Заведу перевод на турецкий
183 параллельный перевод
Если мы обручимся, я заведу небольшое дело.
Eğer nişanlanırsak, kendime ufak bir iş kuracağım.
Я заведу машину. - Хорошо.
Arabayı çalıştırıyorum.
- Может и заведу.
- Edinirim belki de.
Я пока заведу мотор.
Yardımınız için teşekkür ederiz, Bay Herboux,
Я куплю маленький домик в четыре комнаты и заведу счет в банке для малыша, чтобы он помнил все жертвы, на которые папа шел ради него.
Dört odalı küçük bir ev alacağım. Çocuk için bankaya biraz para atarım. Böylece babasının ne fedakar biri olduğunu hatırlar...
Заведу красивую любовницу!
Kendime güzel bir metres tutucam!
Я заведу грузовик.
Kamyonu çalıştırayım.
- Ничего, заведу других.
- Hiçbir şey, yenilerini alırım.
Я говорила ему, что заведу ребенка, только если у меня появится возможность выбора, изменения жизни.
Ona anlattım, "sadece bunun olmasını istediğim zaman bebek sahibi olacağım" Ama anlamıyor.
Но если для тебя это важно, я заведу подругу.
Ama senin için önemliyse bir tane bulurum.
Будете жаловаться, я заведу эту крошку в реку!
klimayı aç! hey, biraz sesinizi kesin yaşlı bunaklar yoksa bu bebeği nehre süreceğim!
ѕотом € заведу своего.
Bana inan lütfen. Sadece geçici bir süre için.
Возьму из приюта! Своих заведу! У меня будет куча детей!
Evlat edinmek, çocuk yapmak, yoksul çocuklara bakmak istiyorum.
Заведу девушку, буду ее водить куда-нибудь, хорошо с ней обращаться.
Sonra bir kız bulup, onunla dışarı çıkıp, kıza usulüne göre muamele ederim.
- О том, что я заведу ребёнка.
- Benden, bebek yapmaktan.
Если я и заведу собаку, это будет питбуль.
Bir köpek vereceksen, pit bul ver.
Что я заведу детей, машину, дом... все дела.
Burada çocuklarım, arabam, evim falan olması.
Я, пожалуй, пойду заведу автомобиль.
Sanırım ben gidip arabayı çalıştıracağım.
Вот заведу себе кота.
Kendime kedi alacağım.
Ты как — то сказал что когда я вырасту и заведу семью, я пойму.
Bir keresinde bana kendi ailem olunca anlayacağımı söylemiştin.
Я заведу журнал.
Gidip şaka günlüğü alacağım.
Сейчас, только заведу двигатели...
Şimdi yalnızca... motorları çalıştıracağız.
- Я пойду заведу машину.
- Arabayı çalıştıracağım.
Там отличные премии, днём всегда свободен и когда я заведу семью, то буду проводить с ней много времени.
Demek istediğim, sosyal güvencesi iyi, akşamüzerleri boş vaktim oluyor, Ve bir ailem olduğunda, onlarla birlikte olmak için bir sürü zaman kalacak bana.
Что ж, если дойдёт, заведу себе богатенького папика, как твой док.
Hmm... Eğer kalırsa da... Zengin bi amca bulurum senin doktor gibi.
Если я не заведу роман как можно скорее, у меня волдырь появится.
Eğer yakın zamanda ilişkiye giremezsem kendime bir Hacı Şakir alacağım.
Я заведу его для тебя.
Onu ben çalıştıracağım.
Я заведу машину.
Ben arabayı çalıştırayım.
У страивайся там сзади, а я пока заведу мотор в этой детке.
Geri yaslan, bu bebeği ateşleyeceğim.
Я заведу себе подругу на это лето, пока это всё не рассосётся.
Şu kıyafetler ortadan kalkana kadar bir yazlık sevgili bulmalıyım.
Что, независимо от обстоятельств, я буду поступать по-другому в этом году, например, попытаюсь завести новых друзей и всё такое, и я не могу делать этого, притворяясь кем-то другим, потому что тогда те друзья, которых я заведу,
- Ne olursa olsun, bu yıl her şeyi farklı yapacaktım. Yeni dostlar edinmeye çalışacaktım. Ama bunu kendimi farklı göstererek yapamam.
Пойду-ка заведу свою.
Ben benimkini sürmeye gidiyorum.
- Да. - И вот, например, я заведу роман с парнем.
Ben de düşündüm ki, biriyle çıkmaya başlar sonra da onu uzaklaştırırım.
заведу детей... а потом вернусь повидаться с вами.
Çocuklarım olacak... Sonra sizi ziyarete geleceğim.
Первым же делом отделюсь от остальных, заведу себе свой шатер, не буду прятаться в толпе, а пойду впереди.
Yapacağım ilk iş onu-bir-yerde'den çıkmak olacak. Kendi çadırımı alacağım. Ortalarda kaybolmayacak, en önde olacak.
" Я заведу детей и буду заботиться о них, буду давать им рыбий жир и следить, как у них меняются зубы, и...
Çocuklarım olacak ve onlarla ilgileneceğim. Onlara balık yağı vereceğim ve dişlerinin büyümesini izleyeceğim.
Я заведу важные контакты, научусь тем вещам, которым не научился бы в институте.
Önemli kişilerle bağlantım olacak. Sınıfta öğrenemeyeceğim türde şeyler öğreneceğim.
Я заведу дело для тебя.
Tamam, tamam.
Я заведу дело.
Bak, bir rapor doldurduğum için mutluyum.
Скажу вам одно - будучи пожарным инспектором, много друзей я тут себе не заведу.
Bir şey söyleyeyim... İtfaiye şefi olarak bu kasabada... edinebileceğimden çok daha az dostum var.
- Давайте я ее для вас заведу.
Dur senin için çalıştırayım
Пошли, я заведу машину.
Haydi gidelim, arabayı çalıştıracağım.
Буду работать в зоомагазине. Заведу собаку.
Büyük olasılıkla evcil hayvan dükkanında çalışırım.
Заведу-ка я будильник, хорошо?
Saati kurayım, tamam mı
- Я заведу ребёнка.. Когда-нибудь.
Bir ara çocuk yapmak istiyorum.
Мама говорила, что я заведу много новых друзей.
Annem, bir sürü yeni arkadaş edineceğimi söyledi. Oradan çok hoşlanacağıma dair bana söz verdiler.
- Пойду заведу машину. - Погоди.
- Ben arabayı çalıştırayım.
Боже, жду не дождусь, когда я забеременею и заведу ребенка.
Tanrım, hamile kalıp bebek sahibi olmak için can atıyorum.
Я куплю свадебное платье, потом заведу ребенка, потом умру, и на небесах встречу супер-милого парня.
Gelinliğimi alacağım, bebek sahibi olacağım, sonra öleceğim ve cennette süper yakışıklı bir erkekle tanışacağım.
Я заведу себе будильник.
- Kol saati alarmımı kuracağım.
- Там в это время никого нет. Увидишь, я тебя заведу.
Seni sertleştireceğim.