130 перевод на английский
1,184 параллельный перевод
Bazıları 120, 130, hatta 170 franka satılıyor.
Some sell for 120, 130, up to 170.
Her grupta, o gruba ait olup olmadığını anlamak için küçük oyunlar oynanır New Jersey'deki kuzenimin çetesinde iki otomobilin birbirine 130 kilometreyle yaklaştığı bir oyun oynanıyordu.
Every crowd has its little games to prove if you're a punk or not. My cousin in Jersey plays chickie, which is two cars heading towards each other at about 80 miles per hour.
- biz şehirde değilizki - bak zaten iki tavuğa mal oldu bot için far ve boya alınacak ne kadar eder, 130 dolar?
- We are someplace. We aren't in the city. - You're already out two chickens a headlight and paint for the boat.
- 130 dakikaya yaklaşıyor.
- Moving up to 130.
CD-ROM okuma hızları hala 130 ms dolayında. Bir sürü ekran titremesi var ve Intel'in yeni Pentium çipleri bu MX480'leri tamamen atıl hale getirecek.
The CD-ROM seek rates are still in the 130 millisecond range, there's tons of screen flicker and the new Pentium controller chips from Intel will make these MX 480s obsolete.
- Tanrım, kan basıncı 220 / 130.
- Man, his BP's 220 / 130.
Düşüyor. 190 / 130.
- lt's falling. 1 90 over 1 30.
Yanıt vermiyor, sığ solunum, 8. Nabız 130.
She's unresponsive, shallow resps at eight.
Tansiyon 90 / 50.
Pulse, 130. BP, 90 % P0.
( Altameyer ) 130!
( Altameyer ) 130!
Ona bu adı kendi verdi ve yarış numarası olan 130... üzerine boyandı.
He named it after himself and had his racing number 130... painted on it.
130 nerede?
So, where's the 130?
130.
130.
- 130,000. En önden bir alıcı. - Elise Eliot bayağı zengin olmalı.
Lot 57, the fine Yung Che charger showing here and $ 90,000 to start.
Haydi. 130,000 dolar. 130...
New bidder now, $ 110,000.
135,000 dolar veren alıcı arkada.
- Teach her a lesson. Come on. At $ 130,000. 130...
Yüz kırk üç bin yeterli... 130 metre kare için kira 43 mark eder. Personel de sekiz kişi yeterli.
One hundred and forty three thousand to be exact - if the rent is 43 marks sq.m. for 130 sq.m. and the staff is eight.
Sadece 130 kiloluk koca bir adamdı hayatım.
He was a 300-pound sack of shit, hon.
Ve 130 kilo değildi.
He was not 300 pounds.
Balinamız 130 kilodan 50 kiloya mı düşmüş demek, hem de üç günde.
The cat went from 280 pounds to 114 pounds in three days?
Kilometre göstergesinde bir hata olduğunu biliyordum çünkü saatte 130'la giderken yanımdan bir ördek geçti.
I knew that there was a mistake in the speedometer when, at 80 miles / h, this duck flew past me in the same direction.
Kan basıncı 1 30 / 90.
BP's 130 over 90.
Nabız zayıf, 1 30.
Pulse weak at 130.
- Kan basıncı artıyor, 180 / 130.
- BP's rising, 180 / 130.
- 130 / 100.
- 130 / 100.
Yüzünde yaralanma, karında ağır travma.
BP, 130 / 80. Multiple facial lacs. Blunt trauma to the abdomen.
- Kan basıncı sabit, 1 30 / 80.
- BP's holding steady, 130 / 80.
Kan basıncı 1 30 / 95. Solunum 25. 1 20'de birazcık düşük.
Pressure's 130 over 95, resp is 25, slightly tachy at 120.
- Kalp atışı 130'a çıktı.
- Heart rate's up to 130.
- Kan basıncı düşüyor. 1 90 / 1 30.
- BP's coming down. 190 over 130.
Kulübesi 130 km. kuzeyde.
Cabin up north, eighty miles.
Ve 130?
And 130?
130 size efendim.
One hundred and thirty to you, sir?
130 dediler.
One hundred and thirty he does.
Şu anda 130'da.
One hundred and thirty is now the bid.
- Nabız 130.
- Heart rate 130.
130 kilo bal var.
There's 300 pounds of honey.
Dieter'ın bir Amerikalı olduğunu anlamayıp korkudan onu intihar bombacısı bir Vietkonglu sanan helikopterin içindeki bir onbaşı, iskelete dönmüş Dieter'ın üzerine 130 kiloluk ağırlığı fırlatıp boğuşarak onu araca çıkardı.
Not recognizing Dieter as an American, and fearing he might be a Vietcong on a suicide mission, a black corporal on board the helicopter threw his weight of 300 pounds upon the skeleton that was left of Dieter, and wrestled him to the floor.
Buraya 130 kilometre mesafedeki Elmvvood'ta oturuyor ve benden hoşlanıyor.
He lives is Elmwood, about 80 miles from here, and he likes me.
130'a 80.
130 over 80.
- 1 30 / 90.
- 130 / 90.
130 / 90.
130 / 90.
Kan basıncı 130 / 80.
BP 130 / 80.
Nabız 1 30.
Pulse is 130.
- Japon malı.
- $ 130,000.
- Saatte 130 km.
- Sorry!
130.
Eighty-four miles an hour.
130.
Thank you.
Nabız, 13O.
Pulse 130.
Nabız 1 30.
Pulse 130.
Kan basıncı 1 30 / 90.
BP 130 over 90.