Врете перевод на турецкий
264 параллельный перевод
В то время, как вы только врете?
Hiçbir şey yapmayıp yalan söyledikten sonra mı?
- А врете?
- Öyle mi?
Вы врете.
Yalan.
Я задаю вам вопросы, а вы врете мне с три короба.
Size soru soruyorum, bana bir sürü kıtır atıyorsunuz.
Вы все врете!
Yalan söylüyorsunuz!
Слушайте, вы так недавно начали врать и так уверенно врете - у вас талант.
Biliyor musun yalan söylemeye yeni başlamış birisi olarak hiç de fena sayılmazsın.
Если вы мне врете... Клянусь.
- Bana yalan söylüyorsan...
Вы неплохо врете, капитан Кирк. Мерикус тоже был капитаном.
Sen kurnaz bir yalancısın.
Опять врете?
Beğenmiştim. Hepsini beğendin mi?
- Вы ведь не врете нам, да, Хай?
- Bize yalan söylemezsin, değil mi, Hi?
Что если бы я доверил вам сказать правду, а потом побежал в зал суда проверить, не врете ли вы мне, а?
Sizin yalan söylemeyeceğinize güvenemezsem peşinizden mahkeme mahkeme dolaşıp da bunu kontrol edemem, değil mi?
- Я думаю, вы врете!
- Yalan söylüyorsun!
Потому что, когда вы врете, это видно по вашему лицу.
Yalan söylediğin yüzünden okunuyor.
- А сейчас вы врете.
- Şimdi yalan söylüyorsun.
Врете, воруете...
Yalan söyleme, çalma...
- Вы врете, так же как лгал он. - Начинается.
- Sen de onun gibi yalan söylüyorsun.
- Врете.
- Hayır, söylüyorsunuz.
А откуда я знаю, что вы не врете?
Yalan söylemedigini nereden bilecegim?
Врете, что охраняете меня, запираете в колымаге без ручек, чтобы я не смогла сбежать!
Beni koruman konusunda yalan söyledin. Sonra da kaçmamam için beni kapı kolları olmayan bir hurdanın içine koydun.
Либо вы врете, либо я неправ.
Ya yalan söylüyorsun, ya da ben yanılıyorum.
Никакого ГГБ, ничего. А это значит, что вы занимаетесь сексом и врете об этом.
Bu da seks yapıyorsun ama yalan söylüyorsun demektir.
Он будет знать, что вы врете, и вы виновны.
Yalan söylediğinizi anlar çünkü siz suçlusunuz.
Позвольте, тут врете.
Ama çok yanılıyorsun!
Влезаете в неприятности, врёте.
Başınıza gelen bu belanın sebebi yalan söylemeniz...
Вы врете.
Yalancılar.
Вы врёте.
Yalancı seni.
не врёте?
Ödemeyi yeteneğe göre mi yapıyorsunuz?
Вы врёте. Вы хотели создать более совершенного Дрона.
Yalan söylüyorsun. sıradan bir Borg kölesinden fazlasını istiyordun.
Вы врёте.
Sen yalan söylüyorsun.
Вы врёте, Генри.
Yalan söylüyorsun.
- Вы врёте мне опять!
- Hala yalan söylüyorsun!
- Врете!
- Saçmalık.
Врёте.
Saçmalık.
Они говорят, что они действительно мои родители,... а вы, Мистер Мафиози, всё врёте!
Israrla benim ailem olduklarını söylediler.
- А вы не врёте нам?
Sana inanmıyorum.
Вы либо врёте, либо разыгрываете нас.
Dalga geçiyorsunuz!
Вы просто врёте?
Öylece yalan mı söylüyorsunuz?
Вы врёте.
Yalan söylüyorsun.
Вы всё врёте
Yalakalik seni heryere götürür.
Вы мне врете?
- Bana yalan mı söylüyorsun?
Вы не очень хорошо врёте, мистер Вейланд.
- İyi yalan söyleyemiyorsunuz Bay Weyland.
Вы плохо врете, доктор Чейз.
Çok kötü bir yalancısın, Dr. Chase.
И вы врете?
Sen de dahil.
Вы врёте!
Yalancısın!
Я хотела сказать, если вы только не врёте про лагерь.
Meğerki, demek istediğim, kasabanın tehlikede olduğu bir yalansa.
- Вы нам врёте.
- Atıyorsun.
Так что вы просто врёте нам.
Gerçekleri bilmeye hakkımız olmadığını düşünüyorsun.
Вы врете.
- Yalan söylüyorsun.
Или вы врете.
Ya da siz.
Не то, чтобы они сказали : "Да врёте вы всё" или "Ученые явно запутались".
Yani insanlar "Yalan söylüyorsunuz" ya da "Bilim adamlarının kafası karışmış" diyor demek istemiyorum.
— Я знаю, что вы не врёте.
- Doğruyu söylediğine eminim.