Стало легче перевод на турецкий

- Мне стало легче сейчас.

- Şimdi çok daha iyiyim.

- Бьюсь об заклад, вам стало легче. - Да, намного легче.

Evet, rahatladım.

Утром ей стало легче.

Dert bitmiyor ki hiç. Şimdi nasıl?

Мой сосед постучал мне в стену. Но от этого мне не стало легче.

Yan hücredekinin takırtılarının hiçbir faydası yoktu.

Потом стало легче.

Biraz sonra, tekrardan,

Спасибо, что сделала все, чтобы мне стало легче.

Durumu kolaylaştırdığın için teşekkür ederim.

Давай, глотай. Стало легче?

- Hapları al, yut.Daha iyi misin?

Я приняла это и мне стало легче.

Bunu kabullenmeye çalıştım ve çok faydası oldu.

Теперь стало легче.

Daha hafif. - Evet.

Когда мы пришли сюда, мне стало легче подбирать слова.

Buraya geldik. Burada sözcükler daha kolay söyleniyor.

Мне стало легче, когда я увидел её лицо.

Yüzünü tekrar görmek beni rahatlattı.

Тебе не стало легче?

Daha iyi hissettin mi?

Теперь мне стало легче.

Şimdi rahatladım.

Теперь, когда эта первая встреча закончилась, мне стало легче.

Bu ziyaret bittiğine göre artık rahatım.

Мне сразу стало легче. Пока!

Anlıyorum.Senin davranışın beni yatıştırdı

Не хочешь, чтобы тебе стало легче.

- Alo, buyrun?

- Я просто стараюсь, чтобы стало легче. - Для кто?

- Sadece bazı şeyleri kolaylaştırmaya çalışıyorum.

Но к обеду я поняла, что он уехал и мне стало легче.

Ama akşam yemeğinde gitmiş olduğunu fark ettim. Ve kendimi çok rahatlamış hissettim.

И тебе стало легче, когда ты это сказал?

Bunları söyledin diye daha mı iyi hissediyorsun?

- Да, мы с ней поговорили, и стало легче.

Evet, konuşmak bize iyi geldi.

Стало легче?

Rahatladın mı?

- Раз вы узнали о больном члене семьи, вам стало легче от того, что вы приходите сюда?

Artık geri zekâlı bir aile ferdin olduğunu öğrendiğine göre,.. ... buraya gelmekle ilgili daha iyi şeyler hissediyor musun?

Нам бы просто очень хотелось, чтобы ему стало легче.

Biz sadece onun biraz rahatlayacağını umuyoruz.

OK. Теперь тебе стало легче?

Oldu mu, şimdi daha mı iyi hissediyorsun?

Как насчет тебя, тебе стало легче?

Ya sen? Sen daha iyi mi hissettin şimdi?

Но Вивека была такой милой и спокойной, что мне сразу стало легче.

Haliyle endişeliydim ama Viveca çok tatlı ve sakindi. Beni gerçekten rahatlattı.

Так что не думай, что я буду с тобой трещать. Только чтобы тебе стало легче.

Sana kendini iyi hissettirmem için çene çaImamı bekIeyemezsin.

Мне стало легче, когда я узнал, что это не я ее потерял.

RahatIadığımı söyIemeIiyim. Ben kaybetmemişim çünkü.

Мне стало гораздо легче.

Şimdi çok daha iyi hissediyorum.

Разве от этого мне стало бы легче?

- Neye yararı olurdu ki?

Тебе хоть легче стало?

Hiç olmazsa şimdi kendini iyi hissediyor musun?

Расстрелять их, стало бы намного легче.

Koş, kaçırmak istemiyorum.

Стало бы легче, если бы ты рассказала как это больно.

Bu yüzden acı çektiğini söylersen yararı olur.

Видимо ему стало легче.

Biraz önce Penny ile konuştum ve o da onu karşılamaya gitti.

Разве ты не чувствуешь, что работать стало намного легче?

Sence de işler daha iyi gitmiyor mu?

Мне стало значительно легче.

Daha iyi hissediyorum.

- Мне стало гораздо легче дышать.

- Ayrıca nefes alışım rahatladı.

Мне стало намного легче от того, что какой-то идиот будет думать!

İçim rahatladı doğrusu. Ne de olsa bu kafasız, bir çare düşünecek.

Но потом стало легче от того, что ты ответила.

Bana kendinden bahset Joe.

От этих слов тебе стало хоть чуть-чуть легче?

Bunu söylemenin seni rahatlattığı oldu mu hiç?

- но легче не стало. - Этому нет оправданий.

Bunun işi kolaylaştıracağını sanmıştım, ama olmadı.

Потом я стал думать о Кэйт, и с первыми лучами солнца мне стало значительно легче.

Ve sonra Kate'i düşünmeye başladım, ve beni bir bütün hissettirdiği ilk anı.

Мне стало намного легче.

Bu daha iyi hissetmemi sağladı.

– Тебе стало бы легче, если бы ты узнала, что я против этого?

Bundan hoşlanmadığımı bilmek seni rahatlatır mı? - Evet, hem de çok!

Не счастлив, а... я благодарен и мне стало намного легче теперь, когда ты делаешь это.

Mutlu değil ama memnun, Ve rahat... Bu yaptığın şeyde.

Как-то один парень сказал мне : для того, чтобы стало легче, легче на душе нужно нужно выговориться. Сначала - мой напарник, потом - ни в чем не повинные люди.

Önce ortağım, sonra da diğerleri...

С тех пор, как Герон и исследовательское судно стали членами нашего альянса, найти новых союзников стало немного легче.

Garon ve gözlem gemisi kurucu üyelerimiz oldu böylece yeni müttefikler bulmak daha kolaylaştı.

Я думаю понятно без разговоров что нам всем,... стало чрезвычайно легче.

Hepimizin ne kadar sevindiğini söylememe gerek bile yok sanırım.

Мне от этого легче не стало,... и само собой он не перестал изменять.

Bu olay kendimi daha iyi hissetmemi sağlamadı. Beni aldatmaya devam etti.

От того, что вы здесь, стало гораздо легче.

Burada olmanız beni rahatlatıyor.

Стало легче.

İyi geldi.