Удобно перевод на турецкий
2,395 параллельный перевод
Это довольно удобно.
Oldukça kullanışlı.
Ну разве не удобно?
İşe bak sen.
Ну, может это было удобно.
Belki de münasip bir yerdir.
Я слишком далеко от подъездной дорожки, и мне не удобно давать задний ход.
- Giriş yolundan çok uzaktayım, ve geri geri kullanma konusunda pek iyi değilim.
"Ешь сам, или съедят тебя" когда тебе удобно, но когда появляются сложности, Уингер начинает нервничать, так что ли?
Uygun olunca öl ya da öldür, ama işler zorlaşınca Winger endişeleniyor öyle mi?
Очень удобно.
- Aman ne kadar rahatladım.
Тебе, кажется, довольно удобно с ней.
Ona baya ısınmış gibisin.
Я не знаю как это произошло... и одной ночью, мы зажгли камин, и... было удобно.
Neden oldu bilmiyorum ama bir gece ateş yaktık ve ısındık.
Когда тебе будет удобно.
Yani sana ne zaman uyarsa artık.
Как удобно, неправда ли?
Uygun bir tanık, değil mi?
Как удобно.
Ne tesadüf olmuş.
Удобно?
Rahat mısın?
Как удобно.
Nasıl da uygun.
Хорошо, наконец-то мне удобно.
Sonunda rahat ettim.
Я звоню тебе с новенького Арроухэд, поэтому меня так хорошо слышно, а моя рука никогда не устанет из-за его удобной формы ".
"Yeni Okbaşımdan arıyorum seni, " Ergonomik yapısı yüzünden "ellerimin asla yorulmadığı ve sesimin berrak çıktığı."
Как удобно вышло, что он умер перед тем, как у него появился шанс написать об этом.
Bunu yazamadan ölmüş olması senin için ne kadar güzel olmuştur.
Случайная авария. Очень удобно.
Olağan bir araba kazası olacaktı.
Мы живём, только так, как удобно тебе!
Sen nasıl istiyorsan öyle yaşıyoruz.
Как тебе удобно.
Rahatsan ne olursa olsun.
Удобно?
İyi misin?
Там будет удобно.
Rahat olur.
Удобно с ним работать?
Çalışmaya değer biri mi?
Чувствуйте себя как дома. А мы сделаем все возможное, чтобы вам было удобно.
Kendinizi evinizde hissedin rahat etmeniz için elimizden geleni yapacağız.
Ох, удобно.
Ne hoş.
О, как удобно для всех нас.
Hepimiz için ne kadar da uygun.
Он поел, ему удобно и он читает.
Yemeğini yiyor, keyfi yerinde ve kitap okuyor.
Удобно?
Rahat mısın öyle?
О, ими удобно копаться в мусоре.
- Dostum çöpü karıştırıyorlardı.
Должно быть им там удобно.
- Sıcak bir ortam olmuştur.
Я сообщал тебе этот факт 1562 раза, если быть точным... А его рукой удобно чесать спину.
Bu gerçeği size tam 1,562 kez söyledim kolları da sırtımı kaşıyabilirdi.
- Удобно.
- Sonuç diye buna derim.
И как удобно для подсудимой.
Sanık için de biçilmiş kaftan.
Надеюсь, тебе удобно.
Umarım bununla biraz da olsa teselli bulursun.
Да. Вы ребят удобно устроились.
Rahat görünüyorsunuz.
- Удобно, компактно для перекуса.
- Pratik bir atıştırmalık.
Это удобно.
Çok kullanışlı olurdu.
Мне удобно.
Rahatlığım önemlidir.
Очень удобно.
Gayet kullanışlı.
Удобно.
Güzel uymuş.
Как удобно.
Evet.
Я пытаюсь удобно разместить того джентльмена.
Şuradaki beyin sandalyesinin yerine koymak için.
Да, было бы удобно.
Ne kadar da uygun olurdu.
Я вижу Вы удобно устроились.
- Rahatladığını görüyorum.
Она заходит в игру из дома в Южной части города, который очень удобно расположен в нескольких минутах от нас.
South End'deki evinden giriş yapıyormuş. Bizden sadece birkaç dakika uzaklıkta.
Просто сейчас не очень удобно. Тут Ник.
Durum biraz tuhaf şu an, Nick geldi.
- Может, им так удобно.
Belki işe yarıyordur.
Камеры пентхауса были отключены, очень удобно.
Çatı katındaki kameralar o gece çalışmıyormuş.
Как удобно.
Çok yerinde olmuş.
Удобно.
Olabilir.
- О, очень удобно.
- Ben de inandım.
Как удобно.
Ne kadar uygun.