16 перевод на английский
15,055 параллельный перевод
Hapishanede bir hayatı olacak ve o sadece 16 yaşında.
Life in prison he's gonna get. And he's only 16.
Henüz 16 yaşında, daha çocuk.
He's only 16 years old, he's only a kid yet.
Karşımızda, yasal ve ahlaki açıdan eylemlerinden mesul tutulabilecek olsa da şeytanın oğlu diye nitelendirebileceğimiz bir adamın etkisine girmiş 16 yaşında bir çocuk var.
We have a 16-year-old who, while morally and legally responsible, was heavily influenced by someone that could only be described as something close to evil incarnate.
16 yaşındaki bir çocuğun vermesi gereken son derece önemli bir karar bu.
This is an extremely important decision that a 16-year-old's gonna have to make.
Öğrenme güçlüğü çeken, 16 yaşında bir çocuk. Karşı karşıya olduğu sorunla baş edebilecek kapasitesi yok.
He's a learning-disabled 16-year-old... who's... not equipped to... face the trouble in which he finds himself and isn't getting much help.
Ardından Steven Avery Teresa hâlâ canını bağışlaması için yalvarırken bıçağı 16 yaşındaki bu çocuğa uzatıyor ve kızın gırtlağını kesmesini söylüyor.
What Steven Avery does then... while Teresa is still begging for her life... is he hands the knife to the 16-year-old boy and instructs him to cut her throat.
16 yaşındaki Brendan, Steven Avery'nin talimatıyla Teresa Halbach'in gırtlağını kesiyor ama kız ölmüyor.
Sixteen-year-old Brendan, under the instruction of Steven Avery... cuts Teresa Halbach's throat, but she still doesn't die.
Bunun 15 ya da 16 günü boyunca savunmamızın ana dayanak noktasını iyice ön plana çıkarabildik.
- [Strang] Mm-hm. - At least 15 or 16 of those days, we have been able to bring out a theme of our defense again and again.
Bugün, olayın üzerinden 15, 16 ay geçtikten sonra öyle mi hatırlıyorsunuz?
And that's your recollection today, oh, 15, 16 months after the events?
16 aydır ne düşünüyorsam onu düşündüm.
Um, same thing that's been going through my mind for 16 months.
Avery'nin yeğeni olan ve aynı suçtan yargılanan Brendan Dassey 16 Nisan'da Manitowoc ilçesinde hâkim karşısına çıkıyor. Mahkemenin iki hafta sürmesi bekleniyor.
Avery's co-defendant and nephew Brendan Dassey goes to trial on April 16th in Manitowoc County, that trial expected to last two weeks.
- Evet. Eminim teklifte bulunacaklardır ama dediğim gibi, şu an 16 Nisan'daki mahkemenin hazırlıklarıyle meşgulüz.
Uh... they'll be offered, I'm sure, but once again, we're dealing with preparing for April 16th for trial.
Burada söz konusu olan, 16 yaşında, lise öğrencisi ortalamanın altında zihinsel yetenekleri ve dördüncü sınıf düzeyinde okuma becerisi olan bir çocuk.
It's about a 16-year-old high school student with below-average cognitive abilities... a fourth-grade reading level.
- 16 ay öncesinden bahsediyoruz, değil mi?
OK, and that's about 16 months ago, right?
Kendisi 16 yıldır bu dünyada yaşıyor olabilir ama ne davranışları ne düşünme şekli 16 yaşında biri gibi değil.
He might have been on this earth for 16 years at the time... but he didn't act like it and he didn't think like it.
Eğer 16 yaşında olsaydınız kendimizi böyle bir durumda bulsaydık o yaşadıklarınıza dair gözünüzün önüne gelen en rahatsız edici imgeler ne olurdu eğer gerçekten yaşamış olsaydınız?
Now, if you were 16 years old, if we were in a situation like this... what would be the most disturbing images for the experience if you really had experienced it?
Size Kanal 26'nın haber bülteninden bir bölüm okumak istiyorum. Diyorsunuz ki "Karşımızda, yasal ve ahlaki açıdan eylemlerinden mesul tutulabilecek olsa da şeytanın oğlu diye nitelendirebileceğimiz bir adamın etkisine girmiş 16 yaşında bir çocuk var." Doğru mudur?
I want to draw your attention to a news report from Channel 26 that says, "We have a 16-year-old who, while morally and legally responsible, was heavily influenced by someone that can only be described as something close to evil incarnate." Right?
