1300 перевод на английский
280 параллельный перевод
Ölümün aniden ve vahşice geldiği bu 1300 kilometrekarelik alana giriyor... çünkü bunun sıradan bir dağ olduğunu düşünüyor... ve oradaki hazineye tamah ediyor.
He's going into this 800 square miles of sudden and violent death... because he thinks it's just another mountain... and because he's greedy for its treasure.
Belki 1300 daha çıkarabilirim.
Maybe I can dig up 1300 more.
1300 mü?
Thirteen hundred?
1300.
1300.
Ekip 1A-14, 1A-14, 1300. blok, Güney Flower, bir 390 kavgası.
Unit 1A-14, 1A-14, 1300 block, South Flower, a 390 fight.
1300 blok, Güney Flower, bir 390 kavgası
1300 block, South Flower, a 390 fight.
Evet, Tommy, brüt 1200-1300 Dolar kazanıyor.
So, Tommy, he does about $ 12-1300 gross.
Dükkan 13 : 00 - 13 : 15 arası açık olacak.
The ship's store will be open from 1300 to 1315.
Tamir ekibi saat 13.00'te devralacak.
The repair crew will take over at 1300.
1200 dolar dendi. 1300 diyen var mı?
$ 1,200 there. $ 1,200 is bid. Say $ 1,300?
1300 veren var mı?
May I hear $ 1,300?
1200 dolara gidiyor. 1300 veren yok mu?
They're selling at $ 1,200. Do I hear $ 1,300, please?
1200 dendi. 1300 veren var mı?
$ 1,200 is bid. I have $ 1,200. Go $ 1,300.
1300 diyen var mı?
Who'll say $ 1,300?
1300 veren var mı?
Go $ 1,300. Who'll say $ 1,300?
1300 kişi altı saatten kısa bir sürede idam edildi.
1,300 people were put to death in less than six hours.
30 top, 150 makinalı tüfek ve 1300 kamyonu bırakıp kaçtılar.
Left on the ground 30 cannons, 150 guns and 1,300 trucks.
278'i tutuklandı, 1300 tanesi ise istenmeyen adam ilan edildi.
278 were imprisoned, 1300 were classified as undesirable.
Menzil : 1300.
Range : 1300.
Şimdi 1300 artı harcamalarını alıyorsun.
You're on 1300 pay and allowances.
1300 Kan buraya.
One kan 300 over here.
1300 kilometre yol teptik... onca zahmete girdik, hepi topu... 43 dolar geçti elimize, bu başarı mı sence?
You call an 800-mile drive and the rest of it, for 43 lousy dollars, you call that perfect?
Yarın, saat 13 : 00 civarında her şey yolunda giderse Berlin'den "Valkyrie" şifresini alacağız.
Tomorrow, at approximately 1300 hours, if all goes well, we shall receive from Berlin the code word "Valkyrie."
Barbar bir ilkelliğinin bir aşaması, 1300 sene kadar evveline dayanıyor.
A stage of primitive barbarism really, dating back some 1,300 years roughly.
Şu an saat 13 : 00'ü biraz geçiyor değil mi?
It's a little before 1300 hours, right?
13 : 00?
1300?
Kahire mi? Bu 1300 kara mili yapar.
Is 13,000 miles away by land.
Evet, o eşsiz kitap olmasının dışında Sultan Osman'ın Kuran-ı 1300 yılından beri Osmanlı İmparatorluğu'nun sembolü olmuş bir kitaptır.
Is much more than a rare book. The Ottoman Koran is a religious and political symbol of my people for 1300 years.
Uçağın diğer parçaları da 400 metrelik bir çap içine dağılmış.
And the remains of the plane were found within a 1300 foot radius.
Wolfman Top 40 listesinin adresi P.K. 1300, Chula Vista.
Wolfman Top 40 is Box 1300, Chula Vista.
Kaybınız 1300 dolar civarında.
All you've found missing is about $ 1300.
Yahudi sayısı, ülke ülke, toplantı tutanaklarına geçirildi. Polonya, iki milyonun üzerinde. Norveç, 1.300.
Formal minutes were kept, and lists of Jews, country by country - in Poland, over two million, in Norway, 1300,
1.300'den fazla Uçan Kale, şehrin yıkıntılarını dövdü.
More than 1300 flying ortalezas to jam the ruins of the city.
Teması görsel olarak yapacaksın 1300 feet'e geliyoruz.
You'll have to make contact visually. Coming up on 1300 feet.
1300 feet'e geliyoruz, Tamam mı?
We'll come up to 1300 feet, okay?
1300, Gates.
1300, Gates.
1300'de bir pompa testi yapacağız.
We run a pump test at 1300.
Varşova'da onu bir kez ısırmıştım, 1300... 300 ve...
I bit her once in Warsaw, in thirteen hundred and... Thirteen hundred and...
900'den 1300'e çıktı.
900 up to 1,300 feet.
Bana 1300 dolara maloldular.
They cost me 1,300 dollars.
1300 dolara satıyorum, satıyorum... 1500 dolar.
$ 1300 once, twice... $ 1500.
"Cuma saat 13'te."
"1300 hours, Friday."
Cuma saat 13'te.
"1300 hours, Friday."
Saat 13 dediğine emin misin?
Are you sure he said 1300 hours?
Al sana 1300 pezo.
Here's 1,300.
- İki bini sana, 13 bini de Simon'a.
$ 200 for you, $ 1300 for Simon.
Bu, 1300'e kadar o hapishaneden içeri birini sokmak zorunda olduğumuz anlamına geliyor.
That means we got until 1300 to get somebody inside that prison.
Kasa memuru kasanın anahtarını bana bırakacak ve saat 1300'da öğe yemeğine çıkacak.
The watch commander gives me the key to the property room, and then he goes to lunch at 1 : 00.
Herhalde Bay Edwards'ın, o 1300'ü, kazanmak için 1980 doları riske attığını hesaplayacak kadar zekisindir.
I hope you're smart enough to figure out Mr. Edwards risked nineteen hundred and eighty dollar to win the thirteen hundred.
1300 dediniz herhalde.
You mean $ 1,300, sir.
- 1300 dolar.
- $ 1300.