Arena перевод на английский

Savaşçı köleler ve barbarlar yetmedi mi de görevden arta kalan zamanlarını arenada geçiriyorsun?

So fighting slaves and barbarians isn't enough for you that you also spend your off-duty time in the arena?

Romalıları eğlendirmek için arenada Tepegöz tarafından parçalara ayrılmaktansa özgürlüğüm için savaşmayı tercih ederim.

I'd rather die fighting to be free than die in the arena torn apart by the cyclops - to amuse the Romans.

Zafer Oyunları'nın final dövüşünde arenada yeni olan iki gladyatör...

For the final day of the Victory Games, two gladiators new to this arena...

Çünkü onu arenada senin etin için bilensin diye aç bırakıyorlar.

- Because they're starving him... to sharpen his appetite for your flesh in the arena.

Arenadaki yeni kahramanlarısın.

You're their hero in the arena.

Siz asil Romalılar... Siz cesareti ve zaferi özgürlükle ödüllendirmek istiyorsunuz.

You are noble Romans all, you who wish to reward courage and victory in the arena with the great gift of liberty.

Marcus'u arenaya çağır.

Call Marcus to the arena.

Marcus'u arenaya getirin.

Bring Marcus to the arena.

Devre arasında öldüğüne göre bu zehri statta almış olmalı.

He died at halftime, so it must've happened inside the arena.

Geçen ay şartlı tahliyeyle serbest bırakılan ve Hudson Spor Sahası'nda görevli bir satış elemanı olan Lamont Henford adlı birine ait çıktı.

I found on the seat. Came back to a Hudson Sports Arena concession salesman named Lamont Henford who just happened to get off parole last month. And here's the real punch line.

Bugece Hearst Üniversitesi onur konuğu cömert bağışlarıyla Hearst Üniversitesi Rough Riders basketbol takımının yeni yuvası olan Sara Whitley Spor Salonu'nun yapımını mümkün kılan Josef Kostan.

Tonight hearst college honors josef kostan, whose generous donation has made possible the sara whitley memorial sports arena, the new home of the hearst college rough riders basketball team!

Pink Floyd'un ilk konseri The Wall'u Daily Memorial Spor Salonu'nda izlerken tanışmıştık.

It was the debut performance of Pink Floyd's The Wall at the L.A. Memorial Sports Arena.

Hergün her çekişmede şehit düşmek için o arenaya çıkamam.

I cannot descend daily into the arena to suffer martyrdom on every conflict.

Burası Value City Arena... Bütün Comerliler * tüm sezon boyunca takımlarını desteklemek için buraya gelirler.

Here at Value City Arena, they've taken on all comers all season long.

Cavs / Gund Arena bu yıl sadece 2 kez satışta rağbet gördü.

The Cavs / Gund Arena has only sold out twice this year.

Burada, Value City Arena'da kapalı gişe kalabalık bizi bekliyor.

A sellout crowd awaits us here at the Value City Arena.

Columbus Value City Arena'da 2. klasman Eyalet Şampiyonluk maçında son 7 dakika, 10 saniye.

Seven minutes and 10 seconds remaining in the Division II State Championship game here in the Value City Arena in Columbus.

Akron Üniversitesi kampüsündeki James A. Rhodes Arena'dan canlı yayındayız. Akron'un St. Vincent-St.

Live from the James A. Rhodes Arena on the campus of the University of Akron, welcome to Akron's St. Vincent-St.

Yeni bir arena inşa et.

Build a new arena.

Yeni arena.

New arena.

Ve Woosterfield Arenanın!

And Woosterfield Arena!

Evet, Philadelphia Soul'un sahibi, futbol takımının.

! Yeah, he owns the Philadelphia Soul, the arena football team.

Yani, Bay Reynolds, futbol takımımızı satın almakla mı ilgilisiniz?

So, Mr. Reynolds, you're interested in buying our arena football team?

