Непривычно перевод на турецкий
184 параллельный перевод
Всё так непривычно.
- Çok alışılmadık bir durum.
Непривычно осознавать, что это не так.
Bunun yanlış olduğunu keşfetmek huzurumu kaçırdı.
Звучит непривычно, но это истинная правда.
Saçma görünüyor ama gerçek bu.
Вы все такие симпатичные. Это непривычно.
Hepiniz çok iyi görünüyorsunuz.
Но мне здесь как-то непривычно.
Ama ben, yani... burayı çıkartamadım.
Это для нас обоих непривычно но здесь мы имеем дело с силами природы.
Bu bizim için gerçekten yeni bir şey... ama doğanın temel güçleriyle uğraşıyoruz.
Слушай, мне все это непривычно, ясно?
Bu işte biraz yeniyim.
Непривычно быть в камере без него.
Hücrede yanımda olmaması çok tuhaf bir his.
Дорогая. Непривычно иметь в доме утонченную женщину. Это опьяняет.
Sevgili İsabel, evde yine kültürlü bir kadın görmek çok garip... ve çok baş döndürücü.
Хотя и непривычно говорить все 28 минут о какой-то кукле, однако ваш покорный слуга просто не мог остановитьсz.
Normalde 28 dakika bir bebek hakkında konuşulmaz ama doğruyu söylemek gerekirse, kendimi tutamıyorum.
Как будто вам непривычно его носить.
Hani sanki hiç alışamamışsınız gibi.
Как непривычно. Да.
Bu çok tuhaf.
Небось непривычно наверху, механик?
Sonunda makine dairesinden çıktın.
Три – жестоко и непривычно.
3 ise gereksiz ve acımasız.
Именно в этом. Тебе просто непривычно чувствовать себя другой.
Bu yeni kişi seni şimdi rahatsız ediyor.
Это всё совсем непривычно.
Tamamen eşsiz bir şey.
Немного непривычно, да?
Damgalanmış gibi oldun, değil mi?
Это как-то непривычно.
- Bu acayip derecede huzur bozucu.
Когда это непривычно - это впечатляет
Alışık olmayınca çok etkileyici görünüyor ha?
Я понимаю, как это непривычно звучит для некоторых людей.
Bunun bazı insanlar için tuhaf olduğunu biliyorum.
Для меня это непривычно, понимаешь?
Bunlara alışık değilim biliyorsun.
Это безусловно непривычно спорить о том пил я или нет.
Bu, içki içip içmediğim konusunda tartışmaktan çok daha güzel.
Для меня все это тоже очень непривычно, милая.
Benim için de yeni tatlım.
- Да! "Должен сказать, сегодня он играет непривычно самоуверенно"
Bugün kendine güveni olduğunu söylemeliyim.
То, что Джон занялся домом, очень хорошо, хоть и непривычно.
John'ın kendini eve adaması iyi bir şey.
Немного непривычно по утрам не бежать на работу.
Bu biraz garip, sabah kalkıp işe gitmek zorunda olmamak.
Выглядит немного непривычно, но если этот тай-джи хотя бы на половину хорош, как май тай, то, уверена, что полюблю его.
Biraz egzotik görünüyor, ama bu Tai Chi, Mai Tai *'nin yarısı kadar bile güzelse, eminim sevicem.
Для тебя это непривычно, не так ли?
Bu senin için farklı olacak, öyle değil mi?
Так непривычно чего-то не знать.
Hiçbir şey bilmemek de çok nadirdir.
Твоя поддержка была непривычно искренней.
Yardım ederken, senden beklenmeyecek kadar samimiydin.
Только немного непривычно в новой ипостаси.
Erkek olmanın sıkıntılarıyla meşgulüm.
- Ошибаться непривычно.
- Hatalı olmaya alışkın değilim.
Тебе что, непривычно есть из тарелок?
- Tabaktan yemek tuhaf mı geliyor?
Непривычно так долго быть дома?
Peki bunda zaman sonra eve dönmek garip bir duygu mu?
Тотчас он понял что это и есть его жизнь,... а заниматься чем-то ещё было непривычно.
Ve sonra gerçekçi bir şekilde düşündü ki : Zaten onun hayatı buydu. ... hayatının sıradışı kısmı başka şeyler yaparak harcadığı zamandı.
но всё равно мне немного непривычно.
Öğrenci konseyindekiler de bana yardımcı oluyorlar, ama yine de herşeyi kavrayamıyorum.
Это непривычно для меня - встречаться с кем-то вообще,
Bu benim için yeni bir durum.
- Очень непривычно.
- Bilinmeyen sular.
Непривычно.
Bilmem.
Так непривычно видеть, что она ведет себя как девчонка.
Onu gerçek bir kız gibi görmek oldukça tuhaf.
Как непривычно...
Her nasılsa... Nasıl? Mozart gibi bir şey mi?
Непривычно, так часто смеяться...
Çok komikti...
Невозможно отрицать обвинение, однако непривычно быть определяемой через брата.
Bunu inkar edemem yine de birinin kardeşi olarak anılmaya alışık değilim.
Непривычно. Волнуешься обо мне?
Bak sen, endişelendin mi?
"Для ребенка в отеле все непривычно и интересно".
"Bir çocuk için oteldeki her şey yabancı ve harikadır."
- Непривычно.
- Çok ilginç.
Непривычно быть моделью.
- Modellik için oldukça garip.
Сначала может быть непривычно.
Başlangıçta yabancılık çekebilirsiniz.
Хотя, это было бы непривычно.
Normalde çok karışık olurdu.
Всё это жутко непривычно.
Aşırı tuhaf.
Непривычно, столько свободного времени.
Boş zamanım olması garip.