Yesterday перевод на турецкий
35 параллельный перевод
"I run to death and death meets me as fast. And all my pleasures are like yesterday." * * * *
Ölüme koşuyorum, ve ölüm beni bulduğunda tüm zevklerim dünde kalacak.
Wasn't it yesterday When they were small
Daha dün ufacık değiller miydi?
"Вчера", "Пока я ему нужна"... "Борись за свою мечту".
Yesterday, As Long As He Needs Me, Climb Every Mountain.
Yеstеrdау апd "оdау, ћаgiсаl ћуstеrу" оur, " hе Whitе јlbum... √ лавное, чтобы тебе было тепло, мила €.
Yesterday and Today, Magical Mystery Tour, The White Album... Kendini sıcak tut yavrum. Tamam mı?
Это чё такое?
Broderick Crawford'un "Born Yesterday." filminden çaldım. Hangisi?
Transcript : Raceman Synchro : ikpko Перевод от Z.
( of what went wrong yesterday )
I had it in the back of my mind for a while, and then yesterday, I got a ph- -
Bir süredir aklımdaydı ve dün bir telefon geldi..
# Вернулись только вчера... #
# Came back only yesterday... #
Chloe would have had this finished, like, yesterday.
Chloe olsaydın bunu çoktan bitirirdi.
Did you enjoy that bear trap snapping on your leg yesterday?
Dün bacağını kaptırdığın ayı kapanı hoşuna gitmiş miydi?
This is... This is not the scene that we worked on yesterday.
Dün üzerinde çalıştığımız sahne değil.
- Эй, слушай, я знаю, что ты вчера облажалась при детях.
Hey, look, I know you biffed it with the kids yesterday.
According to the sign-in logs, all of the victims were patrons at that soup kitchen you visited yesterday. Huh?
Kayıtlara göre üç kurban da dün ziyaret ettiğin aşevinin ziyaretçileriymiş.
- Uh... since noon yesterday, yeah.
Dün öğleden beri, evet.
когда вчерашнее солнце обернётся завтрашним дождем
# And when did yesterday's sun # # Turn into raindrops tomorrow #
You didn't eat anything yesterday.
Dün de hiçbir şey yemedin.
Like that chick at the store yesterday.
Dün markette gördüğün hatun gibi.
You've seemed... troubled since you took that call in Autopsy yesterday.
Dün otopsi odasına geldiğinden beri endişeli görünüyorsun.
Нет!
- # And only yesterday... # - Hayır!
Do you remember meeting me yesterday?
- Evet. Dün görüştüğümüzü hatırlıyor musun?
I wanted to say that I am sorry if there was any misunderstanding yesterday.
Dün bir yanlış anlaşılma olduysa özür dilemek istedim.
Maybe this has something to do with what happened yesterday at lunch.
Belki de bunun dün öğle yemeğinde olanlarla bir ilgisi vardır.
None of them knows where he went to lunch yesterday or why he was asking for the X5 codes.
Hiçbiri öğle yemeğinde nereye gittiğini ya da X5 kodunu neden istediğini bilmiyor.
It's time-stamped yesterday afternoon.
- Tarih dün öğleden sonrayı gösteriyor.
When Henry was here yesterday, did he say that anything was wrong or that he was having problems with anyone?
- Dün Henry buradayken yolunda gitmeyen bir şeyden ya da biriyle olan bir sorunundan bahsetti mi?
Was she working here yesterday?
- Dün burada çalışıyor muydu?
She said there was an incident yesterday.
Dün bir olay yaşandığını söyledi.
You were seen with him yesterday at the Jade Temple Restaurant, together, having a heated argument.
Dün onunla beraber görüldünüz, Jade Temple Restoran'da... -... ikiniz ateşli bir tartışma yaşarken.
It was until yesterday.
Düne kadar öyleydi.
С песней "Yesterday" Маккартни проснулся утром, она уже была в его голове.
McCartney uyanır uyanmaz "Yesterday" şarkısını aklındaydı bile.
They say that he rented a limo yesterday morning.
Dün sabah bir limuzin kiralamış.
I filmed this yesterday at the theater around 4 : 00.
Bunu dün tiyatroda saat 4 : 00 civarı kaydettim.
Yesterday's wars don't matter anymore.
Dünün savaşları artık geride kaldı.
Переводчики : StyleSmile
♪ Let the rain wash away all the pain of yesterday ♪
I mean, I just didn't quite know what to get someone I've only been dating a month. Yesterday you said you got me a great gift.
- E, dün bana harika bir hediye aldığını söylemiştin.