Adjustment перевод на английский
751 параллельный перевод
Langley'deki ayarlamaları düzenleyin.
Coordinate the adjustment with Langley.
Evlilik, doğru şekilde düşünen iki insanın huzur dolu ve dengeli uyumudur.
Marriage is a peaceful, well-balanced adjustment of two right-thinking people.
Paquita'nın zamanlama algısına bir ayar gerek. Ben de sana bir içki karıştıracaktım.
Paquita's sense of timing needs adjustment - I was just going to mix you a drink.
Ben her şeyi hallederim. Bavulların saat tam- -
The adjustment promised the trunk said that...
- Selam. Bakın, onun gibi erkekler hareketli, hırslı, büyük umutları olan ; buna adapte olmayı genellikle zor bulur.
You see, men like him... with drive, ambition, high hopes... usually find it hard to make an adjustment, and he's no exception.
Bu sadece bir işi halletme.
It's an adjustment.
Aramızdaki zaman farkının kalkmış olabileceğini ummuştuk.
We had hoped a sufficient adjustment for the time differential between us would have been made.
Hatta renk düzenlemesi bile var.
It also has an adjustment for color.
Düzenleme bir palet ve bir fırçadan oluşuyor seyirci sadece numaralı kareleri boyuyor.
The adjustment consists of a palette and brush... and the viewer simply fills in the numbered squares.
Eminim çok mutlu olacaksınız, ama tüm bunlardan sonra durulmak pek kolay bir iş olmayacak.
I'm sure you'll both live happily ever after. You know, settling down isn't going to be an easy adjustment after all this.
Buraya kolayca adapte olacağından eminim.
And I'm satisfied you'll make the adjustment here.
Büyük bir şok.
It's a pretty big adjustment.
Belki Lolita okul dışı faaliyetlere daha çok katılarak... ilgisini yöneltecek yeni bir şey bulabilir, ne dersiniz?
Some new area of adjustment that Lolita could find perhaps by taking a larger share of the extracurricular school activities?
Benden geriye kalanlar. Walter? Evet, evet, ön gösterime gittim ama çok az kaldım.
So I can make whatever adjustment seems called for.
Alışkanlık, bu her evliliğin uzun sürmesini sağlayan en temel unsurlardan biridir.
Adjustment, the foundation on which every lasting marriage is built.
Her evli erkek birşeylere alışmak zorunda kalır.
Every married man has to make some adjustment.
Zor bir iş değil.
The adjustment is minor.
Topluma tamamen uyum sağlamanın... toplum içinde tamamen uyumsuz olmak kadar kötü olduğunu öğrendim.
I've learned that total adjustment to society is quite as bad as total maladjustment.
Diapozitifleri inceliyordum, gerekli ayarlamayı yapamadım.
The last slide I examined, I failed to make the necessary adjustment.
Kendi zevkiniz ve zamanınız doğrultusunda istediğiniz düzenlemeleri yaparsınız.
You'll make your own adjustment in your own way... in your own time.
İlk aşamalarda adaptasyonun biraz güç olmak durumunda.
Your adjustment was bound to be difficult in the first stages.
Burada kalıp sana telefon etmek zorundaydım,... eğer adaptasyon sürecinde ihtiyaç duyarsan diye, ama şimdi...
I had to stay around and telephone you, if necessary... through your first adjustment, but now...
Adaptasyonunuz sırasında herhangi bir din değişikliği yaptınız mı?
Did you convert to any other during your adjustment?
Uzlaşma, uyum sağlama olması gereken diye addedilen şeyler, değil mi?
Accommodation, adjustment those do seem to be in the order of things.
Merkez Bankası yeni para politikalarının ayarlamalarını hızlandırdı.
Accordingly to boost economic conditions the federal reserve has quicken the pace of adjustment for its policy.
İki gün dinlenip düzelecek, sonra da neye ihtiyacımız varsa yapacak.
Two days rest and adjustment, and he'll be doing everything we need.
Elektrik departmanının dikkatine... lütfen altı numaraya gidiniz, tamirat gerekmektedir.
( PA )'Attention, Electrics Department,...'please go to number six - adjustment is needed.'
Genç deneklerimizin iyileşme sürecinde duygusal adaptasyonları daha az sorunlu olur.
The younger our subject... the less complicated his emotional adjustment is apt to be.
Hayatında önemli bir değişiklik olan o.
She's the one who has the big adjustment to make.
Oh, bir ayarlama buraya, bir ayarlama oraya.
Oh, an adjustment here, an adjustment there.
Sadece birçok ayar yapacağım.
There's only so much adjustment I can make.
Uyum sağladı.
He's made the adjustment.
- Devrelerinde bir değişiklik.
Making an adjustment on their circuits.
Birazcık değişiklik çok fark edebilir.
A little adjustment can make all the difference.
Belki benzeri bir körlük sizin eleştirel hatalarınızı açıklayabilir.
Perhaps a similar adjustment will rectify your critical faculties.
Bunun için ıslah merkezine yollanacaksın.
You'll get the adjustment center for this.
Bunda mükemmel derinlik ayarlaması var.
Perfect depth adjustment on this one.
- Diğer bir ayarlama işte.
- Another adjustment.
Ve analistim alışma çalışmalarına başlamamı söyledi.
And my analyst said I should start making the adjustment.
Şurası biraz oturması gerekiyor, bir bakalım.
It needs some adjustment here, lets see.
Bilet kontrolü.
A fare adjustment.
Bilgisayarlarımız her durum değişiminde doğrudan ayarlama yapar.
Our computer makes an immediate adjustment for any change in condition.
Bilgisayar bunu hissedecek ve hemen ayarlama yapacak.
The computer will sense this and make an immediate adjustment.
En iyi psikolojik uyumu o sağlayacaktır.
He will make the best psychological adjustment.
Sanırım düzen oturtmakta zorlanıyor, hepsi bu.
I, uh... I think she's just having a hard time making the adjustment.
- Kafalar ayar istiyor.
- Your heads need adjustment.
Çok güzel, eğer basınç ayarını 600'e getirirsen oldukça nazik bir şekilde konabilirsin.
If you'll set the pressure adjustment for precisely 600 pounds, you should land quite gently.
- Tarayıcı yanlış ayarlanmış olabilir.
Maybe the scanner's out of adjustment.
Programlanması sırasında oldukça zor zamanlar geçirdi. Bu yüzden onu daha da kötü hissettirme olur mu?
The adjustment's been quite difficult for him so please don't make it any worse.
Gelin görün ki kendinizin de adapte olmanız gerektiğinin farkında olduğunuzu sanmıyorum.
But I don't think you realize that you've got an adjustment to make too.
- Veya bir 478.
NO, THAT'S VALVE ADJUSTMENT.