Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ A ] / Associate

Associate перевод на английский

2,864 параллельный перевод
Ben FBI'dan Ajan Sparling ve bu da benim ortağım, Dr. Lance Seets.
I'm Agent Sparling from the FBI and this is my associate, Dr. Lance Sweets.
Sizlere gurur duyarak bildiriyorum ki geçtiğimiz hafta düzenlediğimiz son derece gizli ve karmaşık bir operasyon sonucunda Red John'un yakın suç ortaklarından Lorelei Martins yakalandı.
I am very proud to tell you that last week in ajoint fbi / CBI sting operation of great complexity and danger Lorelei Martins, a close associate of notorious serial killer Red John was arrested.
- İş arkadaşım Tonino.
- My associate, Tonino.
Batı mezhebinin üçüncü seviye ortağı.
Third level associate of the West Sect
Sineztezikler, sesleri, renkler veya şekiller halinde görebilirler veya bir duyunun özelliklerini bir diğeriyle birleştirebilirler.
Synesthetes can see sounds as colors or shapes or associate qualities of one sense with another.
Diggle benim iş arkadaşımdır.
Diggle's my... Associate.
- Oliver'in iş arkadaşları benim için -
Well, any associate of Oliver's is- -
Bu da benim ortağım ve erkek arkadaşım, Gil Broome, Esquire.
And this is my associate and beau, Gil Broome, Esquire.
Hatta Dunder Mifflin'in kıdemli satış görevlisi Dwight Schrute var.
On the line, we have Dunder Mifflin senior sales associate Dwight Schrute.
Ortağımla hızlıca görüşmem için bana bir saniye verin.
Just give me one quick sec to confer with my associate.
Yardımcım bir şey hatırlattı. Büyükannenizin evini alabilmek için aile kilisesinde evlenmelisiniz.
My associate has just reminded me, you only get your grandmother's house if you get married in the family church.
Isledigi tüm suçlar, çalistigi tüm insanlar...
Every crime he's committed, every associate he's...
Benim asıl merak ettiğim bunu iş arkadaşımıza bırakıp bırakmayacağımız.
I guess what I'm wondering is whether it's time for our associate to handle it.
Ben Honeywell Cootes'da çalışıyorum. Şu an bir avukat arıyorlar.
You know, I'm at Honeywell Cootes, and they're looking to hire an associate.
O kız dediğin, Doğu Yakası Bilim Departmanı'nda yardımcı başkan.
That "girl" is a woman who happens to be the Associate Chair of the Earth Sciences Department.
İş arkadaşı olabilir.
Could be a business associate.
İş arkadaşımdan salonda durmasını isteyeceğim.
Now I'm gonna ask my associate to step out into the hall.
Sidorov'un arkadaşlarından biri.
He is an associate of Sidorov.
Ocak 2007'de küçük ortaklığa, Haziran 2007'de büyük ortaklığa ve en nihayetinde de kreatif yöneticiliğe atanmış.
He was promoted to junior associate in January 2007, senior associate in June 2007, and finally associate creative director in March 2008.
Mesela, bazıları belli numaraları renklerle birleştirir ya da bazıları müziğin tadını alabilir.
For instance, someone might associate specific numbers with colors or even be able to taste music.
Başkalarının ruhunu satarak yaşayan canavar Alucard ile beni aynı kefeye koyma.
Don't associate me with a monster like Alucard who uses blood as currency of the soul and has to keep taking in other to go on living.
İşlediği tüm suçlar, çalıştığı tüm insanlar...
Every crime he's committed, every associate he's...
Size meslektaşım Grant Abbott'un düşmanları olduğunu zaten söylemiştim. Böylesine iğrenç eylemlerse bulunabilecek tipte insanlar.
I already told you my associate, Grant Abbott, had enemies- - the type that were capable of doing such heinous acts.
Ortağım çipi nasıl göndereceğinizi merak ediyor?
