Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ A ] / Ayna

Ayna перевод на английский

2,254 параллельный перевод
İşte o lanet küçük ayna bu.
It's that damn little mirror.
Dolabımdaki büyük ayna bana bugün bu beyaz pantolonu giydirdi.
You know, some mirrors are friends. That big one in my closet let me wear white pants today.
- Bu garip ayna da ne? - Hayır hayır.
What is this weird mirror?
Yüzlerce farklı sunucu kullanarak binlerce ayna site kurmuşlar.
They set up thousands of mirror websites using hundreds of servers.
Bir ayna, bir notebook, bir de fotoğraf makinesi.
A mirror, a notebook, a camera.
... ve ayna nöronlar buna yol açmış olabilir.
May have triggered this,
Bu da katilin ergenliğin başlarında bu olaylara benzer olayları yansıtan 3 boyutlu ayna nöronlara sahip olduğunu gösterir.
The unsub experienced early pubescent 3-dimensional mirror neurons Reflecting events similar to the one they're creating.
Vajina'ya Giriş dersleri başlattık. Bayanlar gelip ayna tutarak vajinalarını tanıyorlar've ne kadar zararsız birşey olduğunu ne kadar normal birşey olduğunu görüyorlar.
We started The Vagina Introductions, where women could come and get to know their vaginas with a mirror, and see how harmless and common the vulva really is.
Sürücü eğitimi kitabıma göre, yan ayna sürücünün kapı kolunun bir kısmını sağ alt köşeden görene kadar düzgünce ayarlanır.
According to my driver's ed book, the side mirror is properly adjusted when a portion of the driver's door handle is visible in the lower right corner.
Ayna yüzük olmadan çalışmaz.
The Looking Glass won't work without it.
Yüzük olmadan ayna sadece çok kısa bir süre çalışıyor.
The Looking Glass will only work for a short time without it.
- Hah. Al. Ayna.
Here, a mirror!
Ayna iyi oldu.
Good for that mirror.
Neden hiç ayna yok?
Why aren't there any mirrors?
Ayna!
And a mirror!
Yanınızda bir ayna var.
There's a mirror in front of you
Bir ayna verin. Bir ayna verin!
Give me a mirror.
Kontesi kibri yüzünden cezalandırmak için odaya ayna konmayacak.
No mirrors will be left in the room in order to punish the Countess for her vanity.
dışarıda büyük ayna çerçevesi gömme, kakma mermer, eşyaların etrafında altın varaklar ve aynalarda.
- Just outside of the large mirror's frame by the sink, a continuous sink of marble, leaves of gold foil around the fixtures and mirrors.
Orada ayna olmadığını iplerin olmadığını göreceksin.
You'll see that there are no mirrors. There are no strings.
- Ayna var mı?
- Are there any mirrors?
- Ayna da yok.
- No mirrors!
Hayır, yansımalarının olmadığı şey ayna, resimlerde bir sorun olmuyor.
No, it's mirrors they've got no reflection in. They photograph just fine.
Tavan arasında ayna varmı?
And in this attic, there is a mirror?
- Ayna burda.
- Here it is. Just a mirror.
Bu sıradan bi ayna değil ne yapacaksın?
Not just any mirror. How do you do that?
Bir ayna alıp onu tüm ailelerin önüne koyuyor ve şöyle diyorum ;
So I'm taking a mirror, and I'm putting it up to all families, and I'm saying, " Take a look at yourself.
- Bir ayna gibi mi?
- Like a mirror.
- Ayna getirin.
- Get me a mirror!
- Ayna istemedin mi?
- I thought you wanted a mirror.
Stan, ayna.
Stan, the mirror!
- Ayna.
- The mirror!
Ayna için üzgünüm.
Sorry about the mirror.
Eski bu ayna.
This is a bit old mirror.
Küçük salıncaklar, bedava yiyecek, takılabileceğin bir ayna.
The little swings, free sunflower seeds, that little mirror to hang with.
Bu ayna onun vurmasıyla kırılabilir mi?
Could that mirror break from him hitting it?
İçinde ne olduğunu gösterir, ruhuna ayna tutar.
It says what's inside of you. It reveals your soul.
Bakalım ayna bu işe ne diyor.
Let's see Roy say no to this.
Zürafaya asılmış bir ayna.
There's a mirror in the giraffe.
Burada hiç vampir olmaz bu kadar ayna varken.
No vampires here anyhow... with all these mirrors.
Yüzünü süslemek için kullandığı kırık ayna.
" The broken mirror she used To decorate her face
Mühendisler bu devasa teleskopta yamuk bir ayna olduğunu saptadı.
Engineers have discovered that the giant telescope has a warped mirror.
Ah, bir de tebligat veriyorum. çatlamış yan ayna için.
Oh, and I'm also giving you a citation for a cracked sideview mirror.
Orada bir ayna vardı ve etrafında yüzlerce isim yazılıydı.
And... there was a mirror, and all around it, there were hundreds of names written down.
Ayna kullanmışlar çünkü o zamanlar elektrik icat edilmemiş.
I guess they used a mirror'cause... electricity hadn't been invented yet.
Ayna.
The mirror.
Ayna boydan boya çatladı "
"The mirror crack'd from side to side,"
Ayna.
A mirror.
Evet Duş altında ve ayna önünde kendine düşkündür.
Yes she was fond of herself under the shower and then in front of the mirror.
Bu normal bir ayna değil.
This is no ordinary mirror.
Sonunda ayna lanetlenir.
Whatever mirror it's in becomes cursed.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]