Эдема перевод на турецкий
46 параллельный перевод
Конечно, доктор. Сады Эдема находились как раз под Москвой.
Tabi, zaten Cennet Bahçesi de hemen Moskova'nın dışındadır.
Змей для Сада Эдема.
Cennetin Bahçesi için yılanlar.
Они жаждут Эдема, куда приходит весна.
Baharın olduğu bir Eden için özlem duyuyorlar. Hepimiz duyuyoruz.
Если они продолжат, против них выдвинут обвинения и навсегда отрежут от Эдема.
Israr ederlerse haklarında suçlama yapılır ve Eden'dan mahrum kalırlar.
Я помогаю м-ру Споку в поисках вашего Эдема.
Eden'inizin bulunması konusunda Mr. Spock'a yardım ediyorum.
Я не собираюсь отдавать вам руль, пока мы не достигнем Эдема.
Eden'a ulaşana kadar dümeni size teslim etmeye niyetim yok.
Мы в пределах диапазона сенсоров от Эдема, приближаемся.
Eden'a alıcı menzilindeyiz ve yaklaşmaya devam ediyoruz.
Мы находимся на орбите Эдема, брат Севрин.
Eden üzerinde yörüngedeyiz, Kardeş Sevrin.
Мы не уйдем с Эдема.
Eden'ı terk etmiyoruz, hiçbirimiz.
Они сказали, что секс - это зло, а женщины, воплощение сексуальности, виновны в грехопадении человека в садах Эдема!
Cinselliğin günah, ve cinselliğin vücut bulmuş hali olan kadının insanlığın cennetten uzaklaştırıImasının sebebi olduğunu söyleyerek!
Он был похож на сады Эдема до их падения.
Güz öncesindeki cennet bahçesi gibiydi.
- Похоронить Эдема в розарии.
Adam'ı gül bahçesine, gömmek için.
Но я все еще не мог покинуть Эдема, как бы отец ни сходил с ума.
Babam ne kadar deliriyor olursa olsun Adam'ı yanlız bırakamazdım.
Плоды Эдема для детей Ноя.
Noah'ın çocukları için Cennetin yemekleri.
Слушай песни Эдема
Cennet müziklerini dinle.
Сказано : Есть два дерева в саду Эдема.
Genesis'e göre, "Aden Bahçesi" nde iki ağaç bulunmaktadır :
При помощи таких кукол, похожих на старых добрых Кена и Барби, мы им показываем, как Адам и Ева ходили и разговаривали с Богом в саду Эдема.
Bildiğimiz Ken ve Barbie bebekleri. Eden bahçelerinde yürüyüp Tanrı'yla nasıl konuştuklarından bahsedeceğiz.
Скажи мне, когда Каин поселился на востоке Эдема, что это была за земля?
Kabil, Cennet Bahçesinin doğusuna yerleştiğinde, hangi diyarda yaşamıştır?
Может быть, поставим сад вокруг Эдема на самый верх пирамиды?
O zaman Eden Ormanı'nı piramitin tepesine koymaya ne dersin?
Это - Сокрушение Эдема Глазами Мизантропической Диеты -
Demek bu "Cennetin, İnsanları Sevmeyen Tanrının Gözleriyle Yok Oluşu" oluyormuş.
Хотя, даже в райском саду Эдема потребовался бы временами очищающий дождь.
Cennet bahçelerinin bile arada sırada arındırıcı yağmura ihtiyacı var.
♪ Твоё тело мой сад Эдема ♪
♪ Vücudun senin, cennet bahçemdir benim ♪
Этот купол - Его желание для нового Эдема.
Bu Kubbe, onun yeni bir cennet bahçesi dileğidir.
"Адам и Ева. Изгнание из Эдема"
"Adem ve Havva'nın cennetten kovuluşu."
Так что будешь делать с нашими друзьями из Эдема?
- Eden'daki arkadaşlarımız için ne yapmayı düşünüyorsun?
Эй, коп из Эдема просил передать вот это.
Eden polisi bunu sana vermemi söyledi.
Из Эдема.
Aden'den.
И я должна поверить тебе и ангелу, который со времён Эдема думает только о себе?
Neden Bahçe olayındaki gibi sadece kendini düşünen ve sadece senin güvendiğin bir meleğe güveneyim?
"К востоку от Эдема".
Cennetin Doğusu.
Фрукт из самого Эдема.
Cennetten gelen bir meyve gibiydi.
Змей из Эдема...
Cennetteki yılan...
Тот самый змей из сада Эдема.
Cennet Bahçesi'nde Havva'yı kandıran yılan.
Джарден Эдема "
Cennetin Jarden'lileri. "
На протяжении многих веков, орден тамплиеров искал мифическое Яблоко Эдема.
Asırlar boyunca, Tapınak Şövalyeleri efsanevi Cennet Elması'nı aradılar.
Но если захватить его сына - принца. Он сдаст и город, и Яблоко Эдема.
Ancak oğlu, yani prens esir edilmiş durumda Sultan, şehri ve Cennet Elması'nı teslim edecek.
Это Яблоко Эдема, Кэл.
O Cennet Elması'dır, Cal.
Великое Яблоко Эдема.
Cennet Elması için teşekkürler.
Дамы и господа, Яблоко Эдема.
Hanımefendiler ve beyefendiler, huzurlarınızda Cennet Elması.
Прогони из "Эдема". Пусть дружба тебя не ослепляет.
Arkadaşlığın gözünü kör etmesine müsaade etme.
Беженцы утраченного Эдема, нас смыло к чужим берегам.
Kayıp cennetten kaçan mültecileriz ve yabancı bir kıyıya vurmuşuz.
Зависело бы все от Бога, мы все были бы голые и невежами в убогом Эдема.
Aslında, senin tanrına kalsaydı, hepimiz de sefil cennette, anadan üryan ve cahil kalacaktık.
И места, куда направляемся, Эдема, не существует.
Ve gittiğimiz Cennet denen yer aslında yok.
Нет никакого Эдема.
Cennet diye bir yer yok.
Они ждут новых садов Эдема, но не ожидают стать удобрением.
Buranın onlara bir cennet bahçesi olmasını umuyorlar o bahçeye gübre olmayı değil.
Ох уж этот ваш Сад Эдема.
Sen ve Cennet Bahçen.
... по приходу Эдема, который приносил мне воду. Я засыпал от изнеможения.
Sadece yorgunluktan kendimden geçtiğim zamanlarda uyudum.