Поможем перевод на турецкий
1,482 параллельный перевод
Сегодня в министерстве иностранных дел приём, и мы поможем всё устроить.
Yabancılar Merkezinde bu gece parti var ve yardım edicez biz de.
Мы ему не поможем.
Ona yardım edemeyiz.
ћы поможем тебе, первые... первые пару лет, хорошо?
sana ilk bir kaç yıI için.. yarım edeceğiz, tamam mı?
ћы поможем тебе.
Yardım edeceğiz sana.
я не говорю, что мы оплатим все 100 %, но мы тебе поможем.
Hepsini ödeyeceğimizi söylemiyorum ama yarım edeceğiz sana.
Мы поможем с адвокатом и всем остальным.
Avukat ile diğer her şeyi biz ayarlayacağız.
В этот раз мы тебе не поможем.
Bu defa sana yardım etmeyeceğiz.
Мы поможем.
Size yardım edeceğiz.
Если только мы тебе не поможем.
Tabii sana yardım etmezsek.
Его заметили. - Мы ничем ему не поможем.
Elimizden bir şey gelmezdi.
пойдём там тоже поможем.
Hadi gidelim ve şuradakilere yardım edelim.
Хорошо, я думаю, мы вам поможем.
Tamam, sanırım size yardımcı olabiliriz.
Ладно, давай отвезём этого слизняка назад в Тид и поможем Падме и Асоке навести здесь порядок.
Pekala, şu alçağı Theed'e geri götürelim. Sonra Padmé ve Ahsoka'ya aşağıyı temizlemelerinde yardım ederiz.
Мы поможем ей или как?
Ona yardım edecek miyiz etmeyecek miyiz?
- Мы как-нибудь поможем тебе.
Sana yardım edecek bir yol buluruz. Hayır, hayır.
- Мы поможем её найти.
Hayır Shea, bekleyecektir. Onu bulmana yardım edeceğiz.
Дорогая, давай мы поможем тебе расслабиться?
Karıcığım. Rahatlamana yardım etmiyor muyuz?
А потом мы поможем всем, кто пострадал от твоей несправедливости. И соберем свою собственную лигу.
Senin haksızlık ettiğin herkese ulaşacak ve kendi ekibimizi kuracağız.
Мы поможем тебе протрезветь... найдём нижнее бельё.
Seni ayıltıp iç çamaşırı buluruz.
Если мы поможем ему чувствовать себя героем, кем он и является, он бы относился к произошедшему по-другому.
Bir kahraman olduğunun farkına varmasını sağlarsak, ki zaten öyle yaşadığı deneyime daha bir severek bakacaktır.
Мы поможем.
Yardım edeceğiz.
Мы поможем построить сопротивление.
Bir direniş oluşturmaya yardım edeceğiz.
Мы тебе поможем.
Sana yardım getireceğiz.
Мы поможем вам его снять, Уолтер.
Çıkarmana yardım edeceğiz, Walter.
И я думаю, что разбудив детей нашим криком, мы делу тоже не поможем.
Ayrıca birbirimize bağırıp çocukları uyandırmanın çözüm olduğunu düşünmüyorum.
Мы поможем друг другу.
Birbirimize yardım edeceğiz.
Мы все равно ничем здесь не поможем.
Şu anda burada yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
А что, если мы поможем ей в проекте, над которым она работает?
Linda hangi projede çalışıyorsa ona yardım etsek?
Во-первых, Лоретта, хочу сказать что мне жаль слышать о вашем диагнозе но знайте, что мы поможем пройти через этот...
Her şeyden önce, Loretta, sana koyulan teşhis nedeniyle çok üzgün olduğumu belirtmek istiyorum ama sana bütün bunları atlatacağımızı bilmeni istiyorum...
Может мы поможем ему поймать его преступника прежде, чем кто-то еще попадется у него на пути!
Belki ona mahkûmunu yakalamasında kimse buraya gelmeden önce yardım edebiliriz.
- Мы поможем. - Отлично.
- Biz yardım edebiliriz.
Мы поможем.
Biz yardım edebiliriz.
Мы тебе поможем!
Sana yardım edeceğiz!
Но мы знаем, что ты хочешь рассказать правду. Мы тебе в этом поможем.
Gerçekleri söylemek istediğini de biliyoruz sadece biraz yardım edeceğiz o kadar.
В любом случае мы вам поможем.
Kararınız ne olursa olsun, biz size yardımcı olacağız.
Если хочешь, мы поможем тебе с этим.
İlgilenmemizi ister misin?
Ты был прав, что надо сражаться, есть другие и естьтакие, как я, мы поможем у них лучшие начало.
Mücadele etmekte haklıydınız. Dışarıda benim gibiler var.
Вместе мы поможем друг другу залечить душевные раны.
El ele verip, birbirimize yardımcı olacağız.
Мы поможем тебе выйти из игры.
Bu işten kurtulman için sana yardım ederiz.
ЗА СВОБОДУ СЛОВА! ПОМОЖЕМ НАШИМ ТОВАРИЩАМ ИЗ КИОТО!
"İfade özgürlüğü için savaşın!"
Пойдем с нами, мы поможем тебе.
Bizimle gel sana yardım edelim.
Мы поможем тебе!
Sana yardım edebiliriz.
Если мы поможем тебе, - Ты поможешь нам?
Sana yardım edersek sen de bize yardım edeceksin.
Мы обещали Экляксерам, что поможем им!
Hayır. Puddle'lara yardım edeceğimize söz verdik.
Если вы закроете ядерную программу, мы поможем вам противостоять международной изоляции и внутренним политическим раздорам.
Söylemeye çalıştığım, nükleer programınızı durdurmanız değil. Bizler, uluslararası platformda dışlanmanız ve iç politikada çektiğiniz güçlükler karşısında, size yardımcı olacağız.
Сейчас мы ей не поможем.
Bizi bulurlarsa, ona yardım edemeyiz.
Если мы вам поможем, тогда они точно придут.
Size yardim edersek gelebilirler.
И мы поможем тебе.
Şu an da yardımın gerekiyor.
Если вы ещё там мы вам поможем.
Bizi duyuyorsanız yardım edeceğiz.
- Может, поможем ему?
- Ona yardım etmeli miyiz?
- Мы поможем.
Her şeyi düzelteceğiz.