Başka bir şey var mıydı перевод на английский
396 параллельный перевод
Başka bir şey var mıydı?
Is that all?
Başka bir şey var mıydı?
Will there be anything else?
Başka bir şey var mıydı hanımefendi?
Will there be anything else, madam?
- Başka bir şey var mıydı efendim?
- Yes, Sir, anything else? - Yes, stop making this head!
Başka bir şey var mıydı?
Now, is there anything else?
Başka bir şey var mıydı?
I'm sorry, was there something else?
Özellikle öğrenmek istediğiniz başka bir şey var mıydı?
Do you want just anything?
- Başka bir şey var mıydı?
- Was there anything else?
- Başka bir şey var mıydı bayan?
- Will there be anything else, ma'am?
Başka bir şey var mıydı efendim?
Any-Anything else, sir?
Başka bir şey var mıydı, komutanım?
Was there anything more, sir?
Başka bir şey var mıydı, başkomiserim?
Is there anything else, Captain?
Ama gerçekten... yapabileceğimiz başka bir şey var mıydı?
But really... is there anything else we could have done?
Başka bir şey var mıydı?
Now, was there something else?
Başka bir şey var mıydı Bay Biegler?
Anything else, Mr. Biegler?
Başka bir şey var mıydı?
Anything else, ma'am?
Başka bir şey var mıydı?
Anything else?
- Başka bir şey var mıydı?
- Anything else, sir?
- Başka bir şey var mıydı?
- Was there anything more?
- Başka bir şey var mıydı Çavuş?
- Is there anything else, sergeant?
Başka bir şey var mıydı?
- Anything else? - No, thanks.
Başka bir şey var mıydı? Evet var.
Was there anything further?
İstediğiniz başka bir şey var mıydı?
Was there anything else you wanted?
Belki de bunuyordu. Başka bir şey var mıydı?
Maybe she was becoming senile.
- Başka bir şey var mıydı Sayın Başkan?
- Is there anything else, Mr. President?
Yardımcı olabileceğim başka bir şey var mıydı efendim?
Is there anything else, sir?
Başka bir şey var mıydı?
Was there something else?
- Başka bir şey var mıydı?
Anything else?
Direniş'te cesaretten başka bir şey var mıydı?
Was there anything other than courage in the Resistance?
- Başka bir şey var mıydı, Doktor? - Hayır.
- Will there be anything else?
Yanında başka bir şey var mıydı?
- Did he take anything else?
- Başka bir şey var mıydı?
- Is there anything else?
Başka bir şey var mıydı?
Was there anything else?
Başka bir şey var mıydı, Ekselansları?
Is there anything else, Your Majesty?
Başka bir şey var mıydı?
Excuse me. Anything else I can help you with?
Roger kullanacağı arabada sorun ya da başka bir şey var mıydı?
Roger had problems with the car or something?
- Başka bir şey var mıydı?
- Will there be anything else, sir?
( CIA Ajanı Dale Menton ) Şimdi, başka bir şey var mıydı, Teğmen Martin Castillo?
Now, was there somethin'else, Lieutenant?
Başka bir şey var mıydı acaba?
Is there something more?
- Başka bir şey var mıydı ağa?
- Is there anything else master?
- Başka bir şey var mıydı Bay Wallace?
- That'll do it for you, Mr. Wallace?
başka bir şey var mıydı? ... acaba bildiği başka bir sır var mıydı?
Was there anything else, any other kind of secret he might have known?
Başka bir şey var mıydı, bayan?
Anything else, ma'am?
Başka bir şey var mıydı Leslie?
Anything else?
Başka bir şey var mıydı?
More some subject?
Odada başka bir şey var mıydı?
Was there anything else in the room?
Başka bir şey var mıydı?
Anything else, chief?
Söylemeniz gereken başka bir şey var mıydı?
Was there anything else you had to say, Father?
Başka istediğiniz bir şey var mıydı, Bay Farnsworth? Hayır.
Will there be anything else, Mr. Farnsworth?
Erkeklerden başka ilgilendiğin bir şey var mıydı?
Anything else you did?
Başka sormak istediğiniz bir şey var mıydı?
Was there anything else you wanted to ask about?