Yasal ve ahlaki açıdan mesul tutulabilecek 16 yaşında bir çocuk olduğunu söylemek esasında suçu itiraf etmek anlamına gelir ve kesinlikle söylenmemesi gereken bir şeydir.
To say that we have a 16-year-old who's morally and legally responsible, that would in effect admit guilt and that is something you should definitely not say.
Karşımızda, yasal ve ahlaki açıdan eylemlerinden mesul tutulabilecek olsa da şeytanın oğlu diye nitelendirebileceğimiz bir adamın etkisine girmiş 16 yaşında bir çocuk var.
We have a 16-year-old who, while morally and legally responsible, was heavily influenced by someone that can only be described as something close to evil incarnate.
Kendinizi Brendan'ın durumunda hayal edin. Karşılaşabileceğiniz en ciddi suçlamalardan biriyle karşılaşmış 16 yaşında bir çocuksunuz.
Imagine if you were in Brendan's position, a 16-year-old charged with one of the most serious crimes you could possibly be charged with.
16 yaşındayken polis tarafından sorgulandım.
I was interrogated by the police when I was 16 years old.
Büyük ödül paketinin toplam satış fiyatı : $ 314.16!
Total retail price of your grand-prize package : $ 314.16!
Bu da ne? 16.
What is this?
Doğum Günüm'ü tekrar mı izliyorsun?
You're re-watching'16 Candles'?
Yirmi dokuz derece Ekvatorun 16 dakika güneyinde.
Twenty-nine degrees, 16 minutes south of the equator.
Bununla 16 oldu.
This one make 16.
Bebek yapmak 9 ay, onları asker yapmaksa 16 yıl. Zombi yapmak içinse 1 saniye yeterli.
Nine months to make a baby, then 16 years to make a soldier, and one raw second to make a zombie.
- Ölüm saati 16 : 20. - June?
Log time of death. 16 : 20 June?
16 yaşındaki en üvey babasına makasla saldırmış.
When she was 16, she attacks her foster dad with a pair of scissors.
Toplam 16 duvar falan gibi bir şey oldu.
That's like 16 walls.
16 yıldır parlamamıştı.
It hasn't glowed in 16 years.
16. gün de...
And day 16 which was the...
Adamım, ben liseyi "16. Doğum Günüm" filmindeki gibi olacak sanıyordum ve bende aynı Molly Ringwald gibi olacaktım.
Man, I thought high school was gonna be like Sixteen Candles and I was gonna be like Molly Ringwald.
Sonra farkettim ki işler 16. Doğum Günüm'deki gibi gitmiyordu.
Then I realized high school was nothing like Sixteen Candles.
Dükkandaki adam 16 tanesini bir dolara verdi.
The guy at the bodega sold me 16 for a dollar.
Baban 75 i kullan diyor. Yol 16, çok uzun sürermiş.
And your dad says take 75, because 16 takes forever.
İdmanımı bitirmek üzereydim, sonra yol 16'dan, 95'e doğru gideriz.
I just got to finish up my exercises, and then we'll hop on 16 to 95.
Macondo'dan gitmeliyiz 16 Mayıs'a kadar Kaskida'ya.
We need to go from Macondo to Kaskida by May 16th.
Geçen ay 16.
Sixteen last month.
€ 16,000'luk Château Pétrus da varmış, denemeliyiz.
Oh. Or there's a Château Pétrus for 16,000 euro we might try.
Olmaz. 16.00'da bir toplantım var.
I can't. I got a client at 4 : 00.
- 16 Nisan'da.
- April 16th.
Tamam, 16 Nisan o zaman.
Okay, April 16th it is.
3-16.
3-16.
16 Nisan'a kadar vaktimiz var.
We still got till April 16th.
Yaş aralığı 16 ve 34 olan kadınları deneyelim.
Let's try women between the ages of 16... and... 34.
Washington Oteli 16.30... asla rozetime, dürüstlüğüme, şahsıma ve halkın güvenine ihanet etmeyeceğim.
I will never betray my badge, my integrity, my character or the public trust.
14 saat 43 dakika 16 saniye.
14 hours, 43 minutes, 16 seconds.
Pekala, dün Ibis bir çöküş yaşadı ancak son 16 aydır bana dikkat verdiyseniz Walt Camby size bir sürü para kazandırmış demektir.
Okay, so Ibis took a beating yesterday, but if you've been paying attention to me for the past 16 months, Walt Camby has made you a lot of money.
16. kasetten açın.
- Open on VT 16. - Ten, nine...
Abartmaya değmez.
Yeah, just 16 years in a tank, Molly.