Austin перевод на английский
2,021 параллельный перевод
İstediklerini gerçekleştirmek şimdi çok daha zor olacak.
And getting your things out of Austin's house is going to be extremely difficult.
Austin'i istiyorum.
I want Austin.
Parasını alman Austin'in anısına saygısızlık olmaz.
It's not disloyal to Austin's memory for you to have this money.
Austin'den canlı.
Live in Austin.
Kocacığım, bunlar Austin, Star, Meg, Miguel ve Alison. Onu döndürebilir misin?
Husband, this is Austin, Star, Meg, Miguel and Alison.
15 yıldır, Austin yakınında bulunan bu küçük alanda didiniyor.
For 1 5 years, he's been digging away in this small field near Austin.
Randall Trent, 73 Austin Sokağı.
Randall Trent, 73 Austin Street.
- Austinliyim.
- I'm from Austin.
Hayatınızın bu en önemli gününü Ophulet Austin Balo Salonunda yaşayın.
Spend the most importantday of your lifein the opulentastin ballroom.
Austin'liyim.
I'm from Austin.
Boynuzları geçir.
UT Austin, hook'em horns.
Adrian Monk, Natalie Teeger bu Samantha Austin.
Adrian Monk, Natalie Teeger, this is Samantha Austin.
Ama Austin Goldsby Kanadalı diplomatlara gidip dedi ki : " Ona aldırmayın. Sadece sallıyor.
We had Austin Goldsby going to the Canadian diplomats and saying, " Don't, don't mind him.
Annesi Austin'de bazı okullarla görüştüğünü söyledi.
Her mom said she's visiting some schools down in Austin.
Ben Garrett Austin Scully.
Well, this is Garrett Austin Scully telephoning.
Lane Enamelo ölü bulundu
A prisoner Lane Marinello, the driver Austin Martin of the accident... was found dead.
Bu şube Austin'de olacak.
Which I would do at our... new branch... in Austin.
Austin...
Austin...
Şerefsizin teki bana bir Austin Allegro ile son sürat çarptı.
Some bugger hits me full force with an Austin Allegro.
Bir Austin Allegro ile üzerinden geçtiğini söyledi.
He said you ran over him in an Austin Allegro.
O tablo, bana, 1960 model, iki kişilik Austin Healey bulduğu için söz verdiğim bir ödüldü.
That print was a reward for finding me an Austin Healey 2-seater from 1960.
Acil durum basın toplantısı planladım, bir de hasta bir çocuğa moral vermek için Austin'e gidiyorsun.
I've scheduled an emergency press conference and a Make A Wish appearance in Austin. The kid's name is...
Austin'deki hayranlarım için şarkı söylemeyi gerçekten çok istediğimi belirtmek istiyorum.
And I just want to say, I'm really looking forward to playing for my fans here in Austin.
Austin'de sahneye çıkmadı.
She didn't show up in Austin.
- Austin!
- Austin!
Hayır Austin Powers. Numara doğru.
Oh, no, Austin Powers, I have your number.
- Cyril'ın, Austin'de olduğunu duydum.
I heard cyril was in Austin.
Ekim ayında haftasonu için Austin'e uçup, o küçük evde kalmıştık.
We flew to Austin for that weekend in October. - And stayed in that little house.
Anketlere göre oyları birden ortaya çıkan rakibi Steven Austin ile başa baş gidiyor.
Polls have her in a dead heat with out-of-nowhere challenger Steven Austin.
Rhode Island'ın yerlisi Steven Austin!
Rhode Island's own Steven Austin!
Aslında Steve Austin adını kullanıyorum.
Actually, I go by Steve Austin.
Adım Steve Austin ve ben doğma büyüme Rhode Island'lıyım ve yerel paintball tesisinin müdürüyüm.
My name is Steve Austin, and I'm a lifelong resident of Rhode Island, and the manager of a local paintball facility.
Steve Austin'e oy verin ve eğer körseniz, ben güreşçiyim.
Vote Steve Austin. And if you're blind, I am the wrestler.
Steve Austin, Rhode Island bağımsız milletvekili adayı.
Steve Austin, Rhode Island's independent candidate for congress.
Benim adım Steve Austin ve eğer bunaksanız evet, ben Altı Milyon Dolarlık Adam'ım!
My name is Steve Austin, and if you're senile, yes, I am the six-million dollar man!
Bütün Kabletown anlaşması buna dayanıyor ve Austin de ticaret yanlısı biri.
The whole Kabletown deal is resting on this, and Austin is pro-business.
Şimdi tek yapmam gereken Austin'i daha iyi bir hale getirmek.
Now all I have to do is whip Austin into shape.
Hayır, ben Steve Austin'in aya kumarhane kurma planına inanıyorum.
I believe in Steve Austin and his plan to put a casino on the moon.
Jay Leno bu geceki konuşmasında Steve ile dalga geçti.
Austin was mocked in Jay Leno's monologue tonight.
Şu Austin Powers'dan kurtulup başbaşa biryere gitmeye ne dersin?
Hey, what do you say we get rid of Austin Powers here and go somewhere alone, huh?
Serena Van Der Woodsen'in yaşamı karmakarışık bir Jane Austin romanı gibi.
The life of Serena Van Der Woodsen is like the most complicated Jane Austen novel ever.
Bu benim iş ortağım Ken Austin para işlerine bakıyor.
This is my business partner Ken Austin... he's in charge of funding.
- Turtle, Kenny Austin...
- Turtle, Kenny Austin.
Carlos, bu bey Mark Cuban ve iş ortakları Ken Austin ve Kevin Shaw.
Carlos, this is Mark Cuban and his business partners Ken Austin - and Kevin Shaw.
Gibbs? Albay Austin Sears.
Captain Austin Sears.
Aus- - Austin Winburn.
Austin Winburn.
Winburn-burn!
Austin Winberburn.
Austin'in dışında bir deri çiftliğiyle çalışıyorum.
I work with a hide ranch outside of Austin.
Austin Chapman?
Austin Chapman?
U.C. Berkeley, u.C.S.B., Brown, Amherst, Mount Holyoke, N.Y.U., U.T. Austin.
Mmm... UC Berkeley, UCSB, Brown, Amherst.
- Austin Winberburn!
Yes, Winberburn.