My associate wishes to know how you plan to ship the chip.
Yeterli miktarda tekrar yaptığınız takdirde hayvan ıslık sesinizi deniz tutması hissi ile eşleştirecektir.
With sufficient repetition... the animal will associate the sound of the whistle... with the discomfort of seasickness.
Sayın Yargıç, şu an ortağım Dedektif Welch'le konuşuyor olabilir.
Your Honor, my associate maybe on the phone with Detective Welch right now.
Bunu Yahudilerle ilişkilendiriyorum ve Avrupa'da çok fazla Yahudi yok artık o sorun yüzünden.
I tend to associate it with Jewish people... and we don't have many Jewish people in Europe anymore... because of the... trouble.
Ortağım, Eric Roberts, yarın saat 10'da seninle görüşecek.
My associate, Eric Roberts, will see you at 10 am tomorrow.
Telefonlar, saatler ve cüzdanlar....... arkadaşımın çantasına.
Right, mobiles, watches, and wallets into the bag provided by my associate here.
O herkesi hizada tutmaya yarayan büyük bir sır kutusu. Bir arkadaşımıza ait.
It's the big box of secrets to keep everyone in line and it belongs to an associate of ours.
Maxine Seagrave ve onun ortakları öldürüldü.
Maxine Seagrave and her business associate were murdered.
Kendinizi en temiz bisikletçi olarak tanıtıyorsunuz ve buna rağmen ismi lekelenmiş biriyle çalışıyorsunuz.
Just let me finish the question. You present yourself as the cleanest of clean riders, and yet you associate with somebody whose reputation is incredibly tarnished.
İş arkadaşıma mesaj atayım ki eşyalarını aşağıya indirsin.
I'm just texting my associate to have her things brought down.
Adamın biriyle açıkça evlilik dışı birlikte yaşayan bir kadınla görüşmemi bekleyemezsiniz. - Nelly...
You cannot expect me to associate with a woman living so openly with a man outside of marriage.
Evet, ve bu da ortağım, Bay Smith.
Yes, and that's my associate, Mr. Smith.
Şeyh'in dostu olduğumu?
That I'm the sheik's associate?
- Ben iş ortağıyım -
I'm a business associate...
Lütfen bir dahaki sefere ortaklarımla irtibata geç Ben.
Please communicate with my associate Ben in the future.
Bir iş arkadaşı.
A business associate.
Ortağım Jay Lim tarihleri aylar öncesinden gönderdi.
My associate Jay Lim sent in our proposals months ago.
Benim de beşinci sınıfa geçen bir oğlum var, ama sen tanımazsın herhalde.
I've got a son about to start fifth, although I guess you wouldn't associate with a grade schooler.
Ortağım Paul'ü biliyorsun?
You know my associate, Paul?
Amerika Anayasa Mahkemesi Başkanı ve... mahkeme heyeti.
The honorable, the Chief Justice, and the Associate Justices of the Supreme Court of the United States.
ve buda yardimcim.
And this is my associate.
00 : 15 : 29,091 - - 00 : 15 : 29,893 SAMUEL "DANIŞMAN"
This is my associate, Samuel Winter.
Osterberg'in eski ortağının eşi öldürüldü.
The wife of Osterberg's former associate was murdered.
Düşünceleri bok kokusuyla bağdaştırmaya başladım.
I'm starting to associate thoughts with the smell of shit.
Eğer hayatımdaki birine sorarsan, görüştüğüm biri değil..
If you ask anyone in my life, it's not anyone I associate with.
Tebrikler, Bay Ortak Yaratıcı Müdür.
Well congratulations, Mr Associate Creative Manager.
Signor Pazzi'nin yarı üyeliği dün gece yapılan ani oturum ile kabul edildi.
Signor Pazzi's associate membership was approved at an impromptu session last night.
Bu yardımcım, Bob.
That's my associate, Bob.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]