Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ B ] / Banging

Banging перевод на английский

2,437 параллельный перевод
Banyoda vuruşuyorlardı.
They were just banging in the bathroom.
Vurmaya devam et.
You keep banging away.
Şampanyalı bir kutlama mı yoksa kapı yumruklayan adamlar mı olacak bilmeden..
Whether it would be champagne or thugs banging at my door.
Onun hakkında ne sallıyorsun gene?
What you banging on about her for?
Ötmeye başlaması ve kapımıza dayanmaları çok sürmez.
It won't be long before he starts squealing and they're banging on our door.
Buraya geleceğimiz için heyecanlıydı.
He was banging on about the trip.
Quinn birbirimize güvenelim derken..,... bana kaç kez baktı?
How many times did Quinn look at me when he was banging on about trusting each other?
Archer'ın garsoniyeri var ya.
- Well, Archer's got that banging pad. - Yow!
Bax kaçıncı defa burada oturup senin işinin ne kadar iyi gittiğini anlatmanı dinliyorum?
I mean, how many times have I got to sit here, Bax, listening to you banging on about how well your business is doing?
- Senin ağzını kapalı tuttuğun gibi!
You still banging on about that five grand?
Onun kim olduğunu öğrenmeliyiz.
- ( Banging on door ) We need to find out who he is. Oi!
Yanında oturan diğer iki kadın kocası tarafından düdükleniyordu.
She's sitting next to two other women that were banging her husband.
Herkes tatile çıktığında uzun boylu yabancılarla yatmak ister.
Everyone's up for banging tall strangers on vacation.
Ne?
Good,'cause that's where I'm banging your sister after the game.
Kafamı duvarlara vurmak istiyorum.
I'm banging my head against a wall.
Sağa sola çarpıyorum.
You know, I'm always banging it on something.
Dede yine tokmaklıyor.
There's Grandad banging down again.
Ve, kocasını öldürttü, çünkü kuaförüyle yatıyordu.
And B, she had Amaury killed'cause he was banging her hairdresser.
Çivi çakmaya başladığımızda hayvanları korkutup daha içerilere kaçıracak diye endişeleniyorum.
I'm just worried if they start banging the nails, they'll drive these animals even deeper into the reeds.
Sesini duydum.
I heard you banging around.
- Evet.
[banging ] [ crashes] - yeah.
Colin, cep telefonu bölümünden Lydia'yı mı düdüklüyor?
Is Colin banging Lydia in cell phones?
Ama Sör Dük'ün garsonları gözleriyle yiyişine bakılırsa bence pek şansı yok.
But judging from the way Sir Duke was eye-banging the waiters I don't think she's gonna have luck.
Hastayla işiniz bitince Foreman'ı boşa kürek çekme konusunda tedavi edin.
When you're done with the patient, treat Foreman by banging his head against the wall.
Öyle mi dedi? Yaptığı gürültü-patırtının insanda hiç huzur bırakmadığından da bahsetti mi?
Did she mention that all of her OCD banging and clanking around isn't restful?
Günlerdir oruç tutup dua ediyorum ama tek duyabildiğim kafamın içinde dönüp duran kendi sesim.
I've been fasting and praying for days, and all I can hear is the sound of my own voice banging around my head.
- Git kendini becer! Ama bizler yetişkiniz ve o senin orospularla beraber olduğunu biliyor.
But we're all adults and she reckons you've been banging hookers left, right and centre.
Çok fazla gürültü yapıyor.
Banging around an awful lot out there.
Meğersem karısıyla verişen adamla konuşan biriymiş. Tam arkamda.
Turns out he was talking to the guy right behind me who'd been banging his wife.
Siz hortlak veletlerden, şu aptal zırvayı kesmenizi, istiyorum!
I know it's you. you pot-smoking teenagers. banging on those bongo drums.
Öncelikli görevimiz parkta sabah akşam kafayı çeken veletlerin icabına bakmak.
But first we're gonna deal with those nocturnal pot-smoking. drum-banging. Punk-ass teenagers.
- Tokmak sesi miydi o?
- Did I hear something banging?
O doktorla yattığını söyledi mi size?
Did she tell you she was banging that doctor?
- Andy... - Seks rakibim olmadığın ortada. Çünkü senin penisin sonelerle dolu yumuşak ve işe yaramazken benimki gururlu şirinlerle dolu.
Andy - - And, obviously, you're not my sexual rival, what with your penis being a soft void filled with sonnets, while mine is full of proud smurfs banging tiny blue hammers against my balls.
Kafayı çekerim, İtalyan yemeği yerim, köprü ve tünel hatunlarını sikerim.
I'm getting baked, eating Italian subs, banging bridge and tunnel chicks.
Sen her zaman bütün erkek arkadaşların ve benim evde kalmış olmam hakkında konuşup duruyorsun. O nedenle..
You were always banging on about all your men and about me being left on the shelf, so...
İnsanlar, kafamı yatağa çarpacak kadar muhteşem birliktelik yaşadığımızı, 19 defa orgazm olup,.. ... uçan tek boynuzlu atları gördüğüm gerçeğini bilseler de sorun değil.
And if they find out the truth that we had crazy, headboard-banging sex and that I had 19 orgasms that made me see flying unicorns, that's fine by me.
Gina'ya kız kardeşini de becerdiğimi söylemediğim gibi.
Same reason why I don't tell Gina I'm banging her sister.
Sam beni yoklamak için uğramıştı. Sonra birisi kapıyı yumrukladı.
Sam stopped by to check on me, and someone started banging on the door.
- Kapıya dayanan kimdi, bilmiyor musunuz.
You have no idea who was doing the banging?
Kapı yumruklandığı anda anladım ki kötü şeyler olacak.
When I heard the banging,
- Kapıya dayanan, baban mıydı?
I knew bad things were gonna happen. That was your father, banging on the door at the apartment?
Huff Küçük Paul'un karısıyla yattığımı öğrendi.
Huff found out I was banging Little Paul's old lady.
Huff çeteye Ellen ile yattığımı söyleyeceğini söyledi.
Huff said he was gonna tell the gang that I was banging Ellen.
Deandre, Leila Strachan'la takılıyor.
Deandre's banging Leila Strachan in there.
Luann'e çaktığımı, Clay'e mi söyledin?
You told Clay I was banging Luann?
Evet, Juice'a karanlık koridorlarda hızlıca kaydığındandır.
Yeah, that's because you're used to speed-banging Juice in dark hallways.
- Sikişiyor musunuz lan?
- What, are you banging her?
Devam et.
Banging.
Gerekirse sen de vuracaksın.
You're the one that's banging one on the home team.
Üç gün boyu tepinme ve çığlıklar.
Banging and screaming for three days.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]