Avram перевод на английский
143 параллельный перевод
Konuş, Avram.
Talk, Avram.
Avram, bu konuşmak değil!
Avram, that's not talking!
Avram!
Avram!
Söyle bana, Avram, Eminim ki bir yerler de güzel şeyler de oluyordur.
Tell me, Avram, surely somewhere there are good things happening?
Anlat, Avram!
Talk, Avram!
Avram Amca'da kalacağız biz.
We are staying with Uncle Avram.
"Avram Amca'da kalacağız?"
"We'll be staying with Uncle Avram?"
Hz. İbrahim, Hz. Adem ve diğer peygamberler hep beraberiz...
I'm with Avram, with Adam, with tails and hoofs... ha-ha-ha!
Avram.
Avram!
Söyleyin, sizin adınız ne? - Avram.
- Oh, say, what's your name?
- Avram.
- Avram.
Ama siz yanlış bir şey yapmadınız.
Avram. But you didn't do nothing wrong.
Avram, bu kardeşim Matşew Diggs.
Avram, this is my brother, Matthew Diggs.
Özür dilerim, Avram.
I'm sorry, Avram.
Çok naziksin, Avram.
It's real kind of you, Avram.
Haham Avram Belinski San Francisco köyünde size katılmak üzere Polonya'dan ayrıldı.
"Rabbi Avram Belinski has left Poland... " to join you in the village of San Francisco.
Avram güzel ailenizin resmi için size teşekkür ediyor.
" Avram thanks you for the picture of your lovely family.
ışte şurası, Avram.
There she is, Avram.
Yolculuğunda sana faydası olmasını umuyoruz, Avram kardeş.
We all hope it will help thee on thy journey... Brother Avram.
Güle güle, Avram.
- Good-bye, Avram.
- Avram, buraya su getir.
- Avram, some water over here.
Vur onu, Avram!
Shoot him, Avram!
Vur onu, Avram!
Shoot him, Avram! Shoot him!
Adım Avram Belinski. Polonya'da küçük bir köyden geliyorum. Ve sakın insanları görünüşleriyle değerlendirmeyin!
My name is Avram Belinski... and I come from a small village in Poland... and don't you judge people by their appearance!
Kardeşim Avram ve en yakın arkadaşım Jacko.
My brother, Avram, and my best friend, Jacko.
- Dur. Avram.
No.
Avram... öldürülmüşler.
Avram... Shimon, Nikko.
Bu Avram...
That's Abram...
Basına sansür uygulamıyor, basını toptan yok ediyorlar.
Avram Noam Chomsky was born in Philadelphia, Pennsylvania in 1928.
Sağol, Avram.
Thank you, Avram.
Bu kadar, Avram.
To this, Avram.
Avram, manastıra ihtiyacım var.
Avram, I need to get to the monastery.
ve sana da teşekkürler Avram... Değişmez sadakatine ve adamına
And thank you, Avram... for your unwavering loyalty and devotion.
Gidelim, Avram.
Come on, Avram.
"Va'yomer Adonai I'Avram..... Iech Iecha meartzecha u'mimoIadetcha..... umibet avicha eI ha'aretz asher..... arecha."
"Va'yomer Adonai I'Avram..... Iech lecha meartzecha u'mimoIadetcha..... umibet avicha el ha'aretz asher..... arecha."
" Ve tanrı Avram'a dedi ki,..... kendi topraklarından kendini al,..... doğduğun yerlerden uzaklara, babanın evinden uzaklara,...
" And God said to Avram,..... take yourself away from your land,..... away from the place you were born, away from your father's house,...
Pekâlâ, bundan sonra ne dersen de sana David Ben-Avram diye hitap edeceğiz.
Uh, okay, what say from now on we call you David Ben-Avram?
Bu yarmulke, seni koruyacak, David Ben-Avram.
This yarmulke will protect you, David Ben-Avram.
Avram'a Ruchel'i anlatmaya giderken.
She tripped just as she was heading out to tell Avram about Ruchel.
Onu Avram'a ayarlamaya çalışıyor.
Yeah, she's trying to fix him up with Avram's son.
Avram bir engel.
Avram was a tie.
Babanın adı Avram Perlmutter.
Your father is called Avram Perlmutter.
Avram, bunu soğanla kızart.
Avram, fry this up with some onions.
Kuzen Avram.
Cousin Avram.
Bunu sırf kuzenin Avram'a iyilik olsun diye yapıyorum.
_
Gayet iyi bir fiyattı Avram.
It was a fair price, Avram.
Benimki Darryl.
Avram.
Avram.
Come on, what is it again, Avrum?
Burada vedalaşıyoruz, Avram.
This is where we say goodbye, Avram.
Avram.
Avram.
Adı Avram.
His name is Avram.