Artık kimse futbol takımını sallamıyor.

Nobody cares about arena football anymore.

Eğer müdür mükemmel dövüş arenası açarsa o zaman bizde mükemmel dövüş makinesi yaparız.

If the warden is opening the ultimate fighting arena... Then we will build the ultimate fighting machine.

Müdürün sahnesi çörek gibi ufalanıyor.

Looks like the warden's arena is crumbling like a cookie.

Hayır, bu konuda kalalım.

No, let's stay in this arena.

Bu Cumartesi ve Pazar Geonosian Meydanında buluşalım.

Kick it to the Geonosian Arena this Saturday and Sunday.

Biletler holo-tron mağazalarında ve Geonosian Meydanı gişesinde.

Force mad! Tickets now at all holo-tron outlets and Geonosian Arena box office.

Sadece Geonosian Meydanında.

Bring the kids! Only at the Geonosian Arena.

Sadece üçümüz varken nasıl Gobbowl oynayabiliriz?

Yeah! How d'you want us to play Arena with three people?

Doğa bir baskı meydanıdır.

Nature is an arena of pressure.

Arenada...

In the arena...

Arenadan hoşlanmadığını sanıyordum.

I thought you didn't like the arena.

Sizinle burada, fil arenasında görüşecek.

He will meet you here, in the elephant arena.

Stadın kumları kaybedenlerin kanlarıyla kızıla dönsün!

May the sand of the arena turn red with the blood of the vanquished!

Bekleyin, arenaya bir Igor girdi.

And wait! An Igor has entered the arena.

Sahada kalabalığın beni göremediği yerleri belirlemek için sınır çizdirttim.

At the arena, I had Maintenance paint lines to show me where the crowd can't see me.

Ben burada bize Arena Futbol bileti kazanmaya çalışıyorum.

I'm in here trying to win us Arena Football tickets.

Bu politik arenada büyük bir anlaşma şekillendirildi ancak, Amerikan emperyalizmi bilhassa barış içinde bir arada yaşamanın sadece dünyadaki en büyük güçlerin özel hakkı olduğu kanısında.

The world has developed a great deal in this political arena, but American imperialism, above all, has led people to believe that peaceful coexistence is the exclusive right of the world's most powerful nations.

Nihayet Skeetacus, arenada marifetlerini gösterebilmesi için bir şans yakaladı.

Finally Skeetacus had his chance to show his skills in the grand arena.

Lis, Civic Arena'daki Judas Priest konserine gitmek ister misin?

So, hey, Lis, you wanna go see Judas Priest at Civic Arena?

Büyük bir arenada HBO özel gecesinde gösteri yaptıktan sonra geri dönüp rezil kulüplerde çıkmaya devam etmesi oldukça ilginçti.

It's really weird, he could do an HBO special one night at a big arena, and then to go back on the road and do crappy clubs.

Bill uluslar arası komedi sahnesinde sadece oyununu sergilemiyordu, resmen kusursuzlaşıyordu.

Here he was not only just playing in the arena of international comedy, he was excelling in that arena.

Umarım ki bu arenada daha yetenekli olduğunu kanıtlarsın, Ares.

I only hope you prove more skilled in this arena, Ares.

- Centennial Sahası, 48. cadde Kevin Meydanı.

- Centennial Arena, 48 St Kevin Avenue.

İsrail Arena Ligi.

Israeli Arena League.

Tarafsız bir alan yaratıp geri adım atmak.

To create a neutral arena and step aside.

Sürücü, beni salona götür.

Driver - man, take me to the arena.

Uluslararası sahada savunmadaki zaaf yenilgiye götürür.

"In the international arena" "Weakness in defending the goal leads to defeat"

Larry, herkesin yapması gereken derin bir nefes almak, sakin olmak ve vücutlarını arena için hazırlama başlamak.

Larry, what everyone needs to do, is to take a deep breath, calm down, and start preparing their bodies for the Thunderdome.