Дворник перевод на турецкий
54 параллельный перевод
Прошло три часа, пока нас нашел дворник.
Hademe bizi bulana kadar üç saat geçti.
- Вы новый дворник, не так ли?
- Sen yeni kapıcısın, değil mi?
- А Вы не новый дворник?
- Yeni kapıcı sen misin?
Нет, он дворник, не буду вам о нем рассказывать.
Yok, o bir yol süpürgesi. Bu konuda konuşmak istemiyorum.
Фото моего брата у меня нет, а мой жених - черный дворник, он мусульманин, ему вера запрещает фотографироваться.
Söyledim ya, o bir sokak süpürgesi, siyahi ve Müslüman inancı fotoğraf çektirmeyi yasaklıyor.
Дворник искал, кому вернуть его.
Balkondan düştüğünü söyledi.
Выше нос, сюда идёт дворник.
Sakin ol. İşte kapıcı geliyor.
Ты меня понимаешь, дворник?
Sana söylediklerimi anlıyorsun, değil mi garson parçası?
Я не дворник, а носильщик.
Ben hamalım... garson değil.
А дворник не придёт убирать аж до третьего января. Святые тюлени из Галилеи!
Ve ayın üçüne kadar çöpler alınmayacak.
- Мерзкий дворник?
Korkunç kapıcı.
Дворник видел твое пустое окно Он решил, что я вор
Bekçi, boş pencereni gördü... ve bana hırsız muamelesi yaptı.
Ноэль, наш дворник скоро перрезжает, мне спросить у него про жильё?
Kapıcımız yakında evi boşaltıyor. Ona sorayım mı?
- Я горжусь, что я дворник.
Kapıcılık ayıp değil.
- А что, дворник не человек?
- İnsan tabii.
А по трудовой - дворник.
Kapıcı olarak çalışıyormuşsun. Neden iki telefonun var?
У меня есть этот флаер против абортов, его под дворник засовывали всем на стоянке в одном месте в Техасе, и на нём фото мёртвого зародыша на лицевой стороне.
Elime kürtaj karşıtı bir el ilanı geçti. Teksas'ta bir otoparkta her gördükleri sileceğe sıkıştırıyorlardı. Ön tarafında ölü bir fetüs resmi vardı.
О да, положи это фото мне под дворник, я вставлю его в рамку и повешу над пианино.
Arabamın sileceğine bunun fotoğrafını sıkıştırırsanız o fotoğrafı çerçeveletip piyanomun üstüne asarım.
Дворник дядя Петя.
Kapıcı da Petya Amca.
Скотт использовал "Н" слово чтобы обратится к машино-мойщикам которые слоиали ему дворник
Scott, çitini kıran bir gurup bahçıvandan bahsederken S-sözcüğünün çoğul halini kullanmıştı.
Оператор должен вернуть оборудование до того, как дворник школу закроет.
Projektörcü, ekipmanını geri istiyor. Hizmetli okulu kitlemeden.
Не могу включить дворник на ветровом стекле.
Ön sileceğim çalışmıyor.
Я обычный дворник.
Ben hademeyim.
Ты знаешь он учитель, он не дворник.
O bir öğretmen, kapıcı değil.
Нет, ты говорил, что это всегда дворник или дворецкий. или любой ассистент из лаборатории Эбби.
Hayır, kapıcı, uşak ya da Abby'nin laboratuvarında çalışan biridir demiştin.
Мой отец дворник. И очень талантливый музыкант.
Babam ise bir hademeydi ve yetenekli bir müzisyendi.
Я как дворник из будущего.
Gelecekten gelen çöpçüler gibi hissediyorum.
Может... я думал... можем отправиться в Портленд или... в Сиэттл... или в городок поменьше, например... в Бэнд... поближе к природе и могли бы завести собственный дворник.
Belki, düşünüyordum da Portland'a gidebiliriz veya Seattle'a ya da küçük bir kasabaya, Bend gibi doğayla içiçe bir yere ve küçük bir bahçemiz de olur.
- Дворник позвонил.
- Sokak temizleyicisi haber vermiş.
Вышел дворник, всё подмёл и поставил стол. Сел и стал писать письмо.
Temizlikçi gelip, silip süpürdü, masayı toparladı oturdu ve bir mektup yazmaya başladı.
Вот смотри, они 7 лет работали что бы сделать этот дворник.
Bu geniş ekran silecekler için yedi yıl boyunca toplantı yapmış olmalılar.
Дворник?
Kapıcı mı?
Глупый дворник не посыпал солью пандус, что обязан был сделать, а у меня колеса без цепей, так что я поскользнулся и упал на лед.
Aptal hademe, gerektiği halde rampaya tuz dökmemiş ve tekerleklerimde zincir yok. Geri, geri kaydım ve buzda devrildim.
Дворник пришел в 7.00.
Temizlik görevlisi saat yedide gelmiş.
Дворник кого-нибудь видел?
- Temizlik görevlisi kimseyi görmüş mü?
Дворник сказал мне, что видел несколько крысиных какашек.
Hademe fare dışkıları gördüğünü söyledi.
Я серьезно. Дворник только вытер пол.
Görevli, yerleri yeni paspaslamış.
Нет, это Гарольд, дворник.
Hayır, bu Harold. Saha görevlisi.
"Кажется, дворник забыл мусор убрать".
Ben dedim : "Çöpü almayı unutmuş çöp satıcısı gibi görünüyorsun."
55-летний дворник в миллион раз умнее 28-летнего трижды доктора наук.
55 yaşındaki bir çöpçü, 28 yaşında 3 diploma sahibi olan birinden milyon kez daha zekidir.
Я не думаю, что это то, что Мартин Лютер имел в виду когда основал нашу религию, засунув свои Три Совета под дворник Папы Римского.
Martin Presbyluther papanın gündelikçisiyken dinimizi üç öneri üzerine kurduğunda aklından geçirdiğinin bu olduğunu sanmıyorum.
Обслуга, дворник.
O hiçkimse, bir hademe.
Я патологоанатом, а не дворник.
Patoloğum ben, çöpçü değilim.
Беллами Блейк, дворник с завода.
Bellamy Blake : Fabrika istasyonundan bir hademe.
Дворник нашел тело и позвонил в полицию примерно в 5 утра.
Sokaktaki çöpçü cesedi bulmuş, ve 05 : 00 gibi arayıp haber vermiş.
Рэймонд Эрл, 33 года, городской дворник.
Raymond Earl, 33 yaşında. Şehirde kapıcılık yapıyor.
Дворник нашел их в подвале в здании.
Hademenin biri binanın bodrumunda bulmuş.
Суньте под дворник стоящей машины с запиской : "Найдено рядом с машиной".
Mesela park etmiş bir aracın cam sileceğinin altına "arabanın yanında buldum" notuyla koyun.
И я подложила требование выкупа под дворник машины миссис Леннокс.
bende fidye notunu Bayan Lennox'ın sileceğinin altına koydum.
Дворник, который живёт в трейлере за школой
Okulun arkasındaki karavanda yaşayan temizlikçi
Ночной дворник.
Gece bekçisi.