Sorry перевод на турецкий
269 параллельный перевод
I'm sorry. Прости.
Üzgünüm.
Извините, мы опаздываем.
Sorry, we're already late.
Sorry.
Kusura bakmayın.
Извини, Сидни, пока что ничего не лезет в голову.
I am sorry, sydney, ben bir şey düşünemiyorum olamaz.
Я извиняюсь.
I am sorry.
Пойдем.
Sorry, Louis, burda yiyecek bişey yok.
I mean... Sorry.
Yani...
I'm sorry.
Özür dilerim.
- I'm sorry.
- Üzgünüm.
- Mon, I'm so sorry.
- Mon, çok üzgünüm.
- Sorry.
- Üzgünüm.
And I'm sorry.
Ve ben üzgünüm.
- Это всё что я могу сообщить тебе Дейв, извини. Admiral Sharp : - That's the best I can give you Dave, sorry.
Verebileceğim en iyi bilgi bu Dave, üzgünüm.
И я очень сожалею, что в процессе выполнения, я сделал ошибки. And I'm very sorry that in the process of accomplishment, I've made errors.
Ve başarı sürecinde hatalar yaptığım için çok üzgünüm.
Прости
- Sorry.
Прости?
- Sorry mi?
I guess I just was moving a little too fast, so I'm sorry if I read something in our friendship that wasn't there.
Sanırım biraz acele ediyordum, yani eğer dostluğumuzda olmayan bir şeyi görmüşsem üzgünüm.
Sorry, Pete, I'm gonna have to reschedule.
Üzgünüm Pete, tekrar planlamalıyız.
[Может, 35.90? ] - I'm sorry. [ Прости.]
Millet, herkes işinin başına.
* i spent oh so many nights * * just feeling sorry for myself * * i used to cry...
Pek çok gecemi... MONICA DAWSON BONANZA BURGER, NEW ORLEANS... kendim için üzülerek harcadım. Durmadan ağlardım...
- Извини, я не хотел тебя будить.
- I'm sorry. I didn't mean to wake you up.
Sorry I didn't asp your permission.
İzninizi almadığım için, özür dilerim.
And I watch with my ever sorry eyes
# Üzgün gözlerle izliyorum
Sorry, buddy.
- Üzgünüm, evlat.
- Just... sorry.
- Pardon.
Как я уже говорил, надо было смотаться в Лас-Вегас.
Demiştim ya, I was sorry Vegas'a gitmek zorunda kaldığım için.
Sorry I had to mess up your game, Mike!
- Oyununu bozduğum için üzgünüm, Mike.
Shut up. - I'll drag your sorry ass- -.
Ebenizin götüne çam dikerim!
I'm sorry if the frittata is a bit dry.
Frittata biraz kuru olmuşsa kusura bakmayın.
- I'm sorry you heard all of that. The good news is, while I was in there,
İyi taraftan bakarsak, içerdeyken, küvetinizi de sıvaladım..
Okay, but I really am sorry- -
Tamam ama ben çok üzgünüm..
I'm sorry.
Çok üzgünüm.
Tell Jackson I'm sorry it took me so long.
Uzun sürdüğü için, Jackson'dan özür dilediğimi söylersin.
Am I sorry?
Üzüleyim mi?
Sorry. I, um, I don't have anything that needs fixing.
Üzgünüm, tamir edilmesi gereken bir şeyim yok.
I'm sorry?
Efendim?
Прощения лучше не просить
Grey's Anatomy 5. Sezon, 21. Bölüm Not Good at Saying Sorry ( One More Chance )
I'm so sorry, will.
- Çok üzgünüm Will.
Прости меня.
I'm sorry.
Играешь в "Простите"?
Sorry oynar mısın?
* "Sorry" - популярная игра Ты знаешь...
Artık oynayacak.
Well, I'm sorry I'm not giving you the command performance - Что ты заслужила
Sana layık olduğun gösteriyi sunamadığım için kusura bakma.
Сожалею. Прокол.
Demek oluyor ki ; "sorry, petunia. ´" ( üzgünüm petunya )
Sorry.
Özür dilerim.
Oh. Sorry.
Buna alışmışım, farketmedim.
Sorry.
Üzgünüm.
Демонстрируешь перед девушкой свой английский?
Sorry patron. Kızı İngilizce konuşup etkilemeye mi çalışıyorsun haa?
Sorry?
Popom..
I'm sorry.
Affedersiniz.
I'm sorry.
Buna üzüldüm.
I'm so sorry.
Çok üzgünüm.