62 перевод на английский
1,133 параллельный перевод
37 derece kuzey ve 62 derece doğu.
37 degrees north and 62 degrees east.
Kermit saatte 62 km, Bayan Piggy ise saatte 87 km hızla gidiyor.
On a sled at 62 k.p.h., Miss Piggy's chasing him on skis at 87 k.p.h.
360, 361, 62, 63, 64, 65.
360, 361, 62, 63, 64, 65.
Sigara içenlerle yaşayanlar arasında % 62 daha fazla kanser oranı var.
There's a 62 % higher rate of cancer in people who live with smokers.
62000 kisi kapasiteli. 45 V.I.P. odasi. Ve benim için Boca Raton plus, Palm plaji ve polo och country klüb'e bedava üyelik.
62,000 capacity, 45 VIP boxes, and for me, a mansion in Boca Raton, plus free membership in the Palm Beach Polo and Country Club.
Oh, o Kanal 62'nin devir senedi.
Oh, that's the deed to Channel 62.
Herkes Kanal 62 hakkında konuşuyor, efendim, bilmek istersiniz diye düşündüm.
Just thought I ought to tell you, sir, there's a lot of talk on the street about this Channel 62.
- Pardon,'Kanal 62'mi dedin. - Ah hah.
Excuse me, did you say'Channel 62.'Uh huh.
Hey. baba, Kanal 62'yi açsana.
Hey, dad, you better turn on Channel 62.
Bu Kanal 62'nin bir hisse senedi, hedefimiz bir buçuk gün içerisinde bundan yedi bin beş yüz tanesini, parça başı on dolara satmak.
This is one share of stock in Channel 62. Our goal, over the next day and a half, will be to sell seventy-five hundred of these at ten dollars apiece.
Eee, ben istasyonumuz adına arıyorum ve bu yayın maratonunda Kanal 62'nin parasını artırmaya çalışıyoruz ve yardımcı olursanız çok seviniriz.
Um ya, I'm calling on behalf of our station and were having this telethon and where trying, really raisin'a lot of money for channel 62 and we'd really appreciate if you could help us. Bring you're dogs down here
Hayır, iş için gelmedim. Kanal 62 için konuşmaya geldim.
No, I'm not here about a job, I'd like to speak to you about Channel 62.
Kanal 62 mi?
Channel 62?
98 dolar 62 sent.
Ninety-eight sixty-two.
Ernie, Dizinleri birleştir 62-B-37.
Ernie, patch in matrix 62-B-37.
Kaç yaşındasın? 62.
How old are you?
62'ydi galiba. Evet, 1962.
Uh, sixty-two, yeah 1962.
Yaşım 62.
Age : 62.
Evet, 62 model.
Yeah, a'62.
Yönetmeliğin, 4 nolu paragraf, 62 nou bölümü neyi dikkat çeker?
What's stated in paragraph 4, section 62 in the book of regulations?
62 Ekiminde gerçekleşecek bir işgal tasarladık.
One time, the secretary got upset.
Tahmin edip duruyorlar, bilmece gibi. Bu da onların en önemli soruyu sormalarını engelliyor :
I met him sometime in June of'62.
İşte bu da eski dostu Miguel Torres. Onu da içeri biz tıktık. Shaw'un Bertrand olduğunu söylememi istediler.
Next thing, he's living in Dallas-Fort Worth, October'62 working six months at Jaggars-Chiles-Stovall a photographic firm that makes maps for the US Army.
Sonra Dallas, Fort Worth'de yaşıyor, 62 ekiminde... altı aylığına Jaggars-Chiles-Stovall'da çalışıyor.
I submit to you that what took place on November 22, 1963 was a coup d'etat.
62, 63, 64, 65, 66, 67.
Sixty-two, 63, 64, 65, 66, 67.
62 yılından beri Marstayız.
We've been on Mars since'62. It was May 22nd.
34 derece kuzey, 62 derece batı... 210 kilometre yükseklikte.
34 degrees north, 62 degrees east at an altitude of 210 kilometres.
Neden 62, 58 değil?
Why not 62?
40... 42... 62 dolar!
40... 42... 62 bucks!
Hepsi 62 dolar için mi?
All that for 62 bucks.
62 dolarla yetinmiycem.
I'm not settling for 62 bucks.
Galiba 62 defa.
62 times, I think.
3.5 litre, 62 yılına kadar yoktu.
The 327 didn't come out till'62.
Motosikleti 62 numaralı yolda bulundu.
His motorcycle was found off Highway 62.
62 tane.
Sixty-two counts?
50, 60 62 dolar.
Fifty, sixty... sixty-two dollars.
62 dolar. Bir hamburger ve sevdiğin bu şeyler için de eksi 5.16 dolar.
Sixty-two dollars minus $ 5. 16... for a hummus-tabbouleh garden burger and all that stuff you love.
62 yaşındaki bir kadının 72 yaşındaki bir erkekten randevu koparmak için... yapmayacağı şey yoktur.
And there is nothing a 62-year-old woman won't do for a date with a six... 72-year-old man.
- Nasıl yani? - 62 kişiyiz.
- What did you say?
Saymakla da arttıramazsın
- Only 62 of us left.
- 62'de.
-'62.
"Yol ne kadar riskliyse, kazanç o kadar fazladır." - 62. kural. - Doğru.
"The riskier the road, the greater the profit."
Kalkanlar % 62'de.
Shields at 62 percent.
Aynı miktarda suyu bu çaydanlıkta 62 kez kaynattım.
I have boiled the same amount of water 62 times.
Arabanız bir studebaker ise, 62'yi tuşlayın.
If your car is a Studebak er, press 62.
Arabanız bir Studebaker ise, 2'yi tuşlayın.
If your car is a Studebak er, press 62.
62 yıldır orada asılı ve hâlâ dayanıyor.
It's been hanging around for 62 years and it's still holding together.
103.62 dolar için elbiselerinizi çıkartır mısınız?
Will you take your clothes off for $ 103.62?
103.62 dolar.
$ 103.62.
65, 66, 67...
Fifty-seven, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64 65, 66, 67...
Kanal 62'mi?
Channel 62?