even know what I do at night.
Yani, bazen ayak bileğimi yatağa bağlamak zorunda kalırım. çünkü ben bile geceleyin ne yaptığımı bilmem.
- No, the thing with messing someone up is sometimes it's yammer, yammer, yammer, sometimes it's mum.
Soruları sorman lazım.
Honestly, Neil, sometimes I wonder if your brains are really worth it, because your body certainly isn't.
Açıkça konuşmak gerekirse, Neil. beyninin bunu gerçekten hakedip etmediğini düşünüyorum. Çünkü vücudun kesinlikle etmiyor.
Храбрецы, методом проб и ошибок, набивают шишки на лбу,
Within the bravest, grope a little, and sometimes hit a tree directly in the forehead.
Sir, you frequently amaze me a little, but sometimes you amaze me a lot.
Beni sıkça şaşırtıyorsunuz ama bazen fazlasıyla şaşırtıyorsunuz.
But you know how sometimes my face does that weird twisty thing when I'm telling a lie and I try to- -
Ama bazen yalan söylemeye çalışırken yüzüm biraz çarpılıyor ve ben de...
♪ You sometimes need me ♪
Bazen bana ihtiyacın var.
♪ You sometimes need me
Bazen bana ihtiyacın var.
Sometimes they let you take the good trash home if you ask nice.
Bazen nazikçe rica edersen iyi çöpleri almana izin veriyorlar.
Иногда, когда сверчки на Юге начинают свою песню поздно летней ночью..
# Sometimes when the crickets start chirpin'down South.. # #.. late on a summer's night... #
Sometimes I exaggerate, or lie- - whatever.
- Odun deliğe oturacak, daha sonra onu çalı çırpının üsütnde çevireceksin. Bazen abartırım, veya yalan söylerim - her neyse