Жилось перевод на турецкий
97 параллельный перевод
Как вам жилось? да и здесь по чистой случайности встретила?
Nasılsın? Hiç arayıp sormadan benimle bu şartlar altında görüşen kişi... -... nasıl olduğumu merak mı etti?
В детстве нам так плохо жилось, что под Рождество всё казалось сюрпризом.
Ben bir çocukken durumumuz öyle kötüydü ki Noel'de herhangi bir şey alsak, benim için büyük sürpriz diye ona denirdi işte.
Там вам неплохо жилось бы.
Tüm masraflar karşılansa, oraya gitmeye ne dersin?
Как жилось и в какой компании...
Ne hayat... ne güzel arkadaşlıklar.
Тогда вам легко жилось всё это время.
Demek ki bunca zaman kolay yolu seçmişsin.
Как вам жилось при Гитлере?
Bunu biliyorum. Sizin için Hitler'in kontrolü altında yaşamak nasıl birşeydi?
Чтобы легко жилось, надо много работать.
Kolay bir yaşam için zor bir yol.
Даже на планете-тюрьме вам жилось бы лучше.
Ceza sömürgesi olmak çok daha iyi olurdu.
я уверена, все стараются и хотят, чтобы тебе там жилось хорошо и весело.
Eminim herkes senin iyi vakit geçirip... mutlu olman için uğraşıyordur.
Я хирург, мне часто приходится делать людям больно, чтобы потом им жилось хорошо.
Ciddi ve güvenilir. Yakışıklı. Yanında kendini rahat hissediyorsun.
Ей жилось лучше, чем некоторым христианам!
Ona herhangi bir Hristiyandan daha fazla baktım.
Но ему тяжело жилось.
Hayatı çok zor geçti.
Папа говорит, что мы живём для того, чтобы тем, кто придёт после нас, жилось проще, но у нас не всегда получается.
Babam bizden sonrakilere hayatı daha kolay hale getirmek için yaşadığımızı söylüyor. Ama her zaman başaramazmışız.
Я-то думал, нам при Муфасе худо жилось.
Mufasa idaresinde işler kötü sanıyordum.
Как жилось, дружище?
Nasılsın dostum?
Я сделаю все что смогу, чтобы тебе жилось лучше.
Hayat kaliteni artırmak için elimden geleni yapacağım. Gerekirse küvet oyuncakları bile alırım sana.
- Кстати, если это вам интересно, жилось им получше.
Bana sorarsanız daha iyi durumdaydılar.
Потому что мы хотим, чтобы нам жилось легко всем вместе
Bilirsin, biz hayatı birlikte rahat yaşamak istiyoruz.
Ну, и наверное, ему жилось весело.
Ne kadar çok eğlenmiştir.
Там нам жилось не сладко. Когда с самолета бросали бомбы, мы прятались в пещерах
Uçaklar bomba atmaya başladıklarında biz dağlardaki mağaralara sığındık.
Ты знаешь ее, Господи, ты знаешь, как ей трудно жилось.
Zor bir hayatı olduğunu biliyorsun.
Мир создан не для того, чтоб вам в нём вольготно жилось.
Dünya sizin rahat hayatlar yaşamanızı sağlamak için yaratılmadı.
Чтоб вам всем жилось долго и...
Tüm sonlarınız mutlu olsun ve...
Хотя в Париже тоже не сладко жилось...
Paris daha iyi durumda değildi.
Мне здесь неплохо жилось... потому что копы вроде вас не могли проститутку в борделе найти.
Burnunun dibindekini bulamayan senin gibi polisler sayesinde bir zamanlar ben de rahat yaşamıştım.
И.. как тебе жилось в Мубаи?
Mumbai de herşey nasıl?
- Как тебе жилось с Самсоном?
Samson nasıldı?
- Как тебе жилось?
Neler yaptın? İyiyim.
Иногда, знаете, вы можете согласится без доказательств, видите, вы можете получить представление, что где-то в другом месте вам жилось бы лучше.
Bazen,... her şeyi hafife alabilirsiniz,... başka bir yerde sizin için daha iyi bir hayat olduğu kanısına varırsınız.
Да, представляю, как тебе до нас жилось.
Başından neler geçtiğini hayal bile edemiyorum.
Интересно как ему жилось.
Nasıl bir yaşam sürdü merak ediyorum.
Как вам жилось?
Hayatın nasıldı?
Чтобы в будущем вам жилось... немного легче.
Yaşanacak olan güzel günleri sizin için kolaylaştıracak bir şey.
-... чтобы ей лучше жилось.
- ve anneme daha iyi bir hayat sağlayacağım.
Чтобы тебе легче жилось.
Bu yeri senin için çekilir yapmaya çalışıyordum.
Зато потом ей куда лучше жилось бы в качестве вдовы, чем в качестве жены.
... uzun vadede benim karım olmaktansa dul kalması daha iyi olacaktı.
Мы тут с Айком побеседовали... В общем, нам не так уж и плохо жилось в Америке
Ike ile konuşuyorduk da, sanırım Amerika'ya dönsek çok iyi olur.
Как вам жилось в Китае?
Ben... tur rehberi olarak çalıştım.
Как вам с Кэти жилось в городе?
Şehirdeki yeni hayatınızdan dolayı Katie ve sen memnun muydunuz?
У нас были пляжи, море и лошади. Так что жилось там весело.
Ama hem sahil, hem de atlar vardı.
Мне отлично жилось, пока я была стриптизершей и шлюхой в "Бегемоте".
The Hippo'da striptiz yapmaktan gayet memnundum!
мне очень хорошо жилось пока ты не затащил мою задницу на этот хренов утес.
Beni bu lanet adaya sürüklemeden önce... -... gayet iyiydim.
никому из вас не жилось счастливо я никого из вас не выдернул из счастливого существования вы были все несовершенны
Hiçbiriniz değildiniz. Hiçbirinizi mutlu hayatından koparmadım. Hepinizin hayatı berbattı.
Как же хорошо нам здесь жилось...
Burası çok güzel bir evdi.
И я уверена, что если вы спросите Лакс о том, как ей здесь жилось, она ответит то же самое, но мы с мужем хотели Лакс, так же сильно, как мы хотели Ташу.
Eminim Lux'a burada geçirdiği zamanı sorarsanız yine aynı şeyi söyler. Ama ben ve kocam Lux'ı Tasha'yı istediğimiz kadar istedik. Hatta daha fazla.
Вы хоть представляете, как мне жилось эти 1 0 лет?
Son 10 yılda nasıl bir hayatım oldu, fikrin var mı?
Как жилось?
Ne var ne yok?
Ну и как жилось?
Sende ne var ne yok?
И, насколько я помню, тебе не очень радостно жилось без черлидерской формы.
Ve hatırladığım kadarıyla, Cheerios üniforman üzerinde değilken pek iyi vakit geçirmedin.
Знаете, эти ветви, если бы они умели говорить, сказали бы, вероятно, как скучно им здесь жилось 75 лет назад, до тех пор как... здесь, на этом утесе, все началось и люди начали вырубать их.
Eğer konuşabilselerdi muhtemelen 75 yıl öncesine kadar çok sıkıcı olduğunu söylerlerdi. Dağ sırtında bütün o kıyamet kopmadan ve onları kesmeye başlamadan önce.
Она молода и ей тут неплохо жилось.
Onun geleceği bizim sorumluluğumuzda